28 Şubat 2010 Pazar

Birleşik Krallık'ta bir Türk!



Evet...Muhammed Leysi.Belki duydunuz belki de duymadınız.Ancak kendisi Türkiye'nin ilk resmi snooker oyuncusu.Ülkemizi Birleşik Krallık topraklarında temsil eden ilk snooker sporcumuz.Eurosport Türkiye'de snookerın yol almasında önemli işlere ön ayak olmuş kişi.Kendisine sorduğumuz kısa sorulara cevap vererek bizleri kırmadığı için buradan bir kez daha teşekkür ediyoruz.Geçelim soru cevaplara.

-Snooker'a ne zaman başladınız?
19 yaşındaydım Snooker'a başladığım zaman. Başladıktan 1.5 sene sonra Egyptian Shooting Club'ın takımıa girdim.Takıma girdikten 4 sene sonra kaptanı oldum. Mısır'daki transfer sistemi bulunduğu için Mısır'ın en büyük klübü Al Ahly Club bonservisimi ödedi ve oraya transfer oldum 1998 senesinde.1999 yılında da Mısır'ın milli takımıda girmiştim.

Türk sporcu olarak kariyeriniz ne zaman başladı ve nasıl devam etti?
2005'te Türk vatandaşlığı kazandıktan sonra, Türkiye'nin hem IBSF'e hem de EBSA'ya üyeliğini sağladım.2005'te ilk Türk Milli Snooker oyuncusu oldum ve Birleşik Kralığı'ndaki yapılan Dünya Grand Prix turnuvasına katıldım.

2006'da Türkiye'nin ilk resmi Snooker turnuvasını düzenlendi ve birinciliği kazandım. Romania'da yapılan Avrupa Şampiyonası'na ilk Türk oyuncu olarak katıldım. Ardından 2007'de İrlanda'da yapılan Avrupa Şampiyonası ve Tayland'da Dünya Şampiyonasına da katıldım.

Şu anda snooker oynamaya devam ediyor musunuz?
2008 de maelesef sağ kolumdan 3 ameliyat oldum ve oyunculuğu bırakmak zorunda kaldım.Snooker'i çok sevdiğim için IBSF Dünya Snooker Federasyonu'nun başkanı hem bana teşekkür sertifikası gönderdi Türkiye'ye Snooker'i tanıttığım için hem de Medical and Doping committe'ne beni doktor olarak pozisyon sağladı.



Eurosport'ta maç anlatımına nasıl başladınız?
2003 senesinde, tam Türkiye'ye geldikten 3 sene sonra, bir gün eski federasyon başkanı Sayın Faruk Yüksel beni arayıp Eurosport'un Türkçe olarak yayını yapacağını söyledi ve Snooker maçlarını anlatmamı istiyordu çünkü o zaman kimsenin bilgisi yoktu bu dal ile ilgili. Az Türkçemle korka korka programa katıldım. Seyredcilerden iyi tepki aldığım için 2006'ya kadar devam ettim. Fakat Eurosport'un Türkiye'de lisansını başka bir firmaya aldıktan sonra beni bir ay kullanarak yeni ekibine eğitim verdikten sonra bana artık ihtiyaç duymadıklarını hissettirerek yavaş yavaş uzaklaştırdılar beni.Hatta e-maillerle beni soranlara cevap vermez oldular.Çok üzüldüm çünkü bana yapılanı nankörlük olarak değerlendiriyorum. Bu sporu ülkemize getirenlerden biri benim.İlk Snooker masaların üretimesini başlattıran da.



Peki tanıştığınız snooker oyuncuları ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Dünyanın her köşesinden snooker oyuncularıyla tanışma fırsatım oldu.Snooker'a başladığım zaman 1991'de idolum Jimmy White'ti. Fakat hem masa içinde hemde masa dışında John Higgins'e kadar efendi mütevazı bir oyuncu görmedim. Tam bir spor elçisidir.

Sorularımıza cevap verdiği için kendisine bir kez daha buradan teşekkür ediyoruz.

Birleşik Krallık'ta bir Türk!



Evet...Muhammed Leysi.Belki duydunuz belki de duymadınız.Ancak kendisi Türkiye'nin ilk resmi snooker oyuncusu.Ülkemizi Birleşik Krallık topraklarında temsil eden ilk snooker sporcumuz.Eurosport Türkiye'de snookerın yol almasında önemli işlere ön ayak olmuş kişi.Kendisine sorduğumuz kısa sorulara cevap vererek bizleri kırmadığı için buradan bir kez daha teşekkür ediyoruz.Geçelim soru cevaplara.

-Snooker'a ne zaman başladınız?
19 yaşındaydım Snooker'a başladığım zaman. Başladıktan 1.5 sene sonra Egyptian Shooting Club'ın takımıa girdim.Takıma girdikten 4 sene sonra kaptanı oldum. Mısır'daki transfer sistemi bulunduğu için Mısır'ın en büyük klübü Al Ahly Club bonservisimi ödedi ve oraya transfer oldum 1998 senesinde.1999 yılında da Mısır'ın milli takımıda girmiştim.

Türk sporcu olarak kariyeriniz ne zaman başladı ve nasıl devam etti?
2005'te Türk vatandaşlığı kazandıktan sonra, Türkiye'nin hem IBSF'e hem de EBSA'ya üyeliğini sağladım.2005'te ilk Türk Milli Snooker oyuncusu oldum ve Birleşik Kralığı'ndaki yapılan Dünya Grand Prix turnuvasına katıldım.

2006'da Türkiye'nin ilk resmi Snooker turnuvasını düzenlendi ve birinciliği kazandım. Romania'da yapılan Avrupa Şampiyonası'na ilk Türk oyuncu olarak katıldım. Ardından 2007'de İrlanda'da yapılan Avrupa Şampiyonası ve Tayland'da Dünya Şampiyonasına da katıldım.

Şu anda snooker oynamaya devam ediyor musunuz?
2008 de maelesef sağ kolumdan 3 ameliyat oldum ve oyunculuğu bırakmak zorunda kaldım.Snooker'i çok sevdiğim için IBSF Dünya Snooker Federasyonu'nun başkanı hem bana teşekkür sertifikası gönderdi Türkiye'ye Snooker'i tanıttığım için hem de Medical and Doping committe'ne beni doktor olarak pozisyon sağladı.



Eurosport'ta maç anlatımına nasıl başladınız?
2003 senesinde, tam Türkiye'ye geldikten 3 sene sonra, bir gün eski federasyon başkanı Sayın Faruk Yüksel beni arayıp Eurosport'un Türkçe olarak yayını yapacağını söyledi ve Snooker maçlarını anlatmamı istiyordu çünkü o zaman kimsenin bilgisi yoktu bu dal ile ilgili. Az Türkçemle korka korka programa katıldım. Seyredcilerden iyi tepki aldığım için 2006'ya kadar devam ettim. Fakat Eurosport'un Türkiye'de lisansını başka bir firmaya aldıktan sonra beni bir ay kullanarak yeni ekibine eğitim verdikten sonra bana artık ihtiyaç duymadıklarını hissettirerek yavaş yavaş uzaklaştırdılar beni.Hatta e-maillerle beni soranlara cevap vermez oldular.Çok üzüldüm çünkü bana yapılanı nankörlük olarak değerlendiriyorum. Bu sporu ülkemize getirenlerden biri benim.İlk Snooker masaların üretimesini başlattıran da.



Peki tanıştığınız snooker oyuncuları ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Dünyanın her köşesinden snooker oyuncularıyla tanışma fırsatım oldu.Snooker'a başladığım zaman 1991'de idolum Jimmy White'ti. Fakat hem masa içinde hemde masa dışında John Higgins'e kadar efendi mütevazı bir oyuncu görmedim. Tam bir spor elçisidir.

Sorularımıza cevap verdiği için kendisine bir kez daha buradan teşekkür ediyoruz.

27 Şubat 2010 Cumartesi

Dünya Şampiyonası Elemeleri 2.Gün

Nisan ayında düzenlenecek olan Betfred.com World Snooker Championship ön elemeleri bugün oynanan dört maçla devam etti.James Wattana,Michael White'ın bir üst tura yükseldiği günde sonuçlar şöyle.


James Wattana 10-6 Paul Wykes

Michael White 10-4 David Singh

Jordan Brown 4-5 Del Smith

Brendan O'Donoghue 5-4 Nic Barrow

Bu sonuçların ardından 28 Şubat maçlarında James Wattana-Lee Page ile, Michael White-Noppador Sangnil ile eşleşirken Del Smith'in rakibi Bjorn Haneveer, Brendan O'Donoghue'nun rakibi ise Matthew Couch oldu.

Dünya Şampiyonası Elemeleri 2.Gün

Nisan ayında düzenlenecek olan Betfred.com World Snooker Championship ön elemeleri bugün oynanan dört maçla devam etti.James Wattana,Michael White'ın bir üst tura yükseldiği günde sonuçlar şöyle.


James Wattana 10-6 Paul Wykes

Michael White 10-4 David Singh

Jordan Brown 4-5 Del Smith

Brendan O'Donoghue 5-4 Nic Barrow

Bu sonuçların ardından 28 Şubat maçlarında James Wattana-Lee Page ile, Michael White-Noppador Sangnil ile eşleşirken Del Smith'in rakibi Bjorn Haneveer, Brendan O'Donoghue'nun rakibi ise Matthew Couch oldu.

Lee'nin Tutuklanması Süpriz Oldu

Eurosport'un blog yazarı Mark Selby'nin yazısını çevirerek sizlerle paylaşıyorum.



Dünya Şampiyonası ön elemeleri bu cuma başlıyor ve bir çok oyuncu içinde gergin anlar başlıyor.

Bugün Leicester'lı oyuncu Ben Woollaston ile pratik yaptım.Kendisi de ön eleme maçlarında yer alacağını ve profesyonel turda yerini garantilemek için iki maç kazanmak zorunda olduğunu bana söyledi.
İlk maçını pazartersi günü yapıyor ve ben de onu izlemeye gideceğim.Bu maçı kazanmaya ihtiyacı var.
Aslında snookerda vaktinizi diğer arkadaşlarınızın iyi sonuç almasını bekleyerek geçiremezsiniz, kendi oyununuzla ilgilenmek zorundasınız.Ancak ben Michael Holt'un da Crucible'da yer almasını istiyorum.

Michael benim antreman arkadaşım ve şu anda ilk 16 dışında kalabilir.Ancak hala bir şansı var.Açıkcası Michael geçtiğimiz turnuvalarda iyi performanslar ortaya koyamadı.Ancak Sheffield'da bunu başarırsa ilk 16'ya sızabilir ve bunu yapabilecek yeteneği var.
Bir diğer antreman arkadaşım olan Joe Perry'de ilk 16 dışında kalma tehlikesi yaşıyor.

Stephen Lee'nin yasa dışı bahisten dolayı tutuklanmasıyla ilgili haberler bende büyük bir şok yarattı.
Bence spor için bahis oynanmasında bir sıkıntı yok ancak Lee'nin olayında bahsedildiği gibi durumların gerçekleşmemesi için bazı şeyler gözden geçirilebilir.
Stephen Lee'nin isminin bu olaya karışmış olması beni şaşırttı.Kendisi gerçekten çok iyi bir insandır ve ben kendisiyle ilgili bu tür bişeyi önceden hiç duymadım, ne bir söylenti ne de başka bir şey.
Bu aralar gayet iyi bir snooker oyunuyor ve bir çok kişiyi yenebilecek bir düzeye sahip bu yüzden Lee'nin bu tür sözde aktivitelere yönelmesi için bir sebep göremiyorum.

Kız arkadaşımla beraber Dubai'de ki tatilimizden yeni döndük.Bizim için güzel bir tecrübe oldu.Bu benim yurt dışıdna yaptığım ilk tatilimdi ve gerçekten eve dönmeyi istediğimi farkettim.Ancak çok pahalıydı ve Masters'da kazandığım ödül bu konuda bana yardımcı oldu diyebilirim.Ama bu demek değildir ki bu durum biraz can sıkıcı.

Bence bu kendimi deşarj ederek rahatlamak için uygun bir zamandı.Evet, sezon içerisinde bu tür aktiviteler yaparsanız oyununuzda biraz düşme olabilir ama önümüzde ki turnuvaya kadar biraz zaman var.Şu aralar antremanlara tekrar başladım ve kendimi tamamiyle Çin'e odakladım.

Dubai'ye gitmeden önce Ronnie,Shaun ve Steve Davis ile Avusturya'daydım.(Ronnie & friends Tour) Orada Shaun Murphy ile en iyi 5 frame üzerinden bir maç yaptım ve 3-1 kaybettim.Daha sonra ise hep beraber hızlı bir şekilde maçlar yaptık.

Gerçekten güzel bir turdu, Avrupa'nın göbeğine gittik ve en az 1500 kişi bizleri izledi.Bu da snookerın ne kadar bilinen bir spor olduğunu göstergesi.

Lee'nin Tutuklanması Süpriz Oldu

Eurosport'un blog yazarı Mark Selby'nin yazısını çevirerek sizlerle paylaşıyorum.



Dünya Şampiyonası ön elemeleri bu cuma başlıyor ve bir çok oyuncu içinde gergin anlar başlıyor.

Bugün Leicester'lı oyuncu Ben Woollaston ile pratik yaptım.Kendisi de ön eleme maçlarında yer alacağını ve profesyonel turda yerini garantilemek için iki maç kazanmak zorunda olduğunu bana söyledi.
İlk maçını pazartersi günü yapıyor ve ben de onu izlemeye gideceğim.Bu maçı kazanmaya ihtiyacı var.
Aslında snookerda vaktinizi diğer arkadaşlarınızın iyi sonuç almasını bekleyerek geçiremezsiniz, kendi oyununuzla ilgilenmek zorundasınız.Ancak ben Michael Holt'un da Crucible'da yer almasını istiyorum.

Michael benim antreman arkadaşım ve şu anda ilk 16 dışında kalabilir.Ancak hala bir şansı var.Açıkcası Michael geçtiğimiz turnuvalarda iyi performanslar ortaya koyamadı.Ancak Sheffield'da bunu başarırsa ilk 16'ya sızabilir ve bunu yapabilecek yeteneği var.
Bir diğer antreman arkadaşım olan Joe Perry'de ilk 16 dışında kalma tehlikesi yaşıyor.

Stephen Lee'nin yasa dışı bahisten dolayı tutuklanmasıyla ilgili haberler bende büyük bir şok yarattı.
Bence spor için bahis oynanmasında bir sıkıntı yok ancak Lee'nin olayında bahsedildiği gibi durumların gerçekleşmemesi için bazı şeyler gözden geçirilebilir.
Stephen Lee'nin isminin bu olaya karışmış olması beni şaşırttı.Kendisi gerçekten çok iyi bir insandır ve ben kendisiyle ilgili bu tür bişeyi önceden hiç duymadım, ne bir söylenti ne de başka bir şey.
Bu aralar gayet iyi bir snooker oyunuyor ve bir çok kişiyi yenebilecek bir düzeye sahip bu yüzden Lee'nin bu tür sözde aktivitelere yönelmesi için bir sebep göremiyorum.

Kız arkadaşımla beraber Dubai'de ki tatilimizden yeni döndük.Bizim için güzel bir tecrübe oldu.Bu benim yurt dışıdna yaptığım ilk tatilimdi ve gerçekten eve dönmeyi istediğimi farkettim.Ancak çok pahalıydı ve Masters'da kazandığım ödül bu konuda bana yardımcı oldu diyebilirim.Ama bu demek değildir ki bu durum biraz can sıkıcı.

Bence bu kendimi deşarj ederek rahatlamak için uygun bir zamandı.Evet, sezon içerisinde bu tür aktiviteler yaparsanız oyununuzda biraz düşme olabilir ama önümüzde ki turnuvaya kadar biraz zaman var.Şu aralar antremanlara tekrar başladım ve kendimi tamamiyle Çin'e odakladım.

Dubai'ye gitmeden önce Ronnie,Shaun ve Steve Davis ile Avusturya'daydım.(Ronnie & friends Tour) Orada Shaun Murphy ile en iyi 5 frame üzerinden bir maç yaptım ve 3-1 kaybettim.Daha sonra ise hep beraber hızlı bir şekilde maçlar yaptık.

Gerçekten güzel bir turdu, Avrupa'nın göbeğine gittik ve en az 1500 kişi bizleri izledi.Bu da snookerın ne kadar bilinen bir spor olduğunu göstergesi.

25 Şubat 2010 Perşembe

Mark İçin Duygusal Gün



Mark Selby üzerinde hissettiği sorumluluğu yerine getirdi ve Leicester'da ki Loros bakımevine ziyarette bulundu.Bakımevinin koruyucusu görevini üstelenen Mark'ın babası 1999 yılında akciğer kanseri teşhisi konulduğunda burada bir süre kalmıştı.

Mark geçen hafta gerçekleştirdiği ziyaretinde burada bulunan gönüllülerle, hastalarla ve Loros'un yöneticisi ile birlikte vakit geçirdiler.Masters şampiyonu "Bana Loros için gönüllü olur musun dediklerinde bu teklifi havada kaptım.Çünkü benim babam da burada bulunmuştu ve burada ihtiyacı olanlara yardım etmek için iyi bir fırsattı.Buraya tekrardan gelmek bana iyi ve kötü hatıralarımı hatırlattı.Burada babamı ziyaret etmek beni alt üst etmişti ancak burası babamın bulunması gereken iyi bir yerdi." dedi.

Loros'un yöneticisi ise Mark'ın ziyaretinden bir hayli memnun olduğunu belirtti.

Klinik tedavi uzmanı Rachel Atkinson ise "Onunla tanışmak güzel ve bir çok yıldızı burada ki bakımevimizde görmek çok hoş." dedi.

Loros'un en büyük destekçilerinden biri olan Adrian Walker ise konuyla ilgili şunları söyledi : "Mark'ı seviyorum ve kendisi zeki birisi.Buraya tanınan birini kazandırmış olmak çok iyi, genç ve dinamik birisi."

Çeviri kaynağı

Mark İçin Duygusal Gün



Mark Selby üzerinde hissettiği sorumluluğu yerine getirdi ve Leicester'da ki Loros bakımevine ziyarette bulundu.Bakımevinin koruyucusu görevini üstelenen Mark'ın babası 1999 yılında akciğer kanseri teşhisi konulduğunda burada bir süre kalmıştı.

Mark geçen hafta gerçekleştirdiği ziyaretinde burada bulunan gönüllülerle, hastalarla ve Loros'un yöneticisi ile birlikte vakit geçirdiler.Masters şampiyonu "Bana Loros için gönüllü olur musun dediklerinde bu teklifi havada kaptım.Çünkü benim babam da burada bulunmuştu ve burada ihtiyacı olanlara yardım etmek için iyi bir fırsattı.Buraya tekrardan gelmek bana iyi ve kötü hatıralarımı hatırlattı.Burada babamı ziyaret etmek beni alt üst etmişti ancak burası babamın bulunması gereken iyi bir yerdi." dedi.

Loros'un yöneticisi ise Mark'ın ziyaretinden bir hayli memnun olduğunu belirtti.

Klinik tedavi uzmanı Rachel Atkinson ise "Onunla tanışmak güzel ve bir çok yıldızı burada ki bakımevimizde görmek çok hoş." dedi.

Loros'un en büyük destekçilerinden biri olan Adrian Walker ise konuyla ilgili şunları söyledi : "Mark'ı seviyorum ve kendisi zeki birisi.Buraya tanınan birini kazandırmış olmak çok iyi, genç ve dinamik birisi."

Çeviri kaynağı

Dünden Bugüne John Spencer!


1935 yılında İngiltere'de doğan İngiliz oyuncu John Spencer profesyonel kariyerini 1968-1991 yılları arasında devam ettirdi.1977-1978 sezonunuda kariyerinin en yüksek sıralaması olan ikinciliğe yükseldi.
1969,1971 ve 1977 yıllarında elde ettiği 3 dünya şampiyonası zaferi bulunmakta.Bunun yanında 1970,1971,1976 yıllarında Pot Black zaferleri,Norwich Union Open'da 1973, 1974 yıllarında kazanılan iki şampiyonluk,1975 yılında Masters zaferi,1978 yılında Irish Masters zaferi ve 1981 yılında kazanılan World Cup takımında yer alarak kariyerine bu başarıyı da ekledi.

John Spencer snooker oynamaya taşınabilir bir masada başladı.Çok verimli olmasada iyi bir vuruş yeteneği geliştirdi.Yaşı ilerledikçe oyununu da ilerleten Spencer 15 yaşında geldiğinde 115'lik bir seriye imza attı.
Ancak biraz şanssız olmalı ki bir kaç sene sonra snooker bir düşüş içerisine geçti ve Spencer 10 yıl süren kariyerine nokta koydu.Ta ki bir arkdaşıyla yerel bir klüpte tekrar maç yapana kadar.
14 maç üst üste kazanarak İngiliz Amatör Şampiyonasında büyük bir başarı gösteren Spencer iki yıl üst üste finale ulaştıktan sonra 1966 yılında bu turnuva da zafere ulaştı.
1968 yılında profesyonel olan oyuncu ilk dünya şampiyonası deneyiminden tam bir yıl sonra bu turnuvada zafere ulaştı.
Ray Reardon, Alex Higgins, Steve Davis, Stephen Hendry, Mark Williams, Ronnie O'Sullivan ve John Higgins birden çok kez Dünya Şampiyonluğu yaşayan ve John Spencer'la maç yapmış olan oyuncuların arasında yer almaktadır.
Ray Reardon'un damgasını vurduğu 70'li yıllarda John Spencer kaliteli oyunuyla kendisine rakip olmuş ve Gallerli Reardon'un üst üste aldığı Dünya Şampiyonlukları arasına kendi zaferlerini eklemiştir.

Spencer 23 yıllık profesyonel kariyeri boyunca bu spora bir çok katkıda bulunmuştur.Alex Higgins,Ray Reardon,John Spencer Britanya'da snooker'ın yaygınlaşmasında büyük katkıları olan oyunculardır.Özellikle bu oyuncuların oyuna kattığı rekabet,dostluk,yetenek ve eğlence bunun en önemli etkenlerinden bazılarıdır.

Kariyerinin en iyi noktasını 1969 ve 1971 yıllarında kazandığı dünya şampiyonlukları sırasında yaşadı.Ayrıca John Spencer The Crucible'da şampiyonluk yaşayan ilk oyuncudur.O sezon ise turnuvanın favorisi olan Ray Reardon'u çeyrek finalde önceki Dünya Şampiyonlarından John Pulman'ı yarı finalde, Cliff Thorburn'u ise finalde devirerek zafere ulaşmıştır.
İki parçalı ıstaka ile ilk dünya şampiyonluğuna ulaşan oyuncu da yine kendisidir.

Kariyerinin en kötü anı ise 1984-1985 yıllarında farkedilen göz hastalığı zamanı olmuştur.Yaşadığı çift görme problemi oyunu için kendisine büyük bir sorun teşkil etmiştir.Myasthenia gravis isimli hastalıktan ötürü izleyenlere hayranlık veren kariyerinde ilk kez ilk 16 dışında kalmıştır.



1985 yılında Bolton'da Spencer'in Yeri isimli bir snooker klübü açtı.2003 yılında mide kanseri teşhisi konduktan sonra hastalığa karşı büyük bir mücadele vererek masa dışında da insanlara ilham kaynağı oldu.2005 yılında ise bir paraşütle atlama kulübüne katıldı.Spencer kanserle olan savaşını 11 Temmuz 2006 günü kasabası Radcliffe'de bulunan bir huzurevinde kaybetti ve 70 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Eurosport.com'dan alıntılar yapılmıştır.

Dünden Bugüne John Spencer!


1935 yılında İngiltere'de doğan İngiliz oyuncu John Spencer profesyonel kariyerini 1968-1991 yılları arasında devam ettirdi.1977-1978 sezonunuda kariyerinin en yüksek sıralaması olan ikinciliğe yükseldi.
1969,1971 ve 1977 yıllarında elde ettiği 3 dünya şampiyonası zaferi bulunmakta.Bunun yanında 1970,1971,1976 yıllarında Pot Black zaferleri,Norwich Union Open'da 1973, 1974 yıllarında kazanılan iki şampiyonluk,1975 yılında Masters zaferi,1978 yılında Irish Masters zaferi ve 1981 yılında kazanılan World Cup takımında yer alarak kariyerine bu başarıyı da ekledi.

John Spencer snooker oynamaya taşınabilir bir masada başladı.Çok verimli olmasada iyi bir vuruş yeteneği geliştirdi.Yaşı ilerledikçe oyununu da ilerleten Spencer 15 yaşında geldiğinde 115'lik bir seriye imza attı.
Ancak biraz şanssız olmalı ki bir kaç sene sonra snooker bir düşüş içerisine geçti ve Spencer 10 yıl süren kariyerine nokta koydu.Ta ki bir arkdaşıyla yerel bir klüpte tekrar maç yapana kadar.
14 maç üst üste kazanarak İngiliz Amatör Şampiyonasında büyük bir başarı gösteren Spencer iki yıl üst üste finale ulaştıktan sonra 1966 yılında bu turnuva da zafere ulaştı.
1968 yılında profesyonel olan oyuncu ilk dünya şampiyonası deneyiminden tam bir yıl sonra bu turnuvada zafere ulaştı.
Ray Reardon, Alex Higgins, Steve Davis, Stephen Hendry, Mark Williams, Ronnie O'Sullivan ve John Higgins birden çok kez Dünya Şampiyonluğu yaşayan ve John Spencer'la maç yapmış olan oyuncuların arasında yer almaktadır.
Ray Reardon'un damgasını vurduğu 70'li yıllarda John Spencer kaliteli oyunuyla kendisine rakip olmuş ve Gallerli Reardon'un üst üste aldığı Dünya Şampiyonlukları arasına kendi zaferlerini eklemiştir.

Spencer 23 yıllık profesyonel kariyeri boyunca bu spora bir çok katkıda bulunmuştur.Alex Higgins,Ray Reardon,John Spencer Britanya'da snooker'ın yaygınlaşmasında büyük katkıları olan oyunculardır.Özellikle bu oyuncuların oyuna kattığı rekabet,dostluk,yetenek ve eğlence bunun en önemli etkenlerinden bazılarıdır.

Kariyerinin en iyi noktasını 1969 ve 1971 yıllarında kazandığı dünya şampiyonlukları sırasında yaşadı.Ayrıca John Spencer The Crucible'da şampiyonluk yaşayan ilk oyuncudur.O sezon ise turnuvanın favorisi olan Ray Reardon'u çeyrek finalde önceki Dünya Şampiyonlarından John Pulman'ı yarı finalde, Cliff Thorburn'u ise finalde devirerek zafere ulaşmıştır.
İki parçalı ıstaka ile ilk dünya şampiyonluğuna ulaşan oyuncu da yine kendisidir.

Kariyerinin en kötü anı ise 1984-1985 yıllarında farkedilen göz hastalığı zamanı olmuştur.Yaşadığı çift görme problemi oyunu için kendisine büyük bir sorun teşkil etmiştir.Myasthenia gravis isimli hastalıktan ötürü izleyenlere hayranlık veren kariyerinde ilk kez ilk 16 dışında kalmıştır.



1985 yılında Bolton'da Spencer'in Yeri isimli bir snooker klübü açtı.2003 yılında mide kanseri teşhisi konduktan sonra hastalığa karşı büyük bir mücadele vererek masa dışında da insanlara ilham kaynağı oldu.2005 yılında ise bir paraşütle atlama kulübüne katıldı.Spencer kanserle olan savaşını 11 Temmuz 2006 günü kasabası Radcliffe'de bulunan bir huzurevinde kaybetti ve 70 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Eurosport.com'dan alıntılar yapılmıştır.

22 Şubat 2010 Pazartesi

Jimmy White'ın Crucible Aşkı



Dünya Şampiyonası'nda bugüne kadar 6 kere final oynayan ancak hiç şampiyonluk kazanamayan Jimmy White Skysports'a açıklamalarda bulundu.

Jimmy White bu sezon ki dünya şampiyonası için oldukça hırslı olduğunu söyledi çünkü önümüzde ki sezon sıralamada ki yerini kaybetmekten de korkuyor.

Sıralama da büyük bir düşüş yaşayan Jimmy White Çin Açık ve Galler Açık ön elemelerini kaybederek ana tur dışında kalmaya bir hayli yaklaştı.47 yaşında ki oyuncu Dünya Şampiyonasına katılabilmek için üç ön eleme maçı onamak zorunda.Ancak işi hiçte kolay değil.Patrick Wallace ve Mark Boyle maçının galibi ile eşleşecek olan White bir sonraki turlarda Ken Doherty ve Joe Swail gibi güçlü rakiplerle de mücadele etmek zorunda.

"Şu an için dünya sıralaması ile ilgili şeyleri düşünmüyorum tamamen Crucible'a odaklanmış durumdayım.Şu an için orada olmak benim için çok önemli.Geçtiğimiz haftalar benim için acı doluydu diyebilirim.Masters'da oynadım ve aşırı derecede bunalmış durumdaydım.Ama oynadığım masa benim kullandığım masadan daha hızlıydı ve bu sebepten bir türlü masada istediğimi yapamadım, sinirlenmeye başladım.
Welsh Open'da ise McCulloch'a karşı 4-0 öndeydim ancak gerçekten iyi bir oyunla 5-4 kazandı üstelik siyah oyununda.Ve Çin Açık'ta Xiao Guodong'a karşı 3-1 öndeydim.Üstelik 74 sayılık bir avantajım da vardı ama maçı 5-4 kaybettim.Bu iki sonuç beni harap etti.Bu yüzden günde 6 saate varan antremanlar yapıyorum.
"

Jimmy White Grimsby'de düzenlenen gösteri maçından bu yana bir hayli neşeli şekilde çalışmalarına devam ediyor.Burada yaptığı maçta bir 147 bir de 146'lık seri gerçekleştirmesi ise bunun en büyük nedenlerinden biri.Bu konu hakkında ise White "Bu benim için çok özel bir gece.Gerçekten iyi vuruşlar gerçekleştirdim bu formumu Dünya Şampiyonası elemelerine taşımalıyım."

Dünya Şampiyonası ön elemeleri 26 Şubat-9 Mart tarihleri arasında oynanacak.Önceki dünya şampiyonlarından Graeme Dott,Steve Davis,John Parrot'da ön eleme turlarında mücadele edecekler.

Jimmy White'ın Crucible Aşkı



Dünya Şampiyonası'nda bugüne kadar 6 kere final oynayan ancak hiç şampiyonluk kazanamayan Jimmy White Skysports'a açıklamalarda bulundu.

Jimmy White bu sezon ki dünya şampiyonası için oldukça hırslı olduğunu söyledi çünkü önümüzde ki sezon sıralamada ki yerini kaybetmekten de korkuyor.

Sıralama da büyük bir düşüş yaşayan Jimmy White Çin Açık ve Galler Açık ön elemelerini kaybederek ana tur dışında kalmaya bir hayli yaklaştı.47 yaşında ki oyuncu Dünya Şampiyonasına katılabilmek için üç ön eleme maçı onamak zorunda.Ancak işi hiçte kolay değil.Patrick Wallace ve Mark Boyle maçının galibi ile eşleşecek olan White bir sonraki turlarda Ken Doherty ve Joe Swail gibi güçlü rakiplerle de mücadele etmek zorunda.

"Şu an için dünya sıralaması ile ilgili şeyleri düşünmüyorum tamamen Crucible'a odaklanmış durumdayım.Şu an için orada olmak benim için çok önemli.Geçtiğimiz haftalar benim için acı doluydu diyebilirim.Masters'da oynadım ve aşırı derecede bunalmış durumdaydım.Ama oynadığım masa benim kullandığım masadan daha hızlıydı ve bu sebepten bir türlü masada istediğimi yapamadım, sinirlenmeye başladım.
Welsh Open'da ise McCulloch'a karşı 4-0 öndeydim ancak gerçekten iyi bir oyunla 5-4 kazandı üstelik siyah oyununda.Ve Çin Açık'ta Xiao Guodong'a karşı 3-1 öndeydim.Üstelik 74 sayılık bir avantajım da vardı ama maçı 5-4 kaybettim.Bu iki sonuç beni harap etti.Bu yüzden günde 6 saate varan antremanlar yapıyorum.
"

Jimmy White Grimsby'de düzenlenen gösteri maçından bu yana bir hayli neşeli şekilde çalışmalarına devam ediyor.Burada yaptığı maçta bir 147 bir de 146'lık seri gerçekleştirmesi ise bunun en büyük nedenlerinden biri.Bu konu hakkında ise White "Bu benim için çok özel bir gece.Gerçekten iyi vuruşlar gerçekleştirdim bu formumu Dünya Şampiyonası elemelerine taşımalıyım."

Dünya Şampiyonası ön elemeleri 26 Şubat-9 Mart tarihleri arasında oynanacak.Önceki dünya şampiyonlarından Graeme Dott,Steve Davis,John Parrot'da ön eleme turlarında mücadele edecekler.

Snooker Tarihinde Bu Hafta

Chris Turner ile geçmişe gitmeye devam ediyoruz.

21 Şubat 1988
Geet Sethi, amatör turnuvalarda ki ilk resmi maksimum seriyi gerçekleştirdi.

21 Şubat 1993
Steve Davis European Open finalinde rakibi Stephen Hendry'yi 10-4 ile geçerek zafere ulaştı.

21 Şubat 1999
Aberdeen'de düzenlenen İskoçya Açık finalinde Stephen Hendry rakibi Graeme Dott'u 9-1 ile geçerek şampiyonluğa ulaştı.

21 Şubat 1981
Terry Griffiths Irish Masters finalinde Ray Reardon'u 9-7 ile geçerek zafere ulaştı.

22 Şubat 1984
Steve Davis bir davet turnuvası olan Tolly Cobbold Classic'te rakibi Tony Knowles'ı 8-2 ile geçerek bu turnuvada ki üçüncü zaferine ulaştı.

22 Şubat 1997
Tarihinde ilk kez bir sıralama turnuvasına ev sahipliği yapan İskoçya'da Stephen Hendry rakibi Tony Drago'yu 9-1 ile geçti ve The International Open'ı kazandı.Bu turnuva Hendry'nin 28. sıralama turnuvası zaferiydi ve Steve Davis'e ait olan rekoru egale etmiş oldu.

22 Şubat 1998
Bir önceki sene İskoçya'ya geçen The International Open, Scottish Open adını aldıktan sonra Ronnie O'Sullivan finalde İskoç oyuncu John Higgins'i 9-5 ile geçerek zafere ulaştı.

22 Şubat 2009
Ali Carter kariyerinin ilk sıralama turnuvası zaferine Galler Açık turnuvasında ulaştı.Finalde Joe Swail'i 9-5 ile geçti.Ayrıca bu Joe Swail'in oynadığı ilk sıralama turnuvası finaliydi.

23 Şubat 1983
Davet turnuvası olan Tolly Cobbold Classic'te Steve Davis, Terry Griffiths'i 7-5 ile geçerek turnuvada ki ikinci zaferine ulaştı.

23 Şubat 1992
Bayanlarda önceden dünya şampiyonluğu yaşamış olan Stacey Hillyard bayanlarda en yüksek seriye imza atarak 137'lik bir seri gerçekleştirdi.

24 Şubat 1996
International Open finalinde John Higgins rakibi Rod Lawler'ı 9-3 ile geçerek zafere ulaştı.Bu final Rod'un ilk sıralama turnuvası finaliydi.

25 Şubat 2001
Stephen Hendry Malta GrandPrix finalinde karşılaştığı rakibi Mark Williams'ı 7-1 ile geçerek zafere ulaşırken kariyerinin sekizinci maksimum serisini gerçekleştirdi.

27 Şubat 2000
Malta GrandPrix finalinde Ken Doherty ikinci kez zafere ulaştı.Finalde rakibi Mark Williams'ı 9-3 ile geçti.Ayrıca bu yıl Malta GrandPrix bir sıralama turnuvasıydı.

Snooker Tarihinde Bu Hafta

Chris Turner ile geçmişe gitmeye devam ediyoruz.

21 Şubat 1988
Geet Sethi, amatör turnuvalarda ki ilk resmi maksimum seriyi gerçekleştirdi.

21 Şubat 1993
Steve Davis European Open finalinde rakibi Stephen Hendry'yi 10-4 ile geçerek zafere ulaştı.

21 Şubat 1999
Aberdeen'de düzenlenen İskoçya Açık finalinde Stephen Hendry rakibi Graeme Dott'u 9-1 ile geçerek şampiyonluğa ulaştı.

21 Şubat 1981
Terry Griffiths Irish Masters finalinde Ray Reardon'u 9-7 ile geçerek zafere ulaştı.

22 Şubat 1984
Steve Davis bir davet turnuvası olan Tolly Cobbold Classic'te rakibi Tony Knowles'ı 8-2 ile geçerek bu turnuvada ki üçüncü zaferine ulaştı.

22 Şubat 1997
Tarihinde ilk kez bir sıralama turnuvasına ev sahipliği yapan İskoçya'da Stephen Hendry rakibi Tony Drago'yu 9-1 ile geçti ve The International Open'ı kazandı.Bu turnuva Hendry'nin 28. sıralama turnuvası zaferiydi ve Steve Davis'e ait olan rekoru egale etmiş oldu.

22 Şubat 1998
Bir önceki sene İskoçya'ya geçen The International Open, Scottish Open adını aldıktan sonra Ronnie O'Sullivan finalde İskoç oyuncu John Higgins'i 9-5 ile geçerek zafere ulaştı.

22 Şubat 2009
Ali Carter kariyerinin ilk sıralama turnuvası zaferine Galler Açık turnuvasında ulaştı.Finalde Joe Swail'i 9-5 ile geçti.Ayrıca bu Joe Swail'in oynadığı ilk sıralama turnuvası finaliydi.

23 Şubat 1983
Davet turnuvası olan Tolly Cobbold Classic'te Steve Davis, Terry Griffiths'i 7-5 ile geçerek turnuvada ki ikinci zaferine ulaştı.

23 Şubat 1992
Bayanlarda önceden dünya şampiyonluğu yaşamış olan Stacey Hillyard bayanlarda en yüksek seriye imza atarak 137'lik bir seri gerçekleştirdi.

24 Şubat 1996
International Open finalinde John Higgins rakibi Rod Lawler'ı 9-3 ile geçerek zafere ulaştı.Bu final Rod'un ilk sıralama turnuvası finaliydi.

25 Şubat 2001
Stephen Hendry Malta GrandPrix finalinde karşılaştığı rakibi Mark Williams'ı 7-1 ile geçerek zafere ulaşırken kariyerinin sekizinci maksimum serisini gerçekleştirdi.

27 Şubat 2000
Malta GrandPrix finalinde Ken Doherty ikinci kez zafere ulaştı.Finalde rakibi Mark Williams'ı 9-3 ile geçti.Ayrıca bu yıl Malta GrandPrix bir sıralama turnuvasıydı.

18 Şubat 2010 Perşembe

The Crucible'da Beş Sene

Snookerın zirvesi olan Dünya Şampiyonası'nda son 5 yılda yaşanan olaylara göz atalım.

2005
Sezon içerisinde 42. sırada bulunan ve Dünya Şampiyonluğuna dair neredeyse hiç şans tanınmayan bir isim sahneye çıktı.Daha önce hiç bir sıralama turnuvasında yarı final görmemiş olan Shaun Murphy atak oyunuyla büyük ödüle adım adım ilerliyordu.Finalde ise Gallerli oyuncu Matthew Stevens Shaun'un rakibi olmuştu.Oyuna hızlı başlayan Gallerli ilk seansı 10-6 ile önde kapadı.Fakat Murphy 2000 yılında ki finali hatırlamış olmalı ki durumu 12-12'ye taşıyabildi.Hızını daha da artıran Shaun durumu 16-14'e getirdi ancak Matthew Steven skoru tekrardan eşitledi ve durum 16-16 oldu.Geri kalan iki frame de başarılı bir oyun sergileyen İngiliz oyuncu turnuvayı ve maçı 18-16 ile kazanarak kariyerinde ki ilk sıralama turnuvasını ve Dünya Şampiyonluğunu kazanmış oldu.Maç sonrasında ise "Bunu başarabilecek bir kapasitem olduğunu biliyordum." dedi.Bu turnuva öncesi bahis şirketleri Shaun Murphy'nin şampiyonluğuna 1'e 150 veriyordu.

2006
2006'da finalde karşılaşan isimler Peter Ebdon ve Graeme Dott oldu.İki oyuncuda burada finale ulaşmadan önce zorlu rakipleri geçmişlerdi.Özellikle Dott, yarı final maçının üçüncü seansında rakibi Ronnie O'Sullivan karşısında art arda 8 frame kazanarak finale ulaşmıştı.Peter Ebdon ise karar oyununa taşınan maçta rakibini 17-16 ile geçerek finale ulaşmıştı.Daha çok taktiksel bir oyunun ön planda olduğu finalde Graeme Dott maça hızlı başladı ve 8-2'lik bir üstünlük sağladı.Akşam seansından sonra ise durum 15-7'ye gelmişti.Ardından Peter Ebdon art arda 6 frame kazanarak durumu eşitlemeye yaklaşırken maçın 27. framinde The Crucible tarihinin en uzun oyunu oynandı.Tam 74 dakika süren framin galibi Ebdon'dı.Ancak Ebdon bu hızlı gidişini daha fazla sürdüremedi ve maçı 18-14 ile kaybetti.Maç sonrasında ise "Mental ve fizik olarak bitmiş durumdayım.Kendimi dayanıklılık testinden geçmiş gibi hissediyorum.Maç 17-14 olurken sanırım kariyerimde ki en iyi masa temizlemeyi gerçekleştirdim."

2007
Welsh Open'da Andrew Higginson'a kaybetmiş olmanın şokunu yaşayan John turnuva öncesi oyunundan memnun olmadığını ve bazı problemlerini aşıp aşamayacağı konusunda bazı açıklamalarda bulunmuştu.Ancak bunu düzeltmeye çalışacağını ve iyi bir çıkış yakalacağını da bazı röportajlarında dile getirmişti.Nitekim bu gerçekleşti.Finalde rakibi Mark Selby olmuştu.Dünya sıralamasında 28. olan Leichester'lı oyuncu snookerı seyrek takip edenler için yeni bir yüzdü.Ancak finale etkileyici bir performans sergileyerek gelmişti.İzleyenler hatırlayacaktır ki gerçekten o zaman da harika bir final maçı çıkarmıştı.14-7 geri düştüğü maçta üst üste 6 frame kazanarak durumu 14-13'e getirmişti ancak Wishaw Büyücüsü iş başına geçti ve maçı 18-13 kazandı.Maç sonrasında Higgins şunları söyledi : "Son dört framede hayatımın en iyi snookerını oynadım.Özellikle böyle bir baskı altında."

2008
Sezonda fırtına gibi esen Ronnie O'Sullivan o sezon içerisinde Dünya Şampiyonluğu yaşamak istediğini sürekli dile getiriyordu.Turnuvaya hızlı bir şekilde başlayan Rocket önceki dünya şampiyonlarından Mark Williams'a karşı 147 gerçekleştirerek Stephen Hendry'de bulunan en çok maksimum seri gerçekleştiren oyuncu rekorunu ele geçirmişti.Finalde Ali Carter ile karşılaşan Rocket rahat bir oyunla şampiyonluğunu ilan etti.Maçı 18-8 ile geçen O'Sullivan kariyerinin 3. dünya şampiyonluğunu kazanırken şunları söyledi : "Kendimi rahatlamış hissediyorum çünkü son zamanlarda burada biraz sıkıntı yaşıyordum."

2009
2 sene sonra kazandığı dünya şampiyonluğu ile Higgins'te bu turnuva da hat-trick yapanlar arasına girmiş oldu.Finale gelene kadar Jamie Cope,Mark Selby,Mark Allen'ı geçen İskoç finalde Shaun Murphy ile karşı karşıya geldi.Maçın ilk seansında başa baş giden mücadele 5-5 ile devam ederken John Higgins 6 frame üst üste kazanarak durumu 11-5'ya getirdi.Biraz daha dayanmak isteyen Shaun Murphy rakibine frame verirken kendisi de kazanmayı ihmal etmedi.Ancak durum 14-8'e gelmişti ve baskı artmaya başlamıştı.Nitekim Shaun'un oyununda ki düşüş çokça arttığı dakikalarda John Higgins kalan oyunları alarak 18-9 ile şampiyonluğunu ilan etti.Maç sonrasında ise "Bugüne kadar kazandığım tüm zaferler çok özel.Ancak burada üçüncü kez kazanmak tıpkı Ronnie,John Spancer gibi gerçekten gurur verici." dedi.

Bakalım bu sezon bizleri neler bekliyor.Formunun zirvesinde olan Higgins bu sezon The Crucible'da neler yapabilecek?Çin Açık turnuvasının bu turnuva üzerinde etkili olacağı belli.Bekleyelim ve görelim.

worldsnooker.com'dan alıntıdır.

The Crucible'da Beş Sene

Snookerın zirvesi olan Dünya Şampiyonası'nda son 5 yılda yaşanan olaylara göz atalım.

2005
Sezon içerisinde 42. sırada bulunan ve Dünya Şampiyonluğuna dair neredeyse hiç şans tanınmayan bir isim sahneye çıktı.Daha önce hiç bir sıralama turnuvasında yarı final görmemiş olan Shaun Murphy atak oyunuyla büyük ödüle adım adım ilerliyordu.Finalde ise Gallerli oyuncu Matthew Stevens Shaun'un rakibi olmuştu.Oyuna hızlı başlayan Gallerli ilk seansı 10-6 ile önde kapadı.Fakat Murphy 2000 yılında ki finali hatırlamış olmalı ki durumu 12-12'ye taşıyabildi.Hızını daha da artıran Shaun durumu 16-14'e getirdi ancak Matthew Steven skoru tekrardan eşitledi ve durum 16-16 oldu.Geri kalan iki frame de başarılı bir oyun sergileyen İngiliz oyuncu turnuvayı ve maçı 18-16 ile kazanarak kariyerinde ki ilk sıralama turnuvasını ve Dünya Şampiyonluğunu kazanmış oldu.Maç sonrasında ise "Bunu başarabilecek bir kapasitem olduğunu biliyordum." dedi.Bu turnuva öncesi bahis şirketleri Shaun Murphy'nin şampiyonluğuna 1'e 150 veriyordu.

2006
2006'da finalde karşılaşan isimler Peter Ebdon ve Graeme Dott oldu.İki oyuncuda burada finale ulaşmadan önce zorlu rakipleri geçmişlerdi.Özellikle Dott, yarı final maçının üçüncü seansında rakibi Ronnie O'Sullivan karşısında art arda 8 frame kazanarak finale ulaşmıştı.Peter Ebdon ise karar oyununa taşınan maçta rakibini 17-16 ile geçerek finale ulaşmıştı.Daha çok taktiksel bir oyunun ön planda olduğu finalde Graeme Dott maça hızlı başladı ve 8-2'lik bir üstünlük sağladı.Akşam seansından sonra ise durum 15-7'ye gelmişti.Ardından Peter Ebdon art arda 6 frame kazanarak durumu eşitlemeye yaklaşırken maçın 27. framinde The Crucible tarihinin en uzun oyunu oynandı.Tam 74 dakika süren framin galibi Ebdon'dı.Ancak Ebdon bu hızlı gidişini daha fazla sürdüremedi ve maçı 18-14 ile kaybetti.Maç sonrasında ise "Mental ve fizik olarak bitmiş durumdayım.Kendimi dayanıklılık testinden geçmiş gibi hissediyorum.Maç 17-14 olurken sanırım kariyerimde ki en iyi masa temizlemeyi gerçekleştirdim."

2007
Welsh Open'da Andrew Higginson'a kaybetmiş olmanın şokunu yaşayan John turnuva öncesi oyunundan memnun olmadığını ve bazı problemlerini aşıp aşamayacağı konusunda bazı açıklamalarda bulunmuştu.Ancak bunu düzeltmeye çalışacağını ve iyi bir çıkış yakalacağını da bazı röportajlarında dile getirmişti.Nitekim bu gerçekleşti.Finalde rakibi Mark Selby olmuştu.Dünya sıralamasında 28. olan Leichester'lı oyuncu snookerı seyrek takip edenler için yeni bir yüzdü.Ancak finale etkileyici bir performans sergileyerek gelmişti.İzleyenler hatırlayacaktır ki gerçekten o zaman da harika bir final maçı çıkarmıştı.14-7 geri düştüğü maçta üst üste 6 frame kazanarak durumu 14-13'e getirmişti ancak Wishaw Büyücüsü iş başına geçti ve maçı 18-13 kazandı.Maç sonrasında Higgins şunları söyledi : "Son dört framede hayatımın en iyi snookerını oynadım.Özellikle böyle bir baskı altında."

2008
Sezonda fırtına gibi esen Ronnie O'Sullivan o sezon içerisinde Dünya Şampiyonluğu yaşamak istediğini sürekli dile getiriyordu.Turnuvaya hızlı bir şekilde başlayan Rocket önceki dünya şampiyonlarından Mark Williams'a karşı 147 gerçekleştirerek Stephen Hendry'de bulunan en çok maksimum seri gerçekleştiren oyuncu rekorunu ele geçirmişti.Finalde Ali Carter ile karşılaşan Rocket rahat bir oyunla şampiyonluğunu ilan etti.Maçı 18-8 ile geçen O'Sullivan kariyerinin 3. dünya şampiyonluğunu kazanırken şunları söyledi : "Kendimi rahatlamış hissediyorum çünkü son zamanlarda burada biraz sıkıntı yaşıyordum."

2009
2 sene sonra kazandığı dünya şampiyonluğu ile Higgins'te bu turnuva da hat-trick yapanlar arasına girmiş oldu.Finale gelene kadar Jamie Cope,Mark Selby,Mark Allen'ı geçen İskoç finalde Shaun Murphy ile karşı karşıya geldi.Maçın ilk seansında başa baş giden mücadele 5-5 ile devam ederken John Higgins 6 frame üst üste kazanarak durumu 11-5'ya getirdi.Biraz daha dayanmak isteyen Shaun Murphy rakibine frame verirken kendisi de kazanmayı ihmal etmedi.Ancak durum 14-8'e gelmişti ve baskı artmaya başlamıştı.Nitekim Shaun'un oyununda ki düşüş çokça arttığı dakikalarda John Higgins kalan oyunları alarak 18-9 ile şampiyonluğunu ilan etti.Maç sonrasında ise "Bugüne kadar kazandığım tüm zaferler çok özel.Ancak burada üçüncü kez kazanmak tıpkı Ronnie,John Spancer gibi gerçekten gurur verici." dedi.

Bakalım bu sezon bizleri neler bekliyor.Formunun zirvesinde olan Higgins bu sezon The Crucible'da neler yapabilecek?Çin Açık turnuvasının bu turnuva üzerinde etkili olacağı belli.Bekleyelim ve görelim.

worldsnooker.com'dan alıntıdır.

17 Şubat 2010 Çarşamba

Dale'in Hikayesi!


Worldsnooker.com'un blogcuları arasında Dominic Dale'de katıldı.Ben de Dale'in ilk yazısını sizler için çevirdim.

Snookerla başlayalım.08-09 yılında kötü bir sezon geçirdim ve ilk 32'nin dışında kaldım.Tekrardan ilk 32'ye dönmek için çok çalışıyorum.Ön elemelerin ilk turlarında ki tüm maçlarımı kazandım.Ama sadece Galler Açık'ta son 32'ye kalabildim.Aslında Shangai Masters'da da son 32'ye kalabilirdim ama başa baş giden maçta Nigel Bond'a yenildim.Bu sene Newport'ta oynayabildiğim için mutluyum.Stephen Maguire'ı yenemediğim için biraz hayal kırıklığına uğradım.Aslında elime çok iyi bir şans geçmişti ama karar oyununda kahverengiyi kaçırınca Maguire bu hatayı affetmedi.

Çin Açık ön elemelerinde Rod Lawler'a karşı kaybettim.Bugüne kadar Pekin'de hiç bulunmadım ve oraya gitmek isterim.BBC Wales için yaptığım Tv programı pek iyi olmadı çünkü programa hazırlanmak için snooker pratik saatimden fedakarlıkta bulundum.Ancak Rod Lawler gerçekten çok iyi oynadı ve bir sonraki turda Ricky Walden'ı da elemiş olması beni çok şaşırtmadı.

Genel olarak oyunumdan memnunum şu anda çok sıkı çalışıyorum ve gelecek sezon iyi şeyler olacağunu düşünüyorum.Oyunumda bazı değişiklikler yaptım ve bunlara tam olarak alışmam 3-4 ayımı alacak.Klübüm Vienna 'da her zamankinden daha çok pratik yapıyorum ve oyuna olan bağlılığım geçmiş oranla daha fazla.Aslında yaşınız ilerledikçe snookera olan ilginiz azalır ama ben de tam tersi.

Geriye bir tek ve en büyük olan turnuva kaldı.O da Dünya Şampiyonası.Burada yine Rod Lawler ile karşılacağım.Eğer o ilk tur maçını geçebilirse.Ancak bu sefer sonucun daha farklı olacağını düşünüyorum.Turu geçersem rakibim Laing Wenbo olacak.Son iki maçını kaybetti ve üzerinde bir baskı var.Ayrıca ilk 16'ya girmesi için bu maçı kazanması gerekiyor.Bu baskının benim işime yarayacağını düşünüyorum.Bu sene bir çok amatör turnuva da bulundum.Bunlar bana oyunum için biraz olumlu etki oluşturdu.Şu anda sıralama puanlarına göre eğer Dünya Şampiyonasına katılabilirsem bu sezonu ilk 32 içerisinde bitirebilirim.Ama tersi olursa yine turnuvalarda ön elemeler oynamak zorunda olacağım ve bunu istemiyorum.Ancak bu sezonu 30. olarak kapatabileceğimi düşünüyorum.

Galler Açık'ta Sport Relief için snooker masası etrafında 113 turluk bir koşu gerçekleştirdim.Aslında son zamanlarda pek koşu yapmıyordum buna rağmen bu beni pek yormadı.Tabi masa etrafında koşarken bazı sıkıntılar yaşadım.Hızlı koşmanız gerekiyor ve masanın köşelerinden dönmek zorlaşıyor.En büyük sorunsa bir süre sonra ayaklarınızda bir baskı oluşmaya başlaması.Bu sebepten dolayı her 10 turda bir yönümü değiştirdim.Bacaklarım biraz sertleşti ancak bunun dışında iyiydim.

Bu sıralar bir de kilo vermeye çalışıyorum çünkü yaşınız ilerledikçe kilo almanız kolaylaşmaya başlıyor.Bir diyet yapıyorum.Kahvaltıda meyve,haşlanmış yumurta ve yanında çay ya da kahve içiyorum.Öğle yemeğinde peynirli salata yiyorum ve akşamları da köri sosu ile biber kızartıyorum.Çok fazla karbonhidrat içeren pasta gibi yiyecekleri yemiyorum.Aslında diyet snooker içinde iyi oluyor.Dünya şampiyonasından sonra düzenli olarak spor yapacağım güzel bir vücudum olmasını istiyorum.20'li yaşlarda askeri sanatlarla ilgilenirken böyle bir vücudum vardı.

Newport'ta final öncesi söylediğim şarkıyla ilgili olarak ise gerçekten güzel bir şeydi.Bu aslında Rob Walker'ın fikriydi ve bu tür şeylerden çok hoşlanıyorum.Şarkı söylemeyi de severim.Johnny Mathis, Tom Jones ve Frank Sinatra gibi şarkıcıları şarkıcıları beğeniyorum.Asıl beğendiğim tarz ise klasik müzik.Opera parçalarından da hoşlanıyorum.Aslında Avustuya'da pek fazla şarkı söylemiyorum ama ne zaman UK'a gelsem yanımda Cd'ler getiriyorum ve hemen arabama koyup dinlemeye başlıyorum.

Dale'in Hikayesi!


Worldsnooker.com'un blogcuları arasında Dominic Dale'de katıldı.Ben de Dale'in ilk yazısını sizler için çevirdim.

Snookerla başlayalım.08-09 yılında kötü bir sezon geçirdim ve ilk 32'nin dışında kaldım.Tekrardan ilk 32'ye dönmek için çok çalışıyorum.Ön elemelerin ilk turlarında ki tüm maçlarımı kazandım.Ama sadece Galler Açık'ta son 32'ye kalabildim.Aslında Shangai Masters'da da son 32'ye kalabilirdim ama başa baş giden maçta Nigel Bond'a yenildim.Bu sene Newport'ta oynayabildiğim için mutluyum.Stephen Maguire'ı yenemediğim için biraz hayal kırıklığına uğradım.Aslında elime çok iyi bir şans geçmişti ama karar oyununda kahverengiyi kaçırınca Maguire bu hatayı affetmedi.

Çin Açık ön elemelerinde Rod Lawler'a karşı kaybettim.Bugüne kadar Pekin'de hiç bulunmadım ve oraya gitmek isterim.BBC Wales için yaptığım Tv programı pek iyi olmadı çünkü programa hazırlanmak için snooker pratik saatimden fedakarlıkta bulundum.Ancak Rod Lawler gerçekten çok iyi oynadı ve bir sonraki turda Ricky Walden'ı da elemiş olması beni çok şaşırtmadı.

Genel olarak oyunumdan memnunum şu anda çok sıkı çalışıyorum ve gelecek sezon iyi şeyler olacağunu düşünüyorum.Oyunumda bazı değişiklikler yaptım ve bunlara tam olarak alışmam 3-4 ayımı alacak.Klübüm Vienna 'da her zamankinden daha çok pratik yapıyorum ve oyuna olan bağlılığım geçmiş oranla daha fazla.Aslında yaşınız ilerledikçe snookera olan ilginiz azalır ama ben de tam tersi.

Geriye bir tek ve en büyük olan turnuva kaldı.O da Dünya Şampiyonası.Burada yine Rod Lawler ile karşılacağım.Eğer o ilk tur maçını geçebilirse.Ancak bu sefer sonucun daha farklı olacağını düşünüyorum.Turu geçersem rakibim Laing Wenbo olacak.Son iki maçını kaybetti ve üzerinde bir baskı var.Ayrıca ilk 16'ya girmesi için bu maçı kazanması gerekiyor.Bu baskının benim işime yarayacağını düşünüyorum.Bu sene bir çok amatör turnuva da bulundum.Bunlar bana oyunum için biraz olumlu etki oluşturdu.Şu anda sıralama puanlarına göre eğer Dünya Şampiyonasına katılabilirsem bu sezonu ilk 32 içerisinde bitirebilirim.Ama tersi olursa yine turnuvalarda ön elemeler oynamak zorunda olacağım ve bunu istemiyorum.Ancak bu sezonu 30. olarak kapatabileceğimi düşünüyorum.

Galler Açık'ta Sport Relief için snooker masası etrafında 113 turluk bir koşu gerçekleştirdim.Aslında son zamanlarda pek koşu yapmıyordum buna rağmen bu beni pek yormadı.Tabi masa etrafında koşarken bazı sıkıntılar yaşadım.Hızlı koşmanız gerekiyor ve masanın köşelerinden dönmek zorlaşıyor.En büyük sorunsa bir süre sonra ayaklarınızda bir baskı oluşmaya başlaması.Bu sebepten dolayı her 10 turda bir yönümü değiştirdim.Bacaklarım biraz sertleşti ancak bunun dışında iyiydim.

Bu sıralar bir de kilo vermeye çalışıyorum çünkü yaşınız ilerledikçe kilo almanız kolaylaşmaya başlıyor.Bir diyet yapıyorum.Kahvaltıda meyve,haşlanmış yumurta ve yanında çay ya da kahve içiyorum.Öğle yemeğinde peynirli salata yiyorum ve akşamları da köri sosu ile biber kızartıyorum.Çok fazla karbonhidrat içeren pasta gibi yiyecekleri yemiyorum.Aslında diyet snooker içinde iyi oluyor.Dünya şampiyonasından sonra düzenli olarak spor yapacağım güzel bir vücudum olmasını istiyorum.20'li yaşlarda askeri sanatlarla ilgilenirken böyle bir vücudum vardı.

Newport'ta final öncesi söylediğim şarkıyla ilgili olarak ise gerçekten güzel bir şeydi.Bu aslında Rob Walker'ın fikriydi ve bu tür şeylerden çok hoşlanıyorum.Şarkı söylemeyi de severim.Johnny Mathis, Tom Jones ve Frank Sinatra gibi şarkıcıları şarkıcıları beğeniyorum.Asıl beğendiğim tarz ise klasik müzik.Opera parçalarından da hoşlanıyorum.Aslında Avustuya'da pek fazla şarkı söylemiyorum ama ne zaman UK'a gelsem yanımda Cd'ler getiriyorum ve hemen arabama koyup dinlemeye başlıyorum.

16 Şubat 2010 Salı

Ronnie'den İstek Var!



Kariyerinde üç dünya şampiyonluğu bulunan efsane oyuncu Rocket cezaevi yetkililerine ve İç İşleri Bakanlığı'na seslendi ve bir istekte bulundu.

Rocket'in babası bundan tam 17 sene önce Bruce Bryan'ı öldürerek ceza evine girmişti.Bruce Bryan Londra'nın ünlü gangsterlerinden Ronnie ve Reggie kardeşlerin babası Charlie Kray'ın şöforuydu.

Ronnie O'Sullivan babasının kendisini en büyük turnuva olan Dünya Şampiyonası'nda bugüne kadar hiç canlı olarak izleyememiş olmasından dolayı, babasının vaktinden biraz önce serbest bırakılmasını istedi.Bu konuda ise The Sun gazetesine "Lütfen Tanrım,o eve dönsün.Babam örnek bir mahkum olmuştur.İsteğim cezaevi yetkililerine ve İç İşleri Bakanlığı'na bağlı.Umarım ki onlar babamın eve dönmeye hazır olduğunun farkındadırlar ve umuyorum ki adalet sistemi doğru olan kararı verecektir."

Ronnie'nin bugüne kadar yaşadığı depresyonlarda babasının hapse girmiş olmasının büyük bir etkisi olduğunu biliyoruz.Eğer Ronnie'nin isteği yönünde bir karar verilirse ve babası onu canlı olarak izlerse Ronnie bu dünya şampyionasında uçuşa geçebilir.Bakalım karar ne yönde olacak.

Ronnie'den İstek Var!



Kariyerinde üç dünya şampiyonluğu bulunan efsane oyuncu Rocket cezaevi yetkililerine ve İç İşleri Bakanlığı'na seslendi ve bir istekte bulundu.

Rocket'in babası bundan tam 17 sene önce Bruce Bryan'ı öldürerek ceza evine girmişti.Bruce Bryan Londra'nın ünlü gangsterlerinden Ronnie ve Reggie kardeşlerin babası Charlie Kray'ın şöforuydu.

Ronnie O'Sullivan babasının kendisini en büyük turnuva olan Dünya Şampiyonası'nda bugüne kadar hiç canlı olarak izleyememiş olmasından dolayı, babasının vaktinden biraz önce serbest bırakılmasını istedi.Bu konuda ise The Sun gazetesine "Lütfen Tanrım,o eve dönsün.Babam örnek bir mahkum olmuştur.İsteğim cezaevi yetkililerine ve İç İşleri Bakanlığı'na bağlı.Umarım ki onlar babamın eve dönmeye hazır olduğunun farkındadırlar ve umuyorum ki adalet sistemi doğru olan kararı verecektir."

Ronnie'nin bugüne kadar yaşadığı depresyonlarda babasının hapse girmiş olmasının büyük bir etkisi olduğunu biliyoruz.Eğer Ronnie'nin isteği yönünde bir karar verilirse ve babası onu canlı olarak izlerse Ronnie bu dünya şampyionasında uçuşa geçebilir.Bakalım karar ne yönde olacak.

Ronnie Geleceğin Yıldızlarını Arıyor!



Snooker'in gelmiş geçmiş en yetenekli oyuncusu olarak kabul edilen Rocket, İngiltere'nin ileri gelen spor şirketlerinden Riley ile geleceğin snooker yıldızlarını arıyor.

Mart ayının 27'sinde başlayacak Future Stars serilerinde geleceğin snooker yıldızları aranacak.Bölgesel yarışmalardan sonra kalacak olan 16 yaş ve altında ki 120 gençle birebir görüşmeler Ronnie O'Sullivan tarafından yapılacak.

Genç oyuncular Dünya Şampiyonası sırasında 'Boot Camp' isimli bir kampta Ronnie O'Sullivan tarafından bir çok teste tabi tutulacak ve Rocket'in belirlediği isim snooker'ın yeni süperstarı olma yolunda ilerlemeye başlayacak.

Kazanan oyuncuya Riley tarafından 5 bin £'luk ödülün yanı sıra Rocket tarafından koçluk yapılacak.Konu ile ilgili olarak Rocket şunları söyledi:

"Öncelikle bu gençler oyunu sevmek zorunda.Kız ya da erkek pot yapabilecek kabiliyeti olmalı.Ve belki de en önemlisi bu yolda ilerlemeyi arzulamalı.Kazanan oyun içerisinde ki stratejileri ve ıstaka tutuşu,vuruşu ile ilgili şeyleri benden öğrenecek ve ben ona yardımcı olmak elimden geleni yapacağım.
Gençlere bir takım testler uygulayacağız mesela güvenli vuruş,uzun mesafe pot gibi.Yani geleceğin dünya şampiyonunu adeta koklamış olacağız.Rey Reardon gibi bir akıl hocam vardı ve bu konuda gerçekten çok şanslıydım.Benim oyunumu çok farklı bir yola koydu ve bana disiplinli düşünmeyi öğretti.Benimle bu konularda bir çok sırrını paylaştı.Kendisine bundan dolayı minnettarım."

Riley Genel Müdürü Maurice Kelly'de konu hakkında bir açıklama da bulundu.

"Ronnie ile çalışmamızın sebebi onun oyun için bişeyler yapmasında ki kararlılıyığdı.Bu konuda bizi gerçekten etkiledi.Riley olarak bu organizasyondan çok mutluyuz."

World Snooker başkanı Barry Hearn'de "Bu kesinlikle snookerın ihtiyacı olan birşey.Ronnie gibi büyük oyuncular snookerın tabanıyla biraz ilgilenmeli.Bu organizasyonda kazanan gerçekten çok şanslı çünkü Ronnie onun eğitmeni ve akıl hocası olacak."

Konuyla ilgili detayları bilgileri aşağıda ki linklerden bulabilirsiniz.

http://www.rileys.co.uk/ronnie

The Sun Gazetesi

Ronnie Geleceğin Yıldızlarını Arıyor!



Snooker'in gelmiş geçmiş en yetenekli oyuncusu olarak kabul edilen Rocket, İngiltere'nin ileri gelen spor şirketlerinden Riley ile geleceğin snooker yıldızlarını arıyor.

Mart ayının 27'sinde başlayacak Future Stars serilerinde geleceğin snooker yıldızları aranacak.Bölgesel yarışmalardan sonra kalacak olan 16 yaş ve altında ki 120 gençle birebir görüşmeler Ronnie O'Sullivan tarafından yapılacak.

Genç oyuncular Dünya Şampiyonası sırasında 'Boot Camp' isimli bir kampta Ronnie O'Sullivan tarafından bir çok teste tabi tutulacak ve Rocket'in belirlediği isim snooker'ın yeni süperstarı olma yolunda ilerlemeye başlayacak.

Kazanan oyuncuya Riley tarafından 5 bin £'luk ödülün yanı sıra Rocket tarafından koçluk yapılacak.Konu ile ilgili olarak Rocket şunları söyledi:

"Öncelikle bu gençler oyunu sevmek zorunda.Kız ya da erkek pot yapabilecek kabiliyeti olmalı.Ve belki de en önemlisi bu yolda ilerlemeyi arzulamalı.Kazanan oyun içerisinde ki stratejileri ve ıstaka tutuşu,vuruşu ile ilgili şeyleri benden öğrenecek ve ben ona yardımcı olmak elimden geleni yapacağım.
Gençlere bir takım testler uygulayacağız mesela güvenli vuruş,uzun mesafe pot gibi.Yani geleceğin dünya şampiyonunu adeta koklamış olacağız.Rey Reardon gibi bir akıl hocam vardı ve bu konuda gerçekten çok şanslıydım.Benim oyunumu çok farklı bir yola koydu ve bana disiplinli düşünmeyi öğretti.Benimle bu konularda bir çok sırrını paylaştı.Kendisine bundan dolayı minnettarım."

Riley Genel Müdürü Maurice Kelly'de konu hakkında bir açıklama da bulundu.

"Ronnie ile çalışmamızın sebebi onun oyun için bişeyler yapmasında ki kararlılıyığdı.Bu konuda bizi gerçekten etkiledi.Riley olarak bu organizasyondan çok mutluyuz."

World Snooker başkanı Barry Hearn'de "Bu kesinlikle snookerın ihtiyacı olan birşey.Ronnie gibi büyük oyuncular snookerın tabanıyla biraz ilgilenmeli.Bu organizasyonda kazanan gerçekten çok şanslı çünkü Ronnie onun eğitmeni ve akıl hocası olacak."

Konuyla ilgili detayları bilgileri aşağıda ki linklerden bulabilirsiniz.

http://www.rileys.co.uk/ronnie

The Sun Gazetesi

Babalar ve Oğulları



Eurosport için Dave Hendon'un snooker oyuncusu olan ünlü oyuncuların çocuklarının kariyerleri ile ilgili yazısını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ünlü aileleri ayak izlerini takip etmek zor bir iştir.Evet bunun bazı avantajları vardır ama çocukları sonsuza kadar anne veya babalarının başarılarıyla karşılaştırılırlar.

Bu hafta Prestatyn'da iki ünlü snooker oyuncusu olan Stephen Hendry ve Steve Davis Pontin's junior festivale katılacaklar.Greg Davis 15-20 yaş grubunda Stephen Hendry'nin oğlu ise 14 yaş ve altı grubunda yarışacaklar.Bu iki çocuğunda birer snooker oyuncusu olarak yetişecek olması kaçınılmaz.Onlar da bu konuda belki kendi istekleriyle belki de başka sebeplerden babalarına benzemeye çalışacaklardır.Bu çaylak oyuncuların kariyerleri babaları Steve Davis ve Hendry için heycan dolu dakikalar demektir ve ikisi de çocuklarına bu konuda yardımcı olmayı amaçlamaktadırlar.

Steve ve Hendry çocukları televizyon önüne çıkmadan ve çokca paraya ulaşmadan onlara iyi bir oyuncu olmanın taktiklerini öğretecekler ve onları büyük turnuvalara hazırlayacaklardır.

Bu iki genç oyuncunun gelecekteki kariyerlerinin efsane olan babalarından yola çıkarak çok iyi olacağını söyleyebiliriz.Ancak babalarının bıraktığı efsane çocuklar için olumsuz karşılaştırmalara yol açabilir.Üstelik onların kendi hataları olmadan ortaya çıkabilir.

Onlar şu anda snookerı sadece eğlence için oynayabilecek bir yaştalar.İleride bu spordan olma ihtimalleri babalarını bir hayli telaşlandırmaktadır.

Babalar ve Oğulları



Eurosport için Dave Hendon'un snooker oyuncusu olan ünlü oyuncuların çocuklarının kariyerleri ile ilgili yazısını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ünlü aileleri ayak izlerini takip etmek zor bir iştir.Evet bunun bazı avantajları vardır ama çocukları sonsuza kadar anne veya babalarının başarılarıyla karşılaştırılırlar.

Bu hafta Prestatyn'da iki ünlü snooker oyuncusu olan Stephen Hendry ve Steve Davis Pontin's junior festivale katılacaklar.Greg Davis 15-20 yaş grubunda Stephen Hendry'nin oğlu ise 14 yaş ve altı grubunda yarışacaklar.Bu iki çocuğunda birer snooker oyuncusu olarak yetişecek olması kaçınılmaz.Onlar da bu konuda belki kendi istekleriyle belki de başka sebeplerden babalarına benzemeye çalışacaklardır.Bu çaylak oyuncuların kariyerleri babaları Steve Davis ve Hendry için heycan dolu dakikalar demektir ve ikisi de çocuklarına bu konuda yardımcı olmayı amaçlamaktadırlar.

Steve ve Hendry çocukları televizyon önüne çıkmadan ve çokca paraya ulaşmadan onlara iyi bir oyuncu olmanın taktiklerini öğretecekler ve onları büyük turnuvalara hazırlayacaklardır.

Bu iki genç oyuncunun gelecekteki kariyerlerinin efsane olan babalarından yola çıkarak çok iyi olacağını söyleyebiliriz.Ancak babalarının bıraktığı efsane çocuklar için olumsuz karşılaştırmalara yol açabilir.Üstelik onların kendi hataları olmadan ortaya çıkabilir.

Onlar şu anda snookerı sadece eğlence için oynayabilecek bir yaştalar.İleride bu spordan olma ihtimalleri babalarını bir hayli telaşlandırmaktadır.

15 Şubat 2010 Pazartesi

Snooker Tarihinde Bu Hafta

Chris Turner ile snooker geçmişine göz atmaya devam.

14 Şubat 1988
Stephen Hendry Swish Scottish Professional Championship'de iki kere şampiyonluk yaşamış Murdo MacLeod'u 10-4 ile geçerek bu turnuvada ki 3. zaferine imza attı.

14 Şubat 1993
Stephen Hendry Masters'da süregelen zaferler serisine yenisini ekledi ve kupayı 5. kez üst üste kazandı.Finalde James Wattana'yı 9-5 ile geçti.

14 Şubat 1998
John Higgins kariyerinin ilk Masters zaferini finalde Ken Doherty'i 10-8 ile geçerek kutladı.

14 Şubat 2007
Shaun Murphy en iyi 9 frame üzerinden oynanan Galler Açık son 32 maçında rakibi Jamie Cope'a karşı üst üste 4 frame yüzlük seri gerçekleştirdi ve bu rekor halen kırılamadı.(En iyi 9 frame üzerinden)

16 Şubat 1989
Neal Foulds English Pro Challenge maçında 80'lik serisinin ardından framei kaybetti.Masaya gelen rakibi bulduğu iki snooker ve freeball ile rakibinden framei 81-80 çalmayı başardı.Ayrıca bu olay kaybedilen bir framede yapılmış en yüksek seriyi de içinde barındırıyor.

16 Şubat 1992
Stephen Hendry, Darren Morgan'ı finalde 9-2 ile geçerek kariyerinde ki ilk Welsh Open zaferine ulaştı.

16 Şubat 2007
Kariyerinde ilk kez bir sıralama turnuvasında çeyrek final gören Andrew Higginson bir de 147 yaparak kariyerinde ki ilk maksimum serisini gerçekleştirdi.

17 Şubat 1990
Darren Morgan Senator Windows Welsh Professional Championship'de önceki şampiyonlardan Doug Mountjoy'u 9-7 ile geride bırakarak şampiyonluğa ulaştı.

17 Şubat 2008
Mark Selby geçtiğimiz ay Masters'da Ronnie O'Sullivan'a karşı yapmış olduğu geri dönüşü daha önce Galler Açık finalinde gerçekleştirmişti.8-5 geri de olduğu maçı 8-9 ile lehine çevirdi ve zafere ulaştı.

18 Şubat 1989
John Rea tarihi 7. maksimum serisini Scottish Professional Championship'de gerçekleştirdi.Bu maksimum için bir ödül alamayan Rea'ya bir ay sonra World Snooker özel bir ödül yaptırdı.

18 Şubat 2006
Altıncısı düzenlenen Pontins International Open Series'de Peter Lines rakibi Andrew Higginson'a karşı 147'lik bir seri gerçekleştirdi.

18 Şubat 2007
Kariyerinde ilk kez bir sıralama turnuvası finali gören Andrew Higginson 6-2 geriye düştüğü maçı 8-6'ya getirmeyi başardı ancak Neil rakibine daha fazla müsade etmeyerek 8-9 ile şampiyonluğunu ilan etti.

19 Şubat 1994
John Parrot kariyerinin yedinci sıralama turnuvası şampiyonluğuna James Wattana'yı 9-5 ile International Open'da geçerek ulaştı.

19 Şubat 1995
John Higgins(1995. sezonunda 51. sıradaydı) sezonun ikinci zaferini Sweater Shop International Open'da aldı.Finalde Steve Davis'i 9-5 ile geçmeyi başardı.

20 Şubat 1988
Tommy Meo profesyonel snooker tarihinin beşinci maksimum serisine rakibi Stephen Hendry karşısında ulaştı.

20 Şubat 2005
Ronnie O'Sullivan 10 sene öncesinde 9-3 ile geçerek Masters zaferine ulaştığı rakibi John Higgins karşısında bu kez de 10-3 ile galip gelerek ikinci Masters zaferine ulaştı.

Snooker Tarihinde Bu Hafta

Chris Turner ile snooker geçmişine göz atmaya devam.

14 Şubat 1988
Stephen Hendry Swish Scottish Professional Championship'de iki kere şampiyonluk yaşamış Murdo MacLeod'u 10-4 ile geçerek bu turnuvada ki 3. zaferine imza attı.

14 Şubat 1993
Stephen Hendry Masters'da süregelen zaferler serisine yenisini ekledi ve kupayı 5. kez üst üste kazandı.Finalde James Wattana'yı 9-5 ile geçti.

14 Şubat 1998
John Higgins kariyerinin ilk Masters zaferini finalde Ken Doherty'i 10-8 ile geçerek kutladı.

14 Şubat 2007
Shaun Murphy en iyi 9 frame üzerinden oynanan Galler Açık son 32 maçında rakibi Jamie Cope'a karşı üst üste 4 frame yüzlük seri gerçekleştirdi ve bu rekor halen kırılamadı.(En iyi 9 frame üzerinden)

16 Şubat 1989
Neal Foulds English Pro Challenge maçında 80'lik serisinin ardından framei kaybetti.Masaya gelen rakibi bulduğu iki snooker ve freeball ile rakibinden framei 81-80 çalmayı başardı.Ayrıca bu olay kaybedilen bir framede yapılmış en yüksek seriyi de içinde barındırıyor.

16 Şubat 1992
Stephen Hendry, Darren Morgan'ı finalde 9-2 ile geçerek kariyerinde ki ilk Welsh Open zaferine ulaştı.

16 Şubat 2007
Kariyerinde ilk kez bir sıralama turnuvasında çeyrek final gören Andrew Higginson bir de 147 yaparak kariyerinde ki ilk maksimum serisini gerçekleştirdi.

17 Şubat 1990
Darren Morgan Senator Windows Welsh Professional Championship'de önceki şampiyonlardan Doug Mountjoy'u 9-7 ile geride bırakarak şampiyonluğa ulaştı.

17 Şubat 2008
Mark Selby geçtiğimiz ay Masters'da Ronnie O'Sullivan'a karşı yapmış olduğu geri dönüşü daha önce Galler Açık finalinde gerçekleştirmişti.8-5 geri de olduğu maçı 8-9 ile lehine çevirdi ve zafere ulaştı.

18 Şubat 1989
John Rea tarihi 7. maksimum serisini Scottish Professional Championship'de gerçekleştirdi.Bu maksimum için bir ödül alamayan Rea'ya bir ay sonra World Snooker özel bir ödül yaptırdı.

18 Şubat 2006
Altıncısı düzenlenen Pontins International Open Series'de Peter Lines rakibi Andrew Higginson'a karşı 147'lik bir seri gerçekleştirdi.

18 Şubat 2007
Kariyerinde ilk kez bir sıralama turnuvası finali gören Andrew Higginson 6-2 geriye düştüğü maçı 8-6'ya getirmeyi başardı ancak Neil rakibine daha fazla müsade etmeyerek 8-9 ile şampiyonluğunu ilan etti.

19 Şubat 1994
John Parrot kariyerinin yedinci sıralama turnuvası şampiyonluğuna James Wattana'yı 9-5 ile International Open'da geçerek ulaştı.

19 Şubat 1995
John Higgins(1995. sezonunda 51. sıradaydı) sezonun ikinci zaferini Sweater Shop International Open'da aldı.Finalde Steve Davis'i 9-5 ile geçmeyi başardı.

20 Şubat 1988
Tommy Meo profesyonel snooker tarihinin beşinci maksimum serisine rakibi Stephen Hendry karşısında ulaştı.

20 Şubat 2005
Ronnie O'Sullivan 10 sene öncesinde 9-3 ile geçerek Masters zaferine ulaştığı rakibi John Higgins karşısında bu kez de 10-3 ile galip gelerek ikinci Masters zaferine ulaştı.

13 Şubat 2010 Cumartesi

Feleğin Çemberi



worldsnooker.com'un bir diğer blogcusu olan Mark Selby'nin yazısının ikinci kısmını sizler için çevirdim.Başlık sizlere biraz garip gelebilir ancak en güzel çeviri olarak bunu düşündüm umarım sizlerde beğenmişsinizdir.Geçelim Mark'ın yazısına;

"16 yaşımda profesyonel oldum ve o günden beri de profesyonel olarak devam ediyorum.O zamandan sonra okul arkadaşlarımı çok fazla göremedim çünkü çoğu bir işe girmiş çalışıyordu ya da başka şeylerle uğraşıyolardı.Geceleri dışarı çıkıp yolda onlardan bir kaçıyla karşılaşmadıkça, çok nadiren onları görüyorum.Snooker için herhangi biriyle pratik yapabilirim ama bazı yakın arkadaşlarımla bunu daha çok yapıyorum.Neil,Michael Holt,Nigel Bond,Joe Perry gibi.

Sevdiğim bir işi yapıyorum ve bundan dolayı kendimi şanslı hissediyorum.Dışarıda hergün işe gidip gelen bir çok insan var ve belki de sevdikleri işi yapmıyorlar.Snooker oyuncusu olmak bir nimet, iyi para kazanıyorsunuz, bir çok yeri dolaşıyorsunuz, başka insanlarla tanışıyorsunuz bunu başka hiç bir meslekte yapamazsınız.

Çin'e gitmekten hoşlanıyorum.12 saat uçak yolculuğu ve uçağın gecikmesi ölüm gibi ancak başka bir yerde sizi destekleyen insanları görmek gerçekten çok güzel.

Buradan başka bi yerde oynarken üzerinizde biraz baskı oluyor.Fakat bu full time çalışıp molaların bitmesinin yanında hiçbirşeydir."

Gelecek kısım haftaya, "Masters of the Masters"

Feleğin Çemberi



worldsnooker.com'un bir diğer blogcusu olan Mark Selby'nin yazısının ikinci kısmını sizler için çevirdim.Başlık sizlere biraz garip gelebilir ancak en güzel çeviri olarak bunu düşündüm umarım sizlerde beğenmişsinizdir.Geçelim Mark'ın yazısına;

"16 yaşımda profesyonel oldum ve o günden beri de profesyonel olarak devam ediyorum.O zamandan sonra okul arkadaşlarımı çok fazla göremedim çünkü çoğu bir işe girmiş çalışıyordu ya da başka şeylerle uğraşıyolardı.Geceleri dışarı çıkıp yolda onlardan bir kaçıyla karşılaşmadıkça, çok nadiren onları görüyorum.Snooker için herhangi biriyle pratik yapabilirim ama bazı yakın arkadaşlarımla bunu daha çok yapıyorum.Neil,Michael Holt,Nigel Bond,Joe Perry gibi.

Sevdiğim bir işi yapıyorum ve bundan dolayı kendimi şanslı hissediyorum.Dışarıda hergün işe gidip gelen bir çok insan var ve belki de sevdikleri işi yapmıyorlar.Snooker oyuncusu olmak bir nimet, iyi para kazanıyorsunuz, bir çok yeri dolaşıyorsunuz, başka insanlarla tanışıyorsunuz bunu başka hiç bir meslekte yapamazsınız.

Çin'e gitmekten hoşlanıyorum.12 saat uçak yolculuğu ve uçağın gecikmesi ölüm gibi ancak başka bir yerde sizi destekleyen insanları görmek gerçekten çok güzel.

Buradan başka bi yerde oynarken üzerinizde biraz baskı oluyor.Fakat bu full time çalışıp molaların bitmesinin yanında hiçbirşeydir."

Gelecek kısım haftaya, "Masters of the Masters"

Stephen Lee Serbest Bırakıldı


Oynadığı maçta bahis şikesi yaptığı iddiasıyla dün göz altına alınan Stephen Lee bugün serbest bırakıldı.İngiliz oyuncu iddaaları yalanladı ve şunları söyledi : "Dün gece geç saatlerde eve geldim.Kendimi kötü hissediyorum ve halen şoktayım."

Stephen Lee'nin de üyesi olduğu On Q Promotions menajerlik şirketi de durumla ilgili açıklama da bulundu.

"Stephen Lee'nin 11 Şubat 2010 tarihinde göz altına alındığından haberdarız.Stephen polislerce ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılmıştır.Kendisine yöneltilen suçlamaların hiç birini kabul etmemektedir.Stephen bundan sonra tüm konsantrasyonunu Dünya Şampiyonası elemelerine vermiştir ve antremanlara devam etmektedir."


Ayrıca Lee'nin menajeri Paul Mount'da konu hakkında bir açıklama yaptı.

"Lee tutuklandığında gerçekten çok şaşırdı aynı şekilde ben de.Stephen ile yaklaşık bir yıldır beraber çalışıyoruz.Ne ben ne de takımımızda ki diğer oyuncular bu şekilde bir olayın Stephen tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğini düşünmedik.Bu gerçekten büyük bir şok oldu.Ve yüzde yüz olarak Stephen'in masum olduğuna inanıyordum.

Stephen çok iyi bir insandır ve iyi bir oyuncudur.Geçmiş sezonlara bakarsanız geçici sıralamada 1. olduğu zamanları görebilirsiniz.Bir zamanlar kötü alışkanlıkları vardı.Şu sıralar yirmibeşinciliğe kadar gerilemiş durumda.İlk 16'ya geri dönmeyi istiyor ve bunu riske edecek şeyler yapmayacaktır.
"

Stephen Lee Serbest Bırakıldı


Oynadığı maçta bahis şikesi yaptığı iddiasıyla dün göz altına alınan Stephen Lee bugün serbest bırakıldı.İngiliz oyuncu iddaaları yalanladı ve şunları söyledi : "Dün gece geç saatlerde eve geldim.Kendimi kötü hissediyorum ve halen şoktayım."

Stephen Lee'nin de üyesi olduğu On Q Promotions menajerlik şirketi de durumla ilgili açıklama da bulundu.

"Stephen Lee'nin 11 Şubat 2010 tarihinde göz altına alındığından haberdarız.Stephen polislerce ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılmıştır.Kendisine yöneltilen suçlamaların hiç birini kabul etmemektedir.Stephen bundan sonra tüm konsantrasyonunu Dünya Şampiyonası elemelerine vermiştir ve antremanlara devam etmektedir."


Ayrıca Lee'nin menajeri Paul Mount'da konu hakkında bir açıklama yaptı.

"Lee tutuklandığında gerçekten çok şaşırdı aynı şekilde ben de.Stephen ile yaklaşık bir yıldır beraber çalışıyoruz.Ne ben ne de takımımızda ki diğer oyuncular bu şekilde bir olayın Stephen tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğini düşünmedik.Bu gerçekten büyük bir şok oldu.Ve yüzde yüz olarak Stephen'in masum olduğuna inanıyordum.

Stephen çok iyi bir insandır ve iyi bir oyuncudur.Geçmiş sezonlara bakarsanız geçici sıralamada 1. olduğu zamanları görebilirsiniz.Bir zamanlar kötü alışkanlıkları vardı.Şu sıralar yirmibeşinciliğe kadar gerilemiş durumda.İlk 16'ya geri dönmeyi istiyor ve bunu riske edecek şeyler yapmayacaktır.
"

12 Şubat 2010 Cuma

Mark Williams Soruları Cevapladı



Kariyerinde iki dünya şampiyonluğu bulunan Gallerli Mark Williams worldsnooker.com'un sorularını cevapladı.Sizler için çevirdim.

Geçmişten hatırladığınız birşeyleri anlatır mısın?
Porthcawl yaz tatiline gittiğimde, yaklaşık 7-8 yaşlarımdayken, Poll Position isimli bir araba yarışı oynardım.

En çok hayranlık duyduğunuz kişi kim?
Spor için kahramanım Lennox Lewis'dir.Çocukluğumdan beri onu takip ediyorum.Boksu seviyorum.Bir fotoğrafçı olarak biriyle tanışma şansım olsaydı bu Lennox Lewis olurdu.Geçtiğimiz ay Masters'da Michael Watson ile tanışma fırsatım oldu.Ona ne olduğunu sordum(Chris Eubank ile yaptığı maçta komaya girmesi).Komadan kurtulmuş ve şu anda bir yardım derneği için çalışıyormuş.Geçtiğimiz günlerde ise altı gün süren Londra Maraton'unu tamamlamış.

Nelerden korkarsınız?
Örümceklerden çok korkuyorum.Elimin üzerine bir tarantula koysanız bayılabilirim.

Hayatınız hakkında bir film yapılsaydı, başrolü kime verirdiniz?
Martin Clunes.Çünkü kulaklarımız benziyor.

Sizi hoşnut eden şeyler nelerdir?
Yemek.Size kötü gelen bir çok şeyi yiyebilirim.Özellikle cipsleri ve kızartılmış her türlü şeyi.Egzersiz yapmıyorum ama yakın zamanda başlamak zorundayım.

Okul hayatınızda yaşadığınız en büyük sorun neydi?
Okul, hayatımın en sıkıcı dönemlerinden biriydi.Eğitim trafiği içerisinde tek amacım sadece eğlenmekti.Okulun arkasında ki tenis kortunda motorsiklet kullanırdık.Matematikte iyi olduğum için öğretmenim beni "İyi öğrenciler" sınıfına yerleştirdi.Diğer tüm arkadaşlarım "Normal öğrenci" sınıfındaydı.Kendi aralarında parti veriyolardı, televizyon izliyorlardı.Ben de onların sınıfına gitmek istiyordum ve bundan dolayı tüm sorulara yanlış cevap veriyordum.Ödevlerimi yapmıyordum.Öğretmen ceza olarak sınıfta beni en köşeye geçirdi ve ellerimi kafamın üzerine koymamı istedi.Ancak daha sonra bu cezadan vazgeçerek beni arkadaşlarımın yanına gönderdi.

Bugüne kadar aldığın en pahalı şey nedir?Ev,araba?
Nişanlıma aldığım elmas nişan yüzüğü olabilir.Birşeyin üzerine direk olarak atlamam ama arabalar için çok para harcadım.En pahalısı ise Ferrariydi.

Özellikle hangi tür müzik sana ilham veriyor?
Bir çok müziği seviyorum.Özellikle 60'lı ve 80'li yılların müziklerini.Michael Jackson favori sanatçım.Masters'da da salona girişte bir çok farklı müzik kullanmıştım.Kasabian,Kings of Leon gibi.

Önceden yaşamış olduğun hayatına bir hayvan olarak dönmek isteseydin hangisi olurdun?
Dinazor.Çünkü herşeyi yiyebilirim.

Mark Williams Soruları Cevapladı



Kariyerinde iki dünya şampiyonluğu bulunan Gallerli Mark Williams worldsnooker.com'un sorularını cevapladı.Sizler için çevirdim.

Geçmişten hatırladığınız birşeyleri anlatır mısın?
Porthcawl yaz tatiline gittiğimde, yaklaşık 7-8 yaşlarımdayken, Poll Position isimli bir araba yarışı oynardım.

En çok hayranlık duyduğunuz kişi kim?
Spor için kahramanım Lennox Lewis'dir.Çocukluğumdan beri onu takip ediyorum.Boksu seviyorum.Bir fotoğrafçı olarak biriyle tanışma şansım olsaydı bu Lennox Lewis olurdu.Geçtiğimiz ay Masters'da Michael Watson ile tanışma fırsatım oldu.Ona ne olduğunu sordum(Chris Eubank ile yaptığı maçta komaya girmesi).Komadan kurtulmuş ve şu anda bir yardım derneği için çalışıyormuş.Geçtiğimiz günlerde ise altı gün süren Londra Maraton'unu tamamlamış.

Nelerden korkarsınız?
Örümceklerden çok korkuyorum.Elimin üzerine bir tarantula koysanız bayılabilirim.

Hayatınız hakkında bir film yapılsaydı, başrolü kime verirdiniz?
Martin Clunes.Çünkü kulaklarımız benziyor.

Sizi hoşnut eden şeyler nelerdir?
Yemek.Size kötü gelen bir çok şeyi yiyebilirim.Özellikle cipsleri ve kızartılmış her türlü şeyi.Egzersiz yapmıyorum ama yakın zamanda başlamak zorundayım.

Okul hayatınızda yaşadığınız en büyük sorun neydi?
Okul, hayatımın en sıkıcı dönemlerinden biriydi.Eğitim trafiği içerisinde tek amacım sadece eğlenmekti.Okulun arkasında ki tenis kortunda motorsiklet kullanırdık.Matematikte iyi olduğum için öğretmenim beni "İyi öğrenciler" sınıfına yerleştirdi.Diğer tüm arkadaşlarım "Normal öğrenci" sınıfındaydı.Kendi aralarında parti veriyolardı, televizyon izliyorlardı.Ben de onların sınıfına gitmek istiyordum ve bundan dolayı tüm sorulara yanlış cevap veriyordum.Ödevlerimi yapmıyordum.Öğretmen ceza olarak sınıfta beni en köşeye geçirdi ve ellerimi kafamın üzerine koymamı istedi.Ancak daha sonra bu cezadan vazgeçerek beni arkadaşlarımın yanına gönderdi.

Bugüne kadar aldığın en pahalı şey nedir?Ev,araba?
Nişanlıma aldığım elmas nişan yüzüğü olabilir.Birşeyin üzerine direk olarak atlamam ama arabalar için çok para harcadım.En pahalısı ise Ferrariydi.

Özellikle hangi tür müzik sana ilham veriyor?
Bir çok müziği seviyorum.Özellikle 60'lı ve 80'li yılların müziklerini.Michael Jackson favori sanatçım.Masters'da da salona girişte bir çok farklı müzik kullanmıştım.Kasabian,Kings of Leon gibi.

Önceden yaşamış olduğun hayatına bir hayvan olarak dönmek isteseydin hangisi olurdun?
Dinazor.Çünkü herşeyi yiyebilirim.

Stephen Lee'ye Bahis Soruşturması



Resmi sıralamada 25. sırada yer alan Stephen Lee'ye bahis yaptığı iddiası ile polis soruşturması gerçekleştirildi.Bir kaç sene öncesinde Stephen Maguire-Barry Hawkins maçında skor bahis oyunu için şike yapıldığı iddaalarına bir yenisi de eklenmiş oldu.Kuzey Midlands polisi de bu olayı doğrulayarak şu an için daha fazla bir bilgi verilemeyeceğini söyledi.Ardından World Snooker'da bu olayla ilgili bir açıklama yaptı.Açıklama da şöyle denildi:

"Bu olayla ilgili çıkan haberleri biliyoruz ve gelecek olan rapoları bekliyoruz.Kumar Komisyonu ve WPBSA birlikte soruşturma yaparak olayın çözülmesi için ortak olarak hareket edecektir.Ne Kumar Komisyonu ne de WPBSA soruşturma devam ederken bu konuyla ilgili bir bilgi paylaşımısında bulunmayacaktır."

Stephen Lee'ye Bahis Soruşturması



Resmi sıralamada 25. sırada yer alan Stephen Lee'ye bahis yaptığı iddiası ile polis soruşturması gerçekleştirildi.Bir kaç sene öncesinde Stephen Maguire-Barry Hawkins maçında skor bahis oyunu için şike yapıldığı iddaalarına bir yenisi de eklenmiş oldu.Kuzey Midlands polisi de bu olayı doğrulayarak şu an için daha fazla bir bilgi verilemeyeceğini söyledi.Ardından World Snooker'da bu olayla ilgili bir açıklama yaptı.Açıklama da şöyle denildi:

"Bu olayla ilgili çıkan haberleri biliyoruz ve gelecek olan rapoları bekliyoruz.Kumar Komisyonu ve WPBSA birlikte soruşturma yaparak olayın çözülmesi için ortak olarak hareket edecektir.Ne Kumar Komisyonu ne de WPBSA soruşturma devam ederken bu konuyla ilgili bir bilgi paylaşımısında bulunmayacaktır."

10 Şubat 2010 Çarşamba

Yeterli Düzeye Ulaşmalıyım!



Önceki dünya şampiyonlarından Graeme Dott bu sezonki Dünya Şampiyonası'ndan umutsuz.

2000 yılından beri Dünya Şampiyonası'na katılan Dott, 2004 yılında ilk kez finale yükselmiş ve ileride gelecek olan şampiyonluğun haberini vermişti.2006 yılında ki finalde Peter Ebdon'u 18-14 ile geçerek şampiyonluğa ulaşmış oldu.

Ardından gelen 2007 ve 2008 senelerinde formundan bir hayli uzaklaşan İskoç oyuncu sıralama turnuvalarında 16 ay boyunca maç kazanamadı.Bu sonuçlar neticesinde de ilk 16'nın dışında kaldı.Bu sıralar ise tekrar ilk 16'ya kavuşmak için çabalıyor.

Ancak Dott önümüzde ki Dünya Şampiyonası ön elemlerinden biraz korkuyor. "Son bir kaç yıldır ön eleme maçı oynamadığım için zor bir maç olacak gibi hissediyorum.Bu bir kişinin oynayabileceği en kötü maç diyebilirim ve kazanırsam sadece biraz rahatlayacağım."

Ön eleme maçları 26 Şubat - 9 Mart tarihleri arasında Sheffield'da bulunan İngiliz Spor Enstitüsü'nde gerçekleştirilecek.Graeme Dott gibi Steve Davis,John Parrot,Judd Trump,Jimmy White ve Ken Doherty'de ön elemelerde mücadele edecekler.

"Sheffield ön eleme maçlarında bugüne kadar hiç bulunmadım ve orada maç izlemedim.O yüzden nasıl birşeyle karşılacağımdan tam olarak emin değilim.Jimmy Michie ya da Andy Hicks ile karşılaşabilirim.İkisi de zor rakipler.Kiminle oynadığınız çokta önemli değil üzerinizde ki baskıyla mücadele etmelisiniz.Önümüzde ki Çin Açık çok önemli.Eğer orada ki maçı kaybederseniz bu sizin için ölüm gibi olur.Orada elenmek bir bakışa Sheffield'a gidemeyeceğinizin göstergesidir."

Şuan geçici sıralamada 20. olan Graeme Dott sözlerine şunları ekledi "Bu sezon biraz iyiyim.Ancak hala ilk 16'nın dışındayım.İlk 16'ya geri dönmek istiyorum bunu başarırsam önümüzde ki sezon ön eleme maçları oynamak zorunda kalmayacağım."

worldsnooker.com'dan alıntıdır.

Yeterli Düzeye Ulaşmalıyım!



Önceki dünya şampiyonlarından Graeme Dott bu sezonki Dünya Şampiyonası'ndan umutsuz.

2000 yılından beri Dünya Şampiyonası'na katılan Dott, 2004 yılında ilk kez finale yükselmiş ve ileride gelecek olan şampiyonluğun haberini vermişti.2006 yılında ki finalde Peter Ebdon'u 18-14 ile geçerek şampiyonluğa ulaşmış oldu.

Ardından gelen 2007 ve 2008 senelerinde formundan bir hayli uzaklaşan İskoç oyuncu sıralama turnuvalarında 16 ay boyunca maç kazanamadı.Bu sonuçlar neticesinde de ilk 16'nın dışında kaldı.Bu sıralar ise tekrar ilk 16'ya kavuşmak için çabalıyor.

Ancak Dott önümüzde ki Dünya Şampiyonası ön elemlerinden biraz korkuyor. "Son bir kaç yıldır ön eleme maçı oynamadığım için zor bir maç olacak gibi hissediyorum.Bu bir kişinin oynayabileceği en kötü maç diyebilirim ve kazanırsam sadece biraz rahatlayacağım."

Ön eleme maçları 26 Şubat - 9 Mart tarihleri arasında Sheffield'da bulunan İngiliz Spor Enstitüsü'nde gerçekleştirilecek.Graeme Dott gibi Steve Davis,John Parrot,Judd Trump,Jimmy White ve Ken Doherty'de ön elemelerde mücadele edecekler.

"Sheffield ön eleme maçlarında bugüne kadar hiç bulunmadım ve orada maç izlemedim.O yüzden nasıl birşeyle karşılacağımdan tam olarak emin değilim.Jimmy Michie ya da Andy Hicks ile karşılaşabilirim.İkisi de zor rakipler.Kiminle oynadığınız çokta önemli değil üzerinizde ki baskıyla mücadele etmelisiniz.Önümüzde ki Çin Açık çok önemli.Eğer orada ki maçı kaybederseniz bu sizin için ölüm gibi olur.Orada elenmek bir bakışa Sheffield'a gidemeyeceğinizin göstergesidir."

Şuan geçici sıralamada 20. olan Graeme Dott sözlerine şunları ekledi "Bu sezon biraz iyiyim.Ancak hala ilk 16'nın dışındayım.İlk 16'ya geri dönmek istiyorum bunu başarırsam önümüzde ki sezon ön eleme maçları oynamak zorunda kalmayacağım."

worldsnooker.com'dan alıntıdır.

Çin Açık Maç Takvimi Belirlendi



29 Mart 4 Nisan tarihleri arasında Pekin Üniversitesi Stadyumunda gerçekleştirilecek Çin Açık'ta turnuva takvimi belli oldu.

29 Mart'ta başlayacak wildcard elemeleriyle tüm eşleşmeler belli olacak.30 Mart tarihi itibariyle ise ana tablo maçları oynanmaya başlanacak.İşte turnuva takvimi:


29 Mart Pazartesi

16.30
Maç 1 – Rod Lawler v Supoj Saenla
Maç 2 – Robert Milkins v Lu Chenwei
Maç 3 – Andrew Higginson v Li Yan
Maç 4 – Mark Davis v Tian Pengfei

21.30
Maç 5 – James Wattana v Manan Chandra
Maç 6 – Tony Drago v Shi Shuamgyang
Maç 7 – Rory McLeod v Tang Jun
Maç 8 – Bjorn Haneveer v Yu Delu


30 Mart Salı

16.30
2-Neil Robertson v Mike Dunn
8-Stephen Maguire v Barry Hawkins
14-Marco Fu v Kazanan Maç 8
15-Mark Williams v Jamie Cope

21.30
3-Ding Junhui v Gerard Greene
5-Ryan Day v Kazanan Maç 2
7-Mark Allen v Graeme Dott
16-John Higgins v Fergal O’Brien


31 Mart Çarşamba

16.30
1-Peter Ebdon v Judd Trump
6-Stephen Hendry v Kazanan Maç 3
10-Mark King v Kazanan Maç 5
12-Ali Carter v Kazanan Maç 7

21.30
4-Mark Selby v Kazanan Maç 1
9-Ronnie O’Sullivan v Kazanan Maç 4
11-Joe Perry v Kazanan Maç 6
13-Shaun Murphy v Nigel Bond


1 Nisan Perşembe

16.30
20-Kazanan 7 v Kazanan 8
21-Kazanan 9 v Kazanan 10
22-Kazanan 11 v Kazanan 12
23-Kazanan 13 v Kazanan 14

21.30
17-Kazanan 1 v Kazanan 2
18-Kazanan 3 v Kazanan 4
19-Kazanan 5 v Kazanan 6
24-Kazanan 15 v Kazanan 16


2 Nisan Cuma

16.30
Q1-Kazanan 17 v Kazanan 18
Q2-Kazanan 19 v Kazanan 20

21.30
Q3-Kazanan 21 v Kazanan 22
Q4-Kazanan 23 v Kazanan 24


3 Nisan Cumartesi

16.30
Kazanan Q1 v Kazanan Q2

21.30
Kazanan Q3 v Kazanan Q4


4 Nisan Pazar

16.30
Final 1.SEANS

21.30
Final 2.SEANS