Snookerın patronu Hearn'ün tekliflerinin oylanmasına az bir süre kala John Davison'ın teklifleri oyuncuların bazıları arasında ikilem yaratmaya başladı bile.Mark Selby, Stephen Hendry, Mark King gibi oyuncular şu anda belki de Hearn'e verecekleri destek konusunda şüpheye düşmüşlerdir bile.
John Davison 2002'de Altium Elektronik firmasının da yöneticiliğini yapmış önemli bir iş adamı.Davison, Hearn'ün oyunun ticari yanı ile ilgili yaptığı teklifler konusunda onunla aynı fikirde değil.
Daha önceden de blogda paylaştığımız üzere Hearn'ün WPBSA gelirlerinin %51'nin kendi üzerine geçmesi konusunda bir teklifte bulunmuştu.Davison ise %67'lik kısmınından yana.Peki Davison snooker ile ilgili neler vaad ediyor?
Gerçekleştirebileceğini iddaa ettiği şeyler şöyle;
Toplam 10 sıralama turnuvası olacak,2 davet turnuvası ve 6 tane de Player Tour turnuvası.Bunun yanı sıra bir sezonun toplam ödülü 5 milyon £ olacak ve önümüzde ki 3 sene içerisinde her sene 200 bin £'luk artışlarda gerçekleşecek.
Mark Selby bloguna yazdığı yazıda konu hakkında ikileme düştüğünü söyledi bile.Peter Ebdon başından beri Hearn'ün planlarına sıcak bakmıyordu ve zaten bu tekliften sonra yönünü Davison'a çevirdiğini de beyan etti.Hendry'de şu anda Davison'a destek veriyor görüntüsünde.
Ayrıca John Davison WPBSA Ltd.'nin %63'lük hakları karşılığında 315 bin £ ödemeyi kabul ettiğini de belirtti.Bu paranın da ilk 64 içerisinde bulunan oyuncular arasında paylaşılmasını önerdi.
Hearn ise konuyla ilgili olarak "Davison harika bir yatırımcı ancak bu iş dışarıdan göründüğü kadar kolay değil." dedi
Stephen Hendry ise bu yeni teklifin çok etkileyici olduğunu vurguladı.Bakalım oylama da nasıl bir sonuç çıkacak?
29 Mayıs 2010 Cumartesi
Hearn'e Rakip Çıktı
Snookerın patronu Hearn'ün tekliflerinin oylanmasına az bir süre kala John Davison'ın teklifleri oyuncuların bazıları arasında ikilem yaratmaya başladı bile.Mark Selby, Stephen Hendry, Mark King gibi oyuncular şu anda belki de Hearn'e verecekleri destek konusunda şüpheye düşmüşlerdir bile.
John Davison 2002'de Altium Elektronik firmasının da yöneticiliğini yapmış önemli bir iş adamı.Davison, Hearn'ün oyunun ticari yanı ile ilgili yaptığı teklifler konusunda onunla aynı fikirde değil.
John Davison 2002'de Altium Elektronik firmasının da yöneticiliğini yapmış önemli bir iş adamı.Davison, Hearn'ün oyunun ticari yanı ile ilgili yaptığı teklifler konusunda onunla aynı fikirde değil.
27 Mayıs 2010 Perşembe
Ronnie ve Davis Memnun
Snookerın iki yıldızı Ronnie O'Sullivan ve Steve Davis, yeni sezon takviminin heyecan verici olduğunu söylediler.
World Senior Championship, Snooker Shoot-Out, Player Tour Championship ve Almanya'da düzenlenecek olan yeni sıralama turnuvasıyla World Snooker'ın düzenlediği toplam turnuva sayısı 24 oldu.Bunlardan 20'si ise sıralama puanı veriyor.
Ronnie O'Sullivan yeni takvim ve turnuvalarla ilgili şunları söyledi: "Oyuna bu tip yeni fikirler katmak gerçekten harika.Barry verdiği sözleri gerçekten harika gerçekleştiriyor ve yeni güzel şeylerin olacağı konusunda umutluyum." dedi.
Steve Davis ise "Eğer oyunu ayağa kaldıracaksak PTC bunun önemli bir kısmını oluşturacak.Oyuncular sürekli oyunun içerisinde olacaklar tıpkı dartta olduğu gibi ve ben bu turnuvaların bir çoğunda oynama niyetindeyim.
Kazanabileceğiniz güzel bir para, sıralama puanı ve sonunda iyi bir turnuvaya katılma şansı...Burada sizi teşvik edecek herşey var.Ayrıca sürekli maç yapmak oyuncuları oyun olarak olgunlaştıracaktır.
Oyunun bir kısmının Avrupa'da oynanacak olması önemli.Çünkü yeni yerlere oyunu yaymaya çalışacağız.Oraya oyun için tohumlar ekeceğiz ve bazıları ileride büyüyecek.Bu oyunun geleceğini oluşturacak.Turnuvaya katılmam için bunlarda büyük bir neden." dedi ve memnuniyetini dile getirdi.
Ro
Ronnie ve Davis Memnun
Snookerın iki yıldızı Ronnie O'Sullivan ve Steve Davis, yeni sezon takviminin heyecan verici olduğunu söylediler.
World Senior Championship, Snooker Shoot-Out, Player Tour Championship ve Almanya'da düzenlenecek olan yeni sıralama turnuvasıyla World Snooker'ın düzenlediği toplam turnuva sayısı 24 oldu.Bunlardan 20'si ise sıralama puanı veriyor.
Ronnie O'Sullivan yeni takvim ve turnuvalarla ilgili şunları söyledi: "Oyuna bu tip yeni fikirler katmak gerçekten harika.Barry verdiği sözleri gerçekten harika gerçekleştiriyor ve yeni güzel şeylerin olacağı konusunda umutluyum." dedi.
PTC'nin Detayları Belli Oldu
Barry Hearn'ün gelişiyle başlayan snooker hareketlerinin yeni eseri olan Player Tour Championship hakkında bir kaç gün önce bir yazı yazmıştım.
Turnuvanın detayları, katılımcıların alacağı sıralama puanları, kazanacakları paralar gibi detaylarda belli oldu.Worldsnooker'ın yayınladığı haber şöyle;
PTC'nin ilk 6 serisi Sheffield'da bulunan Snooker Academy'de düzenlenecek.Turnuvaya katılmak isteyen her oyuncu giriş için 100 £ ücret yatıracak.İlk tur ise 25-27 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Bu serilerin kazananı ise 10 bin £'luk bir ödülün sahibi olacak.Her seri 128 oyuncu içerecek ve oyuncuların 32'si amatör oyuncular arasından seçilecek.Maçların hepsi ise en iyi 7 frame üzerinden gerçekleştirilecek.
Daha önce turnuvada ana tur oyuncularının sıralama puanı da kazanacağını söylemiştik.Oyuncuların ilk 64'ten sonrasında kazanacakları puanlar ise şöyle;
Son 64: 360
Son 32: 560
Son 16: 760
Çeyrek Finalistler: 1000
Yarı Finalistler: 1280
Finalist: 1600
Kazanan: 2000
11-20 Mart 2011 tarihinde gerçekleştirilecek TV yayınlı finale ise 24 oyuncu katılacak.Bu oyuncular PTC'nin 12 serisinin en az 6'sında oynamış olma zorunluluğunu geçmiş olması gereken oyuncular olacak.Peki bu oyuncular neye göre alınacak?
Bu ise Order of Merit adı verilen sıralama sistemiyle belirlenecek.Burada oyuncular kazandıkları paralar ve PTC'lerde ki başarılarına göre listelenecek.Tüm oyuncular listeye eşit şekilde başlayacak.
En iyi 24 oyuncu belirlendikten sonra ise 9-24 arasında ki 16 oyuncu eleme ile 8'e inecek ve ilk 8 ile karşılaşacak.Oyuncular para ve sıralama puanı kazanmaya burada da devam edecekler.
Son 24: 840
Son 16: 1140
Çeyrek Finalistler: 1500
Yarı Finalistler: 1920
Finalist: 2400
Kazanan: 3000
Burada şampiyon olmayı başaran oyuncu ise gerçekten kayda değer bir para olan 60 bin £'un sahibi olacak.Ayrıca turnuvanın en yüksek serisine de 3 bin £'luk bir ödül verilecek.Finalin toplam ödülü 200 bin £ ve geride kalmış olan PTC'lerin toplam ödülü 600 bin £'a ulaşacağı düşünülürse toplamda 800 bin £'luk güzel bir turnuva olacağı kesin.
Oyuncular ise oyun esnasında ise bildiğimizden pekte farklı olmayacak.Tıpkı Premier League Snooker organizasyoununda olduğu gibi papyon takmak tercihe bağlı olacak.
İlerleyen yıllarda kullanılmak üzere ise PTC'nin kendine özgü bir sıralama listesi oluşturulacak.
Gerçekten hoş bir turnuva olacağı kesin.Para ödülleri ve sıralama puanları bir çok oyuncuyu heycanlandırıyordur.Bizleri de heycanlandırıyor çünkü güzel bir rekabet ortaya çıkacaktır.
Worldsnooker tarafından yayınlanan belgenin orjinaline buradan ulaşabilirsiniz.
Turnuvanın detayları, katılımcıların alacağı sıralama puanları, kazanacakları paralar gibi detaylarda belli oldu.Worldsnooker'ın yayınladığı haber şöyle;
PTC'nin ilk 6 serisi Sheffield'da bulunan Snooker Academy'de düzenlenecek.Turnuvaya katılmak isteyen her oyuncu giriş için 100 £ ücret yatıracak.İlk tur ise 25-27 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Bu serilerin kazananı ise 10 bin £'luk bir ödülün sahibi olacak.Her seri 128 oyuncu içerecek ve oyuncuların 32'si amatör oyuncular arasından seçilecek.Maçların hepsi ise en iyi 7 frame üzerinden gerçekleştirilecek.
Daha önce turnuvada ana tur oyuncularının sıralama puanı da kazanacağını söylemiştik.Oyuncuların ilk 64'ten sonrasında kazanacakları puanlar ise şöyle;
Son 64: 360
Son 32: 560
Son 16: 760
Çeyrek Finalistler: 1000
Yarı Finalistler: 1280
Finalist: 1600
Kazanan: 2000
11-20 Mart 2011 tarihinde gerçekleştirilecek TV yayınlı finale ise 24 oyuncu katılacak.Bu oyuncular PTC'nin 12 serisinin en az 6'sında oynamış olma zorunluluğunu geçmiş olması gereken oyuncular olacak.Peki bu oyuncular neye göre alınacak?
Bu ise Order of Merit adı verilen sıralama sistemiyle belirlenecek.Burada oyuncular kazandıkları paralar ve PTC'lerde ki başarılarına göre listelenecek.Tüm oyuncular listeye eşit şekilde başlayacak.
En iyi 24 oyuncu belirlendikten sonra ise 9-24 arasında ki 16 oyuncu eleme ile 8'e inecek ve ilk 8 ile karşılaşacak.Oyuncular para ve sıralama puanı kazanmaya burada da devam edecekler.
Son 24: 840
Son 16: 1140
Çeyrek Finalistler: 1500
Yarı Finalistler: 1920
Finalist: 2400
Kazanan: 3000
Burada şampiyon olmayı başaran oyuncu ise gerçekten kayda değer bir para olan 60 bin £'un sahibi olacak.Ayrıca turnuvanın en yüksek serisine de 3 bin £'luk bir ödül verilecek.Finalin toplam ödülü 200 bin £ ve geride kalmış olan PTC'lerin toplam ödülü 600 bin £'a ulaşacağı düşünülürse toplamda 800 bin £'luk güzel bir turnuva olacağı kesin.
Oyuncular ise oyun esnasında ise bildiğimizden pekte farklı olmayacak.Tıpkı Premier League Snooker organizasyoununda olduğu gibi papyon takmak tercihe bağlı olacak.
İlerleyen yıllarda kullanılmak üzere ise PTC'nin kendine özgü bir sıralama listesi oluşturulacak.
Gerçekten hoş bir turnuva olacağı kesin.Para ödülleri ve sıralama puanları bir çok oyuncuyu heycanlandırıyordur.Bizleri de heycanlandırıyor çünkü güzel bir rekabet ortaya çıkacaktır.
Worldsnooker tarafından yayınlanan belgenin orjinaline buradan ulaşabilirsiniz.
PTC'nin Detayları Belli Oldu
Barry Hearn'ün gelişiyle başlayan snooker hareketlerinin yeni eseri olan Player Tour Championship hakkında bir kaç gün önce bir yazı yazmıştım.
Turnuvanın detayları, katılımcıların alacağı sıralama puanları, kazanacakları paralar gibi detaylarda belli oldu.Worldsnooker'ın yayınladığı haber şöyle;
PTC'nin ilk 6 serisi Sheffield'da bulunan Snooker Academy'de düzenlenecek.Turnuvaya katılmak isteyen her oyuncu giriş için 100 £ ücret yatıracak.İlk tur ise 25-27 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Turnuvanın detayları, katılımcıların alacağı sıralama puanları, kazanacakları paralar gibi detaylarda belli oldu.Worldsnooker'ın yayınladığı haber şöyle;
PTC'nin ilk 6 serisi Sheffield'da bulunan Snooker Academy'de düzenlenecek.Turnuvaya katılmak isteyen her oyuncu giriş için 100 £ ücret yatıracak.İlk tur ise 25-27 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
26 Mayıs 2010 Çarşamba
Eğer kaybetmeseydim...
Dünya Şampiyonası'nın unutulmazları arasına imzasını atmış olan Martin Gould worldsnooker.com'da ki röportajında turnuvadan sonra olan bitenleri ve o an yaşadıklarını anlattı.Ben de sizlerle paylaşıyorum.
-The Crucible'da yaşadıkların hakkında neler düşünüyorsun?
Harika bir turnuvaydı ve her dakikasında eğlendim.Hayal kırıklığı ile bitmiş olmasına rağmen bana artı yönde çok fazla şeyler kattı.Büyük bir turnuva içerisinde olduğumu ilk kez hissettim.Bunu bana hissettiren ise sadece oynadığım oyun değil oranın büyüleyici atmosferi.Geçen sezon ilk tur maçında Mark Allen'a karşı 7-2 geriye düşmüştüm.Oradan geri dönmek bana Everest'in tepesine tırmanmak gibi gelmişti.Bu sefer ise Marco Fu'ya karşı iyi başlamadım ancak geri dönüş yapabildim.
-Marco Fu'yu karar oyununda 90'lık bir seriyle yendin.Orada tam olarak neler oldu? Ve birde Neil Robertson'a karşı durumu 11-5 yaptığında en iyi snookerını oynadığını düşündün mü?
2003 Dünya Şampiyonası ön elemelerinden beri ilk kez bu kadar iyi oynadığımı düşündüm.Orada ön elemelerde Stephen Maguire gibi bir oyuncuyu da elemiş ve sondan bir önceki turda ise Patrick Wallace'a elenmiştim.Şimdi ona benzer bir oyun oynadım ve toplara vurduğumda toplar adeta uçuyor gibiydi.Bunu birde böyle büyük bir turnuva ve özel bir yerde yapınca benim için unutulmaz oldu.Bu tecrübe benimle hayatım boyunca yaşayacak.
-Neil Robertson'la yaptığın maç 11-5 devam ediyor olsaydı, kazanabileceğini düşünüyor muydun?
Evet, çünkü o geceki seans arası benim hızımı kesti ve ertesi güne kadar beklemek zorunda kaldım.Eğer oyun o sırada devam ediyor olsaydı muhtemelen maçı 13-5 kazanacaktım çünkü o gece hiç bitmesin istiyordum.Şöyle bir geriye baktığımda ilk seansta durumu 8-0 ya da 7-1 gibi bir skorla bitirebilirdim ve bu 6-2'den daha iyi olurdu.İkinci seansta da kazanmaya yakın olduğum bir kaç frame kaybettim.Her iki seansı da işe katarsak belki maçı 13-3 bile kazanabilirdim.Ancak snookerda tecrübeniz de önemlidir.Neil geri dönüş yapmaya başladığında birşeylerin üstüme gelmeye başladığını hissettim, herşey değişmişti ve ben bunun üstesinden gelemedim.
-Senin maçının 3. seansından önce Steve Davis, John Higgins'i elemişti ve senin çeyrek finalde rakibin olabilirdi.Bu sana ekstra olarak bir yük getirdi mi?
Evet bu konuyu arkadaşlarımla da konuştum ve kendi maçım bitmeden o maçın skorunu öğrenmek istemiyordum.Steve Davis harika bir oyuncu ve onunla The Crucible gibi bir yerde oynamak muhteşem olurdu ve onu yenebilirdim de.Ayrıca bu benim içinde büyük bir test olabilirdi çünkü karşımda ki muhteşem tecrübelere sahip büyük bir oyuncu.Eğer Neil'i yenebilseydim diğer tüm turları geçerek finale yürüyebilirdim.Çünkü diğer büyük isimlerde turnuvadan elenmişlerdi ve şöyle bir düşündüğümde diyorum ki kupanın üzerinde Neil'in adının yerine benim adım yazabilirdi tabi Neil'i eleyebilseydim.Davis ile oynamak harika olacaktı.Ayrıca bir Spurs(Tottenham) taraftarı olduğumdan o sırada onların Manchester United'a karşı 3-1 mağlup olduklarını öğrendim ve bu da bana iyi geldi diyemem.
-Yenilmiş olmana rağmen kendini şu anda kariyerinde bir üst noktaya geçecek olarak düşünüyor musun?
Şühesiz ki.Kendime olan bir inancım hep var birşeyler yapmanın zamanı geldiğini çoğu zaman düşündüm.Bir sonraki sezonu bekleyemeyeceğim ve Sheffield'da kaldığım yerden devam etmek istiyorum ve tabi bir de ilk 32'ye girmek istiyorum.Uzun formatlı maçların olduğu turnuvalarda iyi sayılırım UK Championship ve Dünya Şampiyonası gibi.Oyun başlangıçlarım biraz zayıf oluyor ve bu yüzden en iyi 9 frame üzerinden oynanan maçlarda sıkıntılar yaşıyorum.Bu yanımı geliştirmem gerek.
-Peki snookerın yeni organizasyonu olan Shoout-out'u dört gözle bekliyor musun?
Aslında hızlı bir oyuncu olduğum için 20 saniyelik bir vuruş süresi bana yetecektir.Bu turnuvayı ilk kazanan olmak istiyorum.
-Sheffield'da bulunduğu süre içerisinde gördüğün ilgiden memnun musun?
Tam olarak bir fikrim yok.Utangaç ve sessiz bir insanım.Orada gördüğüm ilgi yaptıklarımın bir parçasıydı ve başarılı olmam için aslında bu desteği kullanmam gerek.Bir çok medya kuruluşuyla röportaj yaptım ve önceden olduğumdan daha fazla tanınıyorum.
-Bu yaz neler yapacaksın?
Şu aralar golf oynuyorum.Biraz snooker çalışması yaptım ve toplara tıpkı Sheffield'da ki gibi vuruyorum.Bu iyi bir işaret.Yanardağın külleri temizlenince de Kıbrıs'a tatile gideceğim.
-Bu sezon 16 bin £ kazandın.Bu parayla neler yapacaksın?
Bir kısmıyla arkadaşlarımı yemeklere götürdüm ancak bu konuda biraz ihtiyatlı davranıyorum.Paramı saklıyorum çünkü ne zaman ne olacağını bilemezsiniz.
-Bu sırada, Tottenham taraftarı olduğundan bahsettin.Peki onların Şampiyonlar Ligi'ne katılması hakkında neler düşünüyorsun?
Orada olmak güzel bir duygu tabi önce ön elemeyi geçmemiz gerek.Gruplara kalacağımızı düşünüyorum ancak sonrası yapacağımız transferlere bağlı.Craig Bellamy ve Micah Richard gelmesi iyi olacak.Ayrıca Robbie Keane'nin geri gelmesini istiyorum.Ailemle beraber sezon içerisinde bir kaç maça gideriz.Geçen sene ve ondan önceki sene Carling Cup finali için biletim vardı ama gidememiştim.Çünkü Dünya Şampiyonası'nın ön elemeleriyle aynı tarihe denk geliyorlardı.
Eğer kaybetmeseydim...
Dünya Şampiyonası'nın unutulmazları arasına imzasını atmış olan Martin Gould worldsnooker.com'da ki röportajında turnuvadan sonra olan bitenleri ve o an yaşadıklarını anlattı.Ben de sizlerle paylaşıyorum.
-The Crucible'da yaşadıkların hakkında neler düşünüyorsun?
Harika bir turnuvaydı ve her dakikasında eğlendim.Hayal kırıklığı ile bitmiş olmasına rağmen bana artı yönde çok fazla şeyler kattı.Büyük bir turnuva içerisinde olduğumu ilk kez hissettim.Bunu bana hissettiren ise sadece oynadığım oyun değil oranın büyüleyici atmosferi.Geçen sezon ilk tur maçında Mark Allen'a karşı 7-2 geriye düşmüştüm.Oradan geri dönmek bana Everest'in tepesine tırmanmak gibi gelmişti.Bu sefer ise Marco Fu'ya karşı iyi başlamadım ancak geri dönüş yapabildim.
25 Mayıs 2010 Salı
Judd Trump Şampiyon
20-24 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen Avusturya Açık turnuvasını genç snooker oyuncusu Judd Trump kazandı.
Finalde sezonun en formda isimlerinden biri olan ve bu formunu Avustuya'ya da taşıyan Neil Robertson'ı 6-4 ile geçerek zafere ulaştı.Genç oyuncunın 2009 Champions Lig zaferinden bu yana kazandığı ikinci turnuva zaferi oldu.
Turnuvanın en yüksek serileri Stuart Bingham ve Neil Robertson'dan 147 olarak geldi.Turnuvanın yüksek serileri raporuna buradan ulaşabilirsiniz.
İşte çeyrek finalden sonra alınan sonuçlar;
Final
Judd Trump 6-4 Neil Robertson
Yarı Final
Joe Perry 2-5 Judd Trump
Neil Robertson 5-3 Mark King
Çeyrek Final
Ryan Day 2-4 Joe Perry
Tom Ford 1-4 Judd Trump
Shaun Murphy 3-4 Mark King
Peter Ebdon 2-4 Neil Robertson
Judd Trump Şampiyon
20-24 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen Avusturya Açık turnuvasını genç snooker oyuncusu Judd Trump kazandı.
Finalde sezonun en formda isimlerinden biri olan ve bu formunu Avustuya'ya da taşıyan Neil Robertson'ı 6-4 ile geçerek zafere ulaştı.Genç oyuncunın 2009 Champions Lig zaferinden bu yana kazandığı ikinci turnuva zaferi oldu.
Turnuvanın en yüksek serileri Stuart Bingham ve Neil Robertson'dan 147 olarak geldi.Turnuvanın yüksek serileri raporuna buradan ulaşabilirsiniz.
23 Mayıs 2010 Pazar
Avusturalya rüzgarı Avusturya'yı Vurdu
Senenin en başarılı isimlerinden biri olan Neil Robertson bildiğiniz gibi Avusturya Açık'ta mücadele ediyor.Bir çok ünlü snooker oyuncusunun da bulunduğu turnuva da Neil Robertson'dan bu sezon gerçekleştirdiği ikinci 147 geldi.
Çin Açık'ta gerçekleştirdiği 147 ile Dünya Şampiyonası için ışıkları yakan Neil ikinci 147'sini de gerçekleştirmiş oldu.Neil Robertson ayrıca turnuvanın şu anki kısmına kadar 6 ellilik seri ve 2 tane de 100'lük seri gerçekleştirmeyi başardı.Turnuvanın yüksek seriler raporuna buradan ulaşabilirsiniz.
Son 64'e girilen turnuva da maçların bir kısmı tamamlanırken kalan kısmı ise yarın devam edecek.Turnuvanın son 64 raporuna ise buradan ulaşabilirsiniz.
Avusturalya rüzgarı Avusturya'yı Vurdu
Senenin en başarılı isimlerinden biri olan Neil Robertson bildiğiniz gibi Avusturya Açık'ta mücadele ediyor.Bir çok ünlü snooker oyuncusunun da bulunduğu turnuva da Neil Robertson'dan bu sezon gerçekleştirdiği ikinci 147 geldi.
Çin Açık'ta gerçekleştirdiği 147 ile Dünya Şampiyonası için ışıkları yakan Neil ikinci 147'sini de gerçekleştirmiş oldu.Neil Robertson ayrıca turnuvanın şu anki kısmına kadar 6 ellilik seri ve 2 tane de 100'lük seri gerçekleştirmeyi başardı.Turnuvanın yüksek seriler raporuna buradan ulaşabilirsiniz.
Son 64'e girilen turnuva da maçların bir kısmı tamamlanırken kalan kısmı ise yarın devam edecek.Turnuvanın son 64 raporuna ise buradan ulaşabilirsiniz.
21 Mayıs 2010 Cuma
Players Tour Championship "Nefes Aldıracak"
Snookerın yenilikleri açısından önemli bir parça olan Player Tour Championship organizasyonunun içeriği ve şekli belirlendi.Turnuva maçları ise önümüzde ki ayın 25-27'sinde başlayacak.Format ise şöyle;
Turnuva 3 günlük olarak 12 kez düzenlenecek.Bu 12 turun ilk 6'sı Sheffield kentinde ki Snooker Akademisin'de diğer kalan 6'sı ise Avrupa'nın çeşitli bölgelerinde düzenlenecek.Bu altı turun en az dördünün Almanya'da yapılması planlanıyor.Almanya'da snookera olan ilginin çok büyük olmasından dolayı bu tip bir karar alınmış durumda.
Turnuvanın ilk 12 parçasının her birinin ödülü 50 bin £.İlk 12 tur tamamlandıktan sonra ise turnuva Mart ayında televizyon yayınına geçecek ve buranın ödülü ise 200 bin £.Toplamda 800 bin £'a varan ödül gerçekten etkileyici.
Turnuvaya en fazla 128 oyuncunun katılması planlanırken bunların 32'si amatör oyunculardan oluşacak ve 96 profesyonel oyuncunun arasına katılacaklar.Turnuvanın televizyon yayınları sırasında ise 24 ana tur oyuncusu turnuvaya katılacak.Ana tur oyuncuları ise turnuvadan sıralama puanı alabilecekler.Snookerın şefi Hearn ise konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
"Yeni turnuva bizim snooker konusunda ki cesaretimizin bir göstergesi.Bu turnuvayla sıralama turnuvaları arasında ki büyük boşuklar dolmuş olacak ve oyuncuların sürekli şikayet ettikleri bu durumda ortadan kalkacak.
Bu yeni organizasyon beni etkiliyor.Yeni seyirciler olacak ve basın tarafından takip edilecek.Oyuncular her pound için ter dökecekler.Bu turnuva yeni genç yetenekleri ortaya çıkaracaklar ve zaten yetenekli olanlar ise daha büyük bir şevkle oynayacak.
Umut ediyorum ki snookerın önde gelen oyuncularının hepsi bu turnuvaya katılacaklar.Ve daha çok para ve sıralama puanı kazanabilecekler.Bu da turnuvanın cezbedici yanı.Onlarda televizyon yayınlarında ki turnuva da yer almak için PTC'nin en az 6 turunda oynamak zorundalar.Bu modeli daha önce dartta denemiştim ve harika bir şekilde işlemişti.
Ayrıca snookerın Avrupa'da ki etkisini görmekte beni büyüleyecektir.Bu turnuva sayesinde snooker daha da gelişecek." diyerek turnuvayla ilgili görüşlerini belirtti.
Players Tour Championship "Nefes Aldıracak"
Snookerın yenilikleri açısından önemli bir parça olan Player Tour Championship organizasyonunun içeriği ve şekli belirlendi.Turnuva maçları ise önümüzde ki ayın 25-27'sinde başlayacak.Format ise şöyle;
Turnuva 3 günlük olarak 12 kez düzenlenecek.Bu 12 turun ilk 6'sı Sheffield kentinde ki Snooker Akademisin'de diğer kalan 6'sı ise Avrupa'nın çeşitli bölgelerinde düzenlenecek.Bu altı turun en az dördünün Almanya'da yapılması planlanıyor.Almanya'da snookera olan ilginin çok büyük olmasından dolayı bu tip bir karar alınmış durumda.
18 Mayıs 2010 Salı
Dişleri Olmazsa İşi Zor
Snookerın efsanelerinden Alex Higgins mücadele ettiği gırtlak kanseri için tedavilere devam ediyor.Hatta hastalığı bir ara akciğerlerine de sirayet etmiş ve pnömoni teşhisi konulmuştu.
Alex Higgins kanser için gördüğü radyo terapi sonucunda dişlerini kaybetti ve bebek mamasıyla beslenmek zorunda.Önceki doktorlarından olan Will Robinson ise dişleri olmazsa Alex Higgins'in kayatını kaybedebileceğini söyledi.
"Şu anda elimizden geldiğinde çabuk bir şekilde 20 bin £ toplamaya çalışıyoruz.Bu sayede Higgins tekrar düzenli olarak beslenmesini gerçekleştirebilecek.Eğer birşeyler yapmazsak, ölümün yüzü ona dönecek."
"O hala çok seviliyor ve umuyorum ki insanlar onun bu spora verdiklerini hatırlayacaklardır."
"Eğer onu sağlığına kavuşturabilirsek bu harika olacak ve onu tekrar masa başında görebileceğiz."
Yardım yemeği ise bugün(18 Mayıs 2010) gece yenilecek ve Alex Higgins, Jimmy White ve John Virgo'da burada olacak.
Dişleri Olmazsa İşi Zor
Snookerın efsanelerinden Alex Higgins mücadele ettiği gırtlak kanseri için tedavilere devam ediyor.Hatta hastalığı bir ara akciğerlerine de sirayet etmiş ve pnömoni teşhisi konulmuştu.
Alex Higgins kanser için gördüğü radyo terapi sonucunda dişlerini kaybetti ve bebek mamasıyla beslenmek zorunda.Önceki doktorlarından olan Will Robinson ise dişleri olmazsa Alex Higgins'in kayatını kaybedebileceğini söyledi.
"Şu anda elimizden geldiğinde çabuk bir şekilde 20 bin £ toplamaya çalışıyoruz.Bu sayede Higgins tekrar düzenli olarak beslenmesini gerçekleştirebilecek.Eğer birşeyler yapmazsak, ölümün yüzü ona dönecek."
"O hala çok seviliyor ve umuyorum ki insanlar onun bu spora verdiklerini hatırlayacaklardır."
"Eğer onu sağlığına kavuşturabilirsek bu harika olacak ve onu tekrar masa başında görebileceğiz."
Yardım yemeği ise bugün(18 Mayıs 2010) gece yenilecek ve Alex Higgins, Jimmy White ve John Virgo'da burada olacak.
17 Mayıs 2010 Pazartesi
Sky Sports'ta Yeni Turnuva
Snookerın en önemli organizasyonlarından olan Premier Lig'in yayıncı kuruluşu olan Sky Sports, Barry Hearn'ün gelmesiyle beraber sıklaşan World Snooker-Sky Sports görüşmelerinin karşılığını aldı ve yeni bir turnuvayı daha ekranlara taşıyacak.
World Snooker Shoot Out organizasyonu 2011 yılının 28-30 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilecek.Turnuvaya 64 oyuncu katılacak ve oyuncular 20 saniye vuruş süreli tek framelik maçlar yapacaklar.Oyuncular rastgele eşlekecekler ve maçlar 12 dakika sürecek.Organizasyon ise canlı olarak Sky Sports ekranlarında olacak.
Barry Hearn ise turnuvayla ilgili olarak "Oyuncuların baskı altında neler yapabildiklerini görmek için iyi bir turnuva olacak.Oyuncular çabuk düşünüp çabuk karar vermek zorunda olacaklar ve yeteneklerini konuşturmaya çalışacaklar.Şampiyon ise 32 bin £ kazanacak.Bir hafta sonu için çok iyi bir para.Canlı bir ortam olacak bu yüzden titizleniyoruz ve yeni genç seyircileri de bu turnuva da aramızda görmek istiyoruz." dedi ve Sky Sports'la anlaştıklarını için mutlu olduğunu ve Sky Sports'un yayın ekibine ve sahibine çok güvendiğini söyledi.
Turnuva için detaylar, bilet satışları ise en kısa sürede World Snooker tarafından duyurulacak.
World Snooker Shoot Out organizasyonu 2011 yılının 28-30 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilecek.Turnuvaya 64 oyuncu katılacak ve oyuncular 20 saniye vuruş süreli tek framelik maçlar yapacaklar.Oyuncular rastgele eşlekecekler ve maçlar 12 dakika sürecek.Organizasyon ise canlı olarak Sky Sports ekranlarında olacak.
Barry Hearn ise turnuvayla ilgili olarak "Oyuncuların baskı altında neler yapabildiklerini görmek için iyi bir turnuva olacak.Oyuncular çabuk düşünüp çabuk karar vermek zorunda olacaklar ve yeteneklerini konuşturmaya çalışacaklar.Şampiyon ise 32 bin £ kazanacak.Bir hafta sonu için çok iyi bir para.Canlı bir ortam olacak bu yüzden titizleniyoruz ve yeni genç seyircileri de bu turnuva da aramızda görmek istiyoruz." dedi ve Sky Sports'la anlaştıklarını için mutlu olduğunu ve Sky Sports'un yayın ekibine ve sahibine çok güvendiğini söyledi.
Turnuva için detaylar, bilet satışları ise en kısa sürede World Snooker tarafından duyurulacak.
Sky Sports'ta Yeni Turnuva
Snookerın en önemli organizasyonlarından olan Premier Lig'in yayıncı kuruluşu olan Sky Sports, Barry Hearn'ün gelmesiyle beraber sıklaşan World Snooker-Sky Sports görüşmelerinin karşılığını aldı ve yeni bir turnuvayı daha ekranlara taşıyacak.
World Snooker Shoot Out organizasyonu 2011 yılının 28-30 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilecek.Turnuvaya 64 oyuncu katılacak ve oyuncular 20 saniye vuruş süreli tek framelik maçlar yapacaklar.Oyuncular rastgele eşlekecekler ve maçlar 12 dakika sürecek.Organizasyon ise canlı olarak Sky Sports ekranlarında olacak.
Barry Hearn ise turnuvayla ilgili olarak "Oyuncuların baskı altında neler yapabildiklerini görmek için iyi bir turnuva olacak.Oyuncular çabuk düşünüp çabuk karar vermek zorunda olacaklar ve yeteneklerini konuşturmaya çalışacaklar.Şampiyon ise 32 bin £ kazanacak.Bir hafta sonu için çok iyi bir para.Canlı bir ortam olacak bu yüzden titizleniyoruz ve yeni genç seyircileri de bu turnuva da aramızda görmek istiyoruz." dedi ve Sky Sports'la anlaştıklarını için mutlu olduğunu ve Sky Sports'un yayın ekibine ve sahibine çok güvendiğini söyledi.
Turnuva için detaylar, bilet satışları ise en kısa sürede World Snooker tarafından duyurulacak.
World Snooker Shoot Out organizasyonu 2011 yılının 28-30 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilecek.Turnuvaya 64 oyuncu katılacak ve oyuncular 20 saniye vuruş süreli tek framelik maçlar yapacaklar.Oyuncular rastgele eşlekecekler ve maçlar 12 dakika sürecek.Organizasyon ise canlı olarak Sky Sports ekranlarında olacak.
Barry Hearn ise turnuvayla ilgili olarak "Oyuncuların baskı altında neler yapabildiklerini görmek için iyi bir turnuva olacak.Oyuncular çabuk düşünüp çabuk karar vermek zorunda olacaklar ve yeteneklerini konuşturmaya çalışacaklar.Şampiyon ise 32 bin £ kazanacak.Bir hafta sonu için çok iyi bir para.Canlı bir ortam olacak bu yüzden titizleniyoruz ve yeni genç seyircileri de bu turnuva da aramızda görmek istiyoruz." dedi ve Sky Sports'la anlaştıklarını için mutlu olduğunu ve Sky Sports'un yayın ekibine ve sahibine çok güvendiğini söyledi.
Turnuva için detaylar, bilet satışları ise en kısa sürede World Snooker tarafından duyurulacak.
14 Mayıs 2010 Cuma
Senenin Yüz'leri
Sezon sona erdi ve artık bir çok yazı yazabiliriz bu sezonla ilgili.Ben sizlerle bu sezonun en iyi 100'lük sericilerini paylaşmak istiyorum.Aslında yazının başlığı gibi yüzlük serilerde ki sıralama da sezonun bir özeti gibi.Sezona ambargo koyan isimler yüzlük serilerde de üst sıralarda yer almayı başardılar.
Tüm zamanlara baktığımızda en fazla 100'lük seri gerçekleştiren Stephen Hendry bu sezon 15 yüzlük seri daha gerçekleştirmeyi başardı.Toplamda ki sayı 747'ye ulaşırken Ronnie ile farkı korumaya devam etti.
İkinci sırada yer alan Ronnie O'Sullivan ise bu sezonun en çok yüzlük seri gerçekleştiren ikinci ismi oldu.Toplamda 30'la ikinci sırada yer alırken, tüm sezonlar içinde ki toplamını da 597 yapmış oldu.Eski dinamizminin kalmamış olması onu Hendry'nin rekoruna ulaşmaktan alıkoyacak.
Grand Prix ve Dünya Şampiyonası'nda zafer yaşan Neil Robertson bu sezon tam 42 yüzlük seri gerçekleştirdi.Toplam 132'ye ulaşan Avusturalyalı bu sezon ki performansıyla, önceden toplam 90 olan yüzlük serisinin yarısı kadar daha bir yüzlük seri gerçekleştirerek bu sezonun aslında kendisi için ne kadar iyi geçtiğini yine göstermiş oldu.Bu serilerden biri de Çin Açık'ta gerçekleştirdiği 147 oldu.
Üçüncü sırada yer alan isim ise Ding Junhui.Çinlilerin sevgilisi olan Ding'de sezonu parlak geçiren isimlerden.UK Championship'i kazandıktan sonra Çin Açık'ta oynadığı final bu sezon onu yeterince mutlu etti muhtemelen.Ding bu sezon 29 toplamda ise 172 yüzlük seri gerçekleştirmiş oldu.
Geçtiğimiz sezonun resmi sıralamasında ilk 16 içerisinde bulunan Joe Perry sadece 2 yüzlük seri gerçekleştirebildi.Dünya Şampiyonası'nın en büyük süprizlerine imza atan efsane Steve Davis ise 2 yüzlük seri gerçekleştiren bir diğer oyuncu oldu.
Bu sezonun en ilgi çekici yüzlük serilerinden ikisi de The Crucible'da gerçekleşti.Mark Allen 146 yaparak The Crucible tarihinin ilk 146'sına imza atarken Graeme Dott'da gerçekleştirdiği 146 ile ikincine imza atmış oldu.
Sezonun 147 yolunda en net fırsat kaçıran iki oyuncusu ise Mark Allen ve Ronnie O'Sullivan oldular.Ronnie, Galler Açık'ta renkli topları temizlerken yeşili kaçırmış ve serisi 122'de kalmıştı.Aynı makus talihi Dünya Şampiyonasın'da Mark Allen'da yaşadı ve son yeşile takıldı.
Bu sezon sıralama turnuvalarında toplam 307 yüzlük seriye imza atılmış oldu.
Tüm zamanlara baktığımızda en fazla 100'lük seri gerçekleştiren Stephen Hendry bu sezon 15 yüzlük seri daha gerçekleştirmeyi başardı.Toplamda ki sayı 747'ye ulaşırken Ronnie ile farkı korumaya devam etti.
İkinci sırada yer alan Ronnie O'Sullivan ise bu sezonun en çok yüzlük seri gerçekleştiren ikinci ismi oldu.Toplamda 30'la ikinci sırada yer alırken, tüm sezonlar içinde ki toplamını da 597 yapmış oldu.Eski dinamizminin kalmamış olması onu Hendry'nin rekoruna ulaşmaktan alıkoyacak.
Grand Prix ve Dünya Şampiyonası'nda zafer yaşan Neil Robertson bu sezon tam 42 yüzlük seri gerçekleştirdi.Toplam 132'ye ulaşan Avusturalyalı bu sezon ki performansıyla, önceden toplam 90 olan yüzlük serisinin yarısı kadar daha bir yüzlük seri gerçekleştirerek bu sezonun aslında kendisi için ne kadar iyi geçtiğini yine göstermiş oldu.Bu serilerden biri de Çin Açık'ta gerçekleştirdiği 147 oldu.
Üçüncü sırada yer alan isim ise Ding Junhui.Çinlilerin sevgilisi olan Ding'de sezonu parlak geçiren isimlerden.UK Championship'i kazandıktan sonra Çin Açık'ta oynadığı final bu sezon onu yeterince mutlu etti muhtemelen.Ding bu sezon 29 toplamda ise 172 yüzlük seri gerçekleştirmiş oldu.
Geçtiğimiz sezonun resmi sıralamasında ilk 16 içerisinde bulunan Joe Perry sadece 2 yüzlük seri gerçekleştirebildi.Dünya Şampiyonası'nın en büyük süprizlerine imza atan efsane Steve Davis ise 2 yüzlük seri gerçekleştiren bir diğer oyuncu oldu.
Bu sezonun en ilgi çekici yüzlük serilerinden ikisi de The Crucible'da gerçekleşti.Mark Allen 146 yaparak The Crucible tarihinin ilk 146'sına imza atarken Graeme Dott'da gerçekleştirdiği 146 ile ikincine imza atmış oldu.
Sezonun 147 yolunda en net fırsat kaçıran iki oyuncusu ise Mark Allen ve Ronnie O'Sullivan oldular.Ronnie, Galler Açık'ta renkli topları temizlerken yeşili kaçırmış ve serisi 122'de kalmıştı.Aynı makus talihi Dünya Şampiyonasın'da Mark Allen'da yaşadı ve son yeşile takıldı.
Bu sezon sıralama turnuvalarında toplam 307 yüzlük seriye imza atılmış oldu.
Senenin Yüz'leri
Sezon sona erdi ve artık bir çok yazı yazabiliriz bu sezonla ilgili.Ben sizlerle bu sezonun en iyi 100'lük sericilerini paylaşmak istiyorum.Aslında yazının başlığı gibi yüzlük serilerde ki sıralama da sezonun bir özeti gibi.Sezona ambargo koyan isimler yüzlük serilerde de üst sıralarda yer almayı başardılar.
Tüm zamanlara baktığımızda en fazla 100'lük seri gerçekleştiren Stephen Hendry bu sezon 15 yüzlük seri daha gerçekleştirmeyi başardı.Toplamda ki sayı 747'ye ulaşırken Ronnie ile farkı korumaya devam etti.
Tüm zamanlara baktığımızda en fazla 100'lük seri gerçekleştiren Stephen Hendry bu sezon 15 yüzlük seri daha gerçekleştirmeyi başardı.Toplamda ki sayı 747'ye ulaşırken Ronnie ile farkı korumaya devam etti.
12 Mayıs 2010 Çarşamba
Wuxi Classic Eşleşmeleri Belli Oldu
Geçtiğimiz senelerede Jiangsu Classic olarak düzenlenen ve bu sene adı Wuxi Classic olarak değiştirilen turnuvanın eşleşmeleri belli oldu.Bu turnuva ile ilgili haberi daha önceden vermiştik.(Habere buradan ulaşabilirsiniz.)Turnuva 3-6 Haziran tarihleri arasında Wuxi City Sports Park Stadın'da düzenlenecek.
Mark Allen, Ali Carter, Ryan Day, Marco Fu, Mark Selby, Ding Junhui, Shaun Murphy ve Stephen Hendry ile beraber katılan 4 Çinli oyuncuda Liang Wenbo, Xiao Guodong, Yu Delu ve Çin Açık'ta Ronnie O'Sullivan'ı ilk turda eleyen Tiang Pengfei oldu.
Son şampiyon Mark Allen kariyerinin ilk profesyonel turnuva zaferine burada imza atmıştı.Mark Allen'ın çeyrek finalde ki rakibi Marco Fu-Liang Wenbo eşleşmesinin galibi olacak.
Turnuvanın detaylı eşleşme tablosuna buradan ulaşabilirsiniz.
Wuxi Classic Eşleşmeleri Belli Oldu
Geçtiğimiz senelerede Jiangsu Classic olarak düzenlenen ve bu sene adı Wuxi Classic olarak değiştirilen turnuvanın eşleşmeleri belli oldu.Bu turnuva ile ilgili haberi daha önceden vermiştik.(Habere buradan ulaşabilirsiniz.)Turnuva 3-6 Haziran tarihleri arasında Wuxi City Sports Park Stadın'da düzenlenecek.
Mark Allen, Ali Carter, Ryan Day, Marco Fu, Mark Selby, Ding Junhui, Shaun Murphy ve Stephen Hendry ile beraber katılan 4 Çinli oyuncuda Liang Wenbo, Xiao Guodong, Yu Delu ve Çin Açık'ta Ronnie O'Sullivan'ı ilk turda eleyen Tiang Pengfei oldu.
2010-2011 Resmi Takvimi Açıklandı
Sezon içerisinde geçici takvimi açıklayan World Snooker, 2010-2011 sezonunun resmi takvimini açıkladı.
Takvime göre Almanya'da düzenlenecek yeni sıralama turnuvası Şubat ayının 3-6'sı arasında düzenlenecek.Yeni takvimde geçici takvime göre değişiklik bulunmuyor.
Takvime göre Almanya'da düzenlenecek yeni sıralama turnuvası Şubat ayının 3-6'sı arasında düzenlenecek.Yeni takvimde geçici takvime göre değişiklik bulunmuyor.
TARİH TURNUVA
2010
MAYIS
28-30 Seniors World Championship qualifiers
Cue Club, Bradford
HAZIRAN
2-6 Wuxi Classic
China
18-20 Player Tour Championship 1 (PTC1)
Academy
TEMMUZ
9-11 Player Tour Championship 2 (PTC2)
Academy
18-25 6 Red Championship
Thailand
30 – 1 Aug World Player Tour Championship (WPTC1)
tbc
AĞUSTOS
3-6 Shanghai Masters Qualifiers
Academy
13-15 World Player Tour Championship (WPTC2)
tbc
21-24 World Open Qualifiers
Academy
26-29 Euro Players Tour Championship (EPTC 1)
Germany
EYLÜL
2 Premier League
6-12 Shanghai Masters
Shanghai
16 Premier League
18-26 World Open (formerly Grand Prix)
SECC, Glasgow
30 Premier League
EKİM
1-3 Euro Players Tour Championship (EPTC 2)
Europe
7 Premier League
8-10 Players Tour Championship 3 (PTC3)
Academy
14 Premier League
15-17 World Player Tour Championship 3 (WPTC3)
tbc
21 Premier League
22-24 Euro Players Tour Championship (EPTC 3)
Europe
28 Premier League
KASIM
4 Premier League
5-7 Seniors World Championship
Cedar Court Hotel, Bradford
5-7 Player Tour Championship 4 (PTC4)
Academy
11 Premier League
12-14 Euro Players Tour Championship 4 (EPTC 4)
Germany
13-20 Asian Games
Guangzhou
18 Premier League
19-21 World Player Tour Championship 4 (WPTC 4)
tbc
23-30 UK Championship qualifiers
Academy
27-28 Premier League Finals
Potters
ARALIK
4-12 UK Championship
Telford Int Centre
2011
OCAK
3-6 Championship League
9-16 The Masters
Wembley Arena
18-21 European Masters qualifiers
Academy
24-27 Championship League
28-30 Sky Shoot Out
tbc
ŞUBAT
3-6 European Masters
Berlin, Germany
8-11 Welsh Open quals
Academy
14-20 Welsh Open
Wales
22-25 China Open qualifiers
Academy
28 – 3 Mart Championship League
MART
4-15 Betfred.com World Championship qualifiers
Academy
17-20 Players Tour Championship Finals
tbc
21-24 Championship League
28 MART–3 Nisan China Open
Beijing
NISAN/MAYIS
16 NISAN – 2 MAYIS Betfred.com World Snooker Championship
Crucible Theatre, Sheffield
2010-2011 Resmi Takvimi Açıklandı
Sezon içerisinde geçici takvimi açıklayan World Snooker, 2010-2011 sezonunun resmi takvimini açıkladı.
Takvime göre Almanya'da düzenlenecek yeni sıralama turnuvası Şubat ayının 3-6'sı arasında düzenlenecek.Yeni takvimde geçici takvime göre değişiklik bulunmuyor.
Takvime göre Almanya'da düzenlenecek yeni sıralama turnuvası Şubat ayının 3-6'sı arasında düzenlenecek.Yeni takvimde geçici takvime göre değişiklik bulunmuyor.
11 Mayıs 2010 Salı
Rob Walker Röportajı
Bloğumda sizlerle bundan sonra snooker oyuncuları ve snookerın ünlü isimleriyle yaptığım ve yapacağım röportajlarımı paylaşacağım.İlk röportajımızı yaptık bile.
Kiminle?Tabi ki başlıkta olduğu gibi Rob Walker'la.
Öncelikle Rob Walker kim onunla başlayalım, belki tanımayanlar vardır.
Fotoğrafını görünce hepiniz hatırladınız eminim.Maç öncelerinde oyuncuları salona çağıran, o farklı stiliyle hepimize kendini sevdiren kişi.Rob Walker snooker dışında 2006 Dünya Kupası'nda, Londra Maratonlarında' da görev aldı.2007'den snookerda bu işi yapıyor ve biz onu oyuncuları salona çağırırken söylediği o meşhır sözü "Let's get the boys on the baize." ile tanıyoruz.Rob Walker'ın sitesine robwalkertv.com'a buradan ulaşabilirsiniz.Röportajımıza geçelim.
-Öncelikli olarak şunu sormak istiyorum.Tüm oyuncuları salona onların takma isimleriyle çağırıyorsunuz.Bu takma isimlerin bazılarını da oyunculara sizin verdiğinizi biliyoruz.Oyunculara bu takma isimleri nasıl buluyorsunuz?
Bazı takma isimler benim MC'liğe başladığım dönemden önce konulmuş.Mesela Rocket Ronnie O'Sullivan gibi.Ama bazılarında değişiklik yaptığımı söyleyebilirim.Örneğin Neil Robertson için "Melbourne Machine" deniyordu ancak ben bunu pek orjinal bulmadım.Ve bunun yerine onu artık "Thunder from down under" diyerek salona çağırmaya başladım.Takma isimlerin güzel olduğunu düşünüyorum özellikle oyuncunun yüzünde bir gülümseme bırakıyorsa.
-Geçtiğimiz Dünya Şampiyonasın'da Dennis Taylor ve Steve Davis arasında bir canlandırma maçı oynanadı.Bu harika maç hakkında neler söylemek istersiniz?
Maç inanılmaz derecede eğlenceliydi.Dennis maça komik görünümlü gözlüklerle geldi ve Steve Davis'te bir perukla.Benim için özellikle iki nedenden dolayı hafızama kazınacak bir andı.Birinci neden, 19 milyon izleyicinin izlediği bir maçı tekrar izlemiş olmaktı.Orada nasıl bir drama olduğunu tekrar anlamış olduk.İkincisi ise kariyerimde ki ilk anons hatasını yapmış olmamdı.Bildiğiniz gibi maçtan bir önceki gün Steve Davis'i, Dennis Taylor olarak salona çağırmıştım.Zor dakikalardı ama Dennis'in ismi aklıma öyle bir yerleşmişti ki bu yüzden Dennis'in ismini yayın esnasında ağzımdan kaçırıverdim.Şanslıyım ki, Steve bunu hoş karşıladı ve onunla hemen kapıda kucaklaştık.Bunların hepsi canlı yayında oldu.(O anın görüntülerine buradan ulaşabilirsiniz.)
-Barry Hearn'ü gelişiyle snookerda bir çok yeni projeler ve planlar ortaya çıktı.Hearn'ün snooker hakkında ki planları için neler düşünüyorsunuz?
Bir çok insanda olduğu gibi bende de Hearn'ün snooker hakkında ki planları büyük bir heyecan uyandırıyor.Barry'nin bu işi nasıl yapacağını bilmesi, enerjisi dikkatimi çekmişti.Hatta basın odasında yaptığımız konuşma bile heyecan vericiydi.Özellikle oyuna olan saygısı bunlardan biri.Dünya Şampiyonası gibi büyük turnuvalarda değişiklikler olmayacağını önceden söylemişti.Ancak biraz daha küçük sıralama turnuvalarında güzel dakikalar geçirmemize fırsat verecek anlar ve uyarlamalar olacağından bahsetti.15 yıl içerisinde darta neler verdiğine bakmamız yeterli.
-Eğer bu sezon bir maçı seyirci olarak izleme şansınız olsaydı, hangi maçı seçerdiniz?
Ronnie O'Sullivan ve Mark Selby arasında ki The Masters finali mükemmeldi.Masa başında harika iş çıkaran iki aktör ve Selby'nin geri dönüş konusunda ki kabiliyeti.Ronnie için maçları hep zorlaştırıyor.Ayrıca Ronnie'nin Wembley'de sürekli ortaya koyduğu harika oyun bu maçı efsaneleştirmek için yetiyor.
-Son olarak izlerken sizi eğlendiren, izlemekten zevk aldığınız bir favori oyuncunuz var mı?
Dürüst olmam gerekirse, tüm oyuncularla çalışırken eğleniyorum ve hoşlanmayacağım bir şeyler olacağına ihtimal dahi vermiyorum.Ama medya merkezinde çalışan diğer gazetecilere göre daha eğlenceli ve kolay bir işim olduğunu söyleyebilirim.Oyunculara soru sorarak vaktimi geçirmiyorum ve onların masaya gelişini daha güzel bir hale getirmeye çalışıyorum.Ortada harika derecede eğlenceli bir iş olduğu kanısındayım ve gelecek sezonu dört gözle bekliyorum.
Rob Walker'a bir kere de buradan teşekkür ediyoruz.Yeni röportajlarımızla devam edeceğiz.
Kiminle?Tabi ki başlıkta olduğu gibi Rob Walker'la.
Öncelikle Rob Walker kim onunla başlayalım, belki tanımayanlar vardır.Fotoğrafını görünce hepiniz hatırladınız eminim.Maç öncelerinde oyuncuları salona çağıran, o farklı stiliyle hepimize kendini sevdiren kişi.Rob Walker snooker dışında 2006 Dünya Kupası'nda, Londra Maratonlarında' da görev aldı.2007'den snookerda bu işi yapıyor ve biz onu oyuncuları salona çağırırken söylediği o meşhır sözü "Let's get the boys on the baize." ile tanıyoruz.Rob Walker'ın sitesine robwalkertv.com'a buradan ulaşabilirsiniz.Röportajımıza geçelim.
-Öncelikli olarak şunu sormak istiyorum.Tüm oyuncuları salona onların takma isimleriyle çağırıyorsunuz.Bu takma isimlerin bazılarını da oyunculara sizin verdiğinizi biliyoruz.Oyunculara bu takma isimleri nasıl buluyorsunuz?
Bazı takma isimler benim MC'liğe başladığım dönemden önce konulmuş.Mesela Rocket Ronnie O'Sullivan gibi.Ama bazılarında değişiklik yaptığımı söyleyebilirim.Örneğin Neil Robertson için "Melbourne Machine" deniyordu ancak ben bunu pek orjinal bulmadım.Ve bunun yerine onu artık "Thunder from down under" diyerek salona çağırmaya başladım.Takma isimlerin güzel olduğunu düşünüyorum özellikle oyuncunun yüzünde bir gülümseme bırakıyorsa.
-Geçtiğimiz Dünya Şampiyonasın'da Dennis Taylor ve Steve Davis arasında bir canlandırma maçı oynanadı.Bu harika maç hakkında neler söylemek istersiniz?
Maç inanılmaz derecede eğlenceliydi.Dennis maça komik görünümlü gözlüklerle geldi ve Steve Davis'te bir perukla.Benim için özellikle iki nedenden dolayı hafızama kazınacak bir andı.Birinci neden, 19 milyon izleyicinin izlediği bir maçı tekrar izlemiş olmaktı.Orada nasıl bir drama olduğunu tekrar anlamış olduk.İkincisi ise kariyerimde ki ilk anons hatasını yapmış olmamdı.Bildiğiniz gibi maçtan bir önceki gün Steve Davis'i, Dennis Taylor olarak salona çağırmıştım.Zor dakikalardı ama Dennis'in ismi aklıma öyle bir yerleşmişti ki bu yüzden Dennis'in ismini yayın esnasında ağzımdan kaçırıverdim.Şanslıyım ki, Steve bunu hoş karşıladı ve onunla hemen kapıda kucaklaştık.Bunların hepsi canlı yayında oldu.(O anın görüntülerine buradan ulaşabilirsiniz.)
-Barry Hearn'ü gelişiyle snookerda bir çok yeni projeler ve planlar ortaya çıktı.Hearn'ün snooker hakkında ki planları için neler düşünüyorsunuz?
Bir çok insanda olduğu gibi bende de Hearn'ün snooker hakkında ki planları büyük bir heyecan uyandırıyor.Barry'nin bu işi nasıl yapacağını bilmesi, enerjisi dikkatimi çekmişti.Hatta basın odasında yaptığımız konuşma bile heyecan vericiydi.Özellikle oyuna olan saygısı bunlardan biri.Dünya Şampiyonası gibi büyük turnuvalarda değişiklikler olmayacağını önceden söylemişti.Ancak biraz daha küçük sıralama turnuvalarında güzel dakikalar geçirmemize fırsat verecek anlar ve uyarlamalar olacağından bahsetti.15 yıl içerisinde darta neler verdiğine bakmamız yeterli.
-Eğer bu sezon bir maçı seyirci olarak izleme şansınız olsaydı, hangi maçı seçerdiniz?
Ronnie O'Sullivan ve Mark Selby arasında ki The Masters finali mükemmeldi.Masa başında harika iş çıkaran iki aktör ve Selby'nin geri dönüş konusunda ki kabiliyeti.Ronnie için maçları hep zorlaştırıyor.Ayrıca Ronnie'nin Wembley'de sürekli ortaya koyduğu harika oyun bu maçı efsaneleştirmek için yetiyor.
-Son olarak izlerken sizi eğlendiren, izlemekten zevk aldığınız bir favori oyuncunuz var mı?
Dürüst olmam gerekirse, tüm oyuncularla çalışırken eğleniyorum ve hoşlanmayacağım bir şeyler olacağına ihtimal dahi vermiyorum.Ama medya merkezinde çalışan diğer gazetecilere göre daha eğlenceli ve kolay bir işim olduğunu söyleyebilirim.Oyunculara soru sorarak vaktimi geçirmiyorum ve onların masaya gelişini daha güzel bir hale getirmeye çalışıyorum.Ortada harika derecede eğlenceli bir iş olduğu kanısındayım ve gelecek sezonu dört gözle bekliyorum.
Rob Walker'a bir kere de buradan teşekkür ediyoruz.Yeni röportajlarımızla devam edeceğiz.
Rob Walker Röportajı
Bloğumda sizlerle bundan sonra snooker oyuncuları ve snookerın ünlü isimleriyle yaptığım ve yapacağım röportajlarımı paylaşacağım.İlk röportajımızı yaptık bile.
Kiminle?Tabi ki başlıkta olduğu gibi Rob Walker'la.
Öncelikle Rob Walker kim onunla başlayalım, belki tanımayanlar vardır.
Fotoğrafını görünce hepiniz hatırladınız eminim.Maç öncelerinde oyuncuları salona çağıran, o farklı stiliyle hepimize kendini sevdiren kişi.Rob Walker snooker dışında 2006 Dünya Kupası'nda, Londra Maratonlarında' da görev aldı.2007'den snookerda bu işi yapıyor ve biz onu oyuncuları salona çağırırken söylediği o meşhır sözü "Let's get the boys on the baize." ile tanıyoruz.Rob Walker'ın sitesine robwalkertv.com'a buradan ulaşabilirsiniz.Röportajımıza geçelim.
-Öncelikli olarak şunu sormak istiyorum.Tüm oyuncuları salona onların takma isimleriyle çağırıyorsunuz.Bu takma isimlerin bazılarını da oyunculara sizin verdiğinizi biliyoruz.Oyunculara bu takma isimleri nasıl buluyorsunuz?
Bazı takma isimler benim MC'liğe başladığım dönemden önce konulmuş.Mesela Rocket Ronnie O'Sullivan gibi.Ama bazılarında değişiklik yaptığımı söyleyebilirim.Örneğin Neil Robertson için "Melbourne Machine" deniyordu ancak ben bunu pek orjinal bulmadım.Ve bunun yerine onu artık "Thunder from down under" diyerek salona çağırmaya başladım.Takma isimlerin güzel olduğunu düşünüyorum özellikle oyuncunun yüzünde bir gülümseme bırakıyorsa.
-Geçtiğimiz Dünya Şampiyonasın'da Dennis Taylor ve Steve Davis arasında bir canlandırma maçı oynanadı.Bu harika maç hakkında neler söylemek istersiniz?
Maç inanılmaz derecede eğlenceliydi.Dennis maça komik görünümlü gözlüklerle geldi ve Steve Davis'te bir perukla.Benim için özellikle iki nedenden dolayı hafızama kazınacak bir andı.Birinci neden, 19 milyon izleyicinin izlediği bir maçı tekrar izlemiş olmaktı.Orada nasıl bir drama olduğunu tekrar anlamış olduk.İkincisi ise kariyerimde ki ilk anons hatasını yapmış olmamdı.Bildiğiniz gibi maçtan bir önceki gün Steve Davis'i, Dennis Taylor olarak salona çağırmıştım.Zor dakikalardı ama Dennis'in ismi aklıma öyle bir yerleşmişti ki bu yüzden Dennis'in ismini yayın esnasında ağzımdan kaçırıverdim.Şanslıyım ki, Steve bunu hoş karşıladı ve onunla hemen kapıda kucaklaştık.Bunların hepsi canlı yayında oldu.(O anın görüntülerine buradan ulaşabilirsiniz.)
-Barry Hearn'ü gelişiyle snookerda bir çok yeni projeler ve planlar ortaya çıktı.Hearn'ün snooker hakkında ki planları için neler düşünüyorsunuz?
Bir çok insanda olduğu gibi bende de Hearn'ün snooker hakkında ki planları büyük bir heyecan uyandırıyor.Barry'nin bu işi nasıl yapacağını bilmesi, enerjisi dikkatimi çekmişti.Hatta basın odasında yaptığımız konuşma bile heyecan vericiydi.Özellikle oyuna olan saygısı bunlardan biri.Dünya Şampiyonası gibi büyük turnuvalarda değişiklikler olmayacağını önceden söylemişti.Ancak biraz daha küçük sıralama turnuvalarında güzel dakikalar geçirmemize fırsat verecek anlar ve uyarlamalar olacağından bahsetti.15 yıl içerisinde darta neler verdiğine bakmamız yeterli.
-Eğer bu sezon bir maçı seyirci olarak izleme şansınız olsaydı, hangi maçı seçerdiniz?
Ronnie O'Sullivan ve Mark Selby arasında ki The Masters finali mükemmeldi.Masa başında harika iş çıkaran iki aktör ve Selby'nin geri dönüş konusunda ki kabiliyeti.Ronnie için maçları hep zorlaştırıyor.Ayrıca Ronnie'nin Wembley'de sürekli ortaya koyduğu harika oyun bu maçı efsaneleştirmek için yetiyor.
-Son olarak izlerken sizi eğlendiren, izlemekten zevk aldığınız bir favori oyuncunuz var mı?
Dürüst olmam gerekirse, tüm oyuncularla çalışırken eğleniyorum ve hoşlanmayacağım bir şeyler olacağına ihtimal dahi vermiyorum.Ama medya merkezinde çalışan diğer gazetecilere göre daha eğlenceli ve kolay bir işim olduğunu söyleyebilirim.Oyunculara soru sorarak vaktimi geçirmiyorum ve onların masaya gelişini daha güzel bir hale getirmeye çalışıyorum.Ortada harika derecede eğlenceli bir iş olduğu kanısındayım ve gelecek sezonu dört gözle bekliyorum.
Rob Walker'a bir kere de buradan teşekkür ediyoruz.Yeni röportajlarımızla devam edeceğiz.
Kiminle?Tabi ki başlıkta olduğu gibi Rob Walker'la.
Öncelikle Rob Walker kim onunla başlayalım, belki tanımayanlar vardır.Fotoğrafını görünce hepiniz hatırladınız eminim.Maç öncelerinde oyuncuları salona çağıran, o farklı stiliyle hepimize kendini sevdiren kişi.Rob Walker snooker dışında 2006 Dünya Kupası'nda, Londra Maratonlarında' da görev aldı.2007'den snookerda bu işi yapıyor ve biz onu oyuncuları salona çağırırken söylediği o meşhır sözü "Let's get the boys on the baize." ile tanıyoruz.Rob Walker'ın sitesine robwalkertv.com'a buradan ulaşabilirsiniz.Röportajımıza geçelim.
-Öncelikli olarak şunu sormak istiyorum.Tüm oyuncuları salona onların takma isimleriyle çağırıyorsunuz.Bu takma isimlerin bazılarını da oyunculara sizin verdiğinizi biliyoruz.Oyunculara bu takma isimleri nasıl buluyorsunuz?
Bazı takma isimler benim MC'liğe başladığım dönemden önce konulmuş.Mesela Rocket Ronnie O'Sullivan gibi.Ama bazılarında değişiklik yaptığımı söyleyebilirim.Örneğin Neil Robertson için "Melbourne Machine" deniyordu ancak ben bunu pek orjinal bulmadım.Ve bunun yerine onu artık "Thunder from down under" diyerek salona çağırmaya başladım.Takma isimlerin güzel olduğunu düşünüyorum özellikle oyuncunun yüzünde bir gülümseme bırakıyorsa.
-Geçtiğimiz Dünya Şampiyonasın'da Dennis Taylor ve Steve Davis arasında bir canlandırma maçı oynanadı.Bu harika maç hakkında neler söylemek istersiniz?
Maç inanılmaz derecede eğlenceliydi.Dennis maça komik görünümlü gözlüklerle geldi ve Steve Davis'te bir perukla.Benim için özellikle iki nedenden dolayı hafızama kazınacak bir andı.Birinci neden, 19 milyon izleyicinin izlediği bir maçı tekrar izlemiş olmaktı.Orada nasıl bir drama olduğunu tekrar anlamış olduk.İkincisi ise kariyerimde ki ilk anons hatasını yapmış olmamdı.Bildiğiniz gibi maçtan bir önceki gün Steve Davis'i, Dennis Taylor olarak salona çağırmıştım.Zor dakikalardı ama Dennis'in ismi aklıma öyle bir yerleşmişti ki bu yüzden Dennis'in ismini yayın esnasında ağzımdan kaçırıverdim.Şanslıyım ki, Steve bunu hoş karşıladı ve onunla hemen kapıda kucaklaştık.Bunların hepsi canlı yayında oldu.(O anın görüntülerine buradan ulaşabilirsiniz.)
-Barry Hearn'ü gelişiyle snookerda bir çok yeni projeler ve planlar ortaya çıktı.Hearn'ün snooker hakkında ki planları için neler düşünüyorsunuz?
Bir çok insanda olduğu gibi bende de Hearn'ün snooker hakkında ki planları büyük bir heyecan uyandırıyor.Barry'nin bu işi nasıl yapacağını bilmesi, enerjisi dikkatimi çekmişti.Hatta basın odasında yaptığımız konuşma bile heyecan vericiydi.Özellikle oyuna olan saygısı bunlardan biri.Dünya Şampiyonası gibi büyük turnuvalarda değişiklikler olmayacağını önceden söylemişti.Ancak biraz daha küçük sıralama turnuvalarında güzel dakikalar geçirmemize fırsat verecek anlar ve uyarlamalar olacağından bahsetti.15 yıl içerisinde darta neler verdiğine bakmamız yeterli.
-Eğer bu sezon bir maçı seyirci olarak izleme şansınız olsaydı, hangi maçı seçerdiniz?
Ronnie O'Sullivan ve Mark Selby arasında ki The Masters finali mükemmeldi.Masa başında harika iş çıkaran iki aktör ve Selby'nin geri dönüş konusunda ki kabiliyeti.Ronnie için maçları hep zorlaştırıyor.Ayrıca Ronnie'nin Wembley'de sürekli ortaya koyduğu harika oyun bu maçı efsaneleştirmek için yetiyor.
-Son olarak izlerken sizi eğlendiren, izlemekten zevk aldığınız bir favori oyuncunuz var mı?
Dürüst olmam gerekirse, tüm oyuncularla çalışırken eğleniyorum ve hoşlanmayacağım bir şeyler olacağına ihtimal dahi vermiyorum.Ama medya merkezinde çalışan diğer gazetecilere göre daha eğlenceli ve kolay bir işim olduğunu söyleyebilirim.Oyunculara soru sorarak vaktimi geçirmiyorum ve onların masaya gelişini daha güzel bir hale getirmeye çalışıyorum.Ortada harika derecede eğlenceli bir iş olduğu kanısındayım ve gelecek sezonu dört gözle bekliyorum.
Rob Walker'a bir kere de buradan teşekkür ediyoruz.Yeni röportajlarımızla devam edeceğiz.
9 Mayıs 2010 Pazar
Higgins "Adımı Temize Çıkarağım"
Son zamanların en çok konuşulan olaylarıyla ilgili olarak Higgins'ten yeni bir açıklama geldi.
İskoç oyuncu maruz kaldığı suçlamalarla ilgili olarak yine "Tamamen masumum." dedi.İşte Higgins'in açıklamaları;
"Medya tarafından maçlarlarda skora etki edecek olaylar ve maç sonuçlarına bahis oynamakla suçlandım.Bu iki iddaa için şunu diyorum 'Tamamen masumum.' ve adımı temize çıkaracağım.
Geçen hafta her türlü durumu yaşadım ve tecrübe ettim.Umutsuzluk, hayal kırıklığı, öfke, ihanet.Snooker benim hayatım ve bana çok iyi geliyor.Snooker ile geçirdiğim yılların çok iyi olduğunu düşünüyorum.Yine söylüyorum, 18 yıllık kariyerimde ne bilerek bir pot kaçırdım ne de bilerek bir frame kaybetmeyi düşündüm.
Snookerın büyüsünü kasabalara, şehirlere, ülkere yaymak istiyordum.Sadece televizyon başından snookerı izlemiş olanlara bu hissi yaşatmak istiyordum.Kendimi bu konuda bir elçi gibi görmek istiyordum.Geçen hafta olanlara rağmen, hala kalbimin derinliklerinde birşeyler var."
Higgins "Adımı Temize Çıkarağım"
Son zamanların en çok konuşulan olaylarıyla ilgili olarak Higgins'ten yeni bir açıklama geldi.
İskoç oyuncu maruz kaldığı suçlamalarla ilgili olarak yine "Tamamen masumum." dedi.İşte Higgins'in açıklamaları;
"Medya tarafından maçlarlarda skora etki edecek olaylar ve maç sonuçlarına bahis oynamakla suçlandım.Bu iki iddaa için şunu diyorum 'Tamamen masumum.' ve adımı temize çıkaracağım.
Geçen hafta her türlü durumu yaşadım ve tecrübe ettim.Umutsuzluk, hayal kırıklığı, öfke, ihanet.Snooker benim hayatım ve bana çok iyi geliyor.Snooker ile geçirdiğim yılların çok iyi olduğunu düşünüyorum.Yine söylüyorum, 18 yıllık kariyerimde ne bilerek bir pot kaçırdım ne de bilerek bir frame kaybetmeyi düşündüm.
Snookerın büyüsünü kasabalara, şehirlere, ülkere yaymak istiyordum.Sadece televizyon başından snookerı izlemiş olanlara bu hissi yaşatmak istiyordum.Kendimi bu konuda bir elçi gibi görmek istiyordum.Geçen hafta olanlara rağmen, hala kalbimin derinliklerinde birşeyler var."
Ve Bir Video Daha
Geçen haftaki olayın etkisi hala soğumamışken, dün ortaya düşen Higgins'in kendi kaybetmesi üzerine bahis oynaması olayını insanlara duyuran News of the World yeni bir vidyo daha yayınladı.
Vidyoda sadece Pat Mooney görüntülenirken, Mooney'in ileride ki World Series'ler de potansiyel olarak hedef gördüğü oyuncularda ağzından çıkıyor.Mark Selby ve Graeme Dott isimlerini de telafuz eden Mooney'in bu görüntüleri ortalığı iyice karıştıracak cinsten.(Vidyoya buradan ulaşabilirsiniz.)
Bu iki oyuncunun olan bitenden haberlerinin olmadığını hepimiz biliyoruz.Zaten Mark'ın bloğunda ki yazıları da bunu gösteriyor.Burada en dikkat çekici nokta ise Pat Mooney'in üzerine giydiği kıyafet.İlk vidyoda üzerinde farklı bir elbise bulunan Pat Mooney'in burada giydiği kıyafetin farklı olması biden çok görüşme yapılmış olabileceği ihtimalini de ortaya çıkarmış oldu.
Görüntülerde maçların skorunun 5-3 olması üzerine konuşmalar dönerken karşı taraf bunun diğer oyuncuya da bağlı olacağını söylüyor.Mooney ise televizyon yayın akışı için oyunculara 5-3 skorunun uygun olacağını söylüyor.Bakalım daha neler olmaya devam edecek.
Vidyoda sadece Pat Mooney görüntülenirken, Mooney'in ileride ki World Series'ler de potansiyel olarak hedef gördüğü oyuncularda ağzından çıkıyor.Mark Selby ve Graeme Dott isimlerini de telafuz eden Mooney'in bu görüntüleri ortalığı iyice karıştıracak cinsten.(Vidyoya buradan ulaşabilirsiniz.)
Bu iki oyuncunun olan bitenden haberlerinin olmadığını hepimiz biliyoruz.Zaten Mark'ın bloğunda ki yazıları da bunu gösteriyor.Burada en dikkat çekici nokta ise Pat Mooney'in üzerine giydiği kıyafet.İlk vidyoda üzerinde farklı bir elbise bulunan Pat Mooney'in burada giydiği kıyafetin farklı olması biden çok görüşme yapılmış olabileceği ihtimalini de ortaya çıkarmış oldu.
Görüntülerde maçların skorunun 5-3 olması üzerine konuşmalar dönerken karşı taraf bunun diğer oyuncuya da bağlı olacağını söylüyor.Mooney ise televizyon yayın akışı için oyunculara 5-3 skorunun uygun olacağını söylüyor.Bakalım daha neler olmaya devam edecek.
Ve Bir Video Daha
Geçen haftaki olayın etkisi hala soğumamışken, dün ortaya düşen Higgins'in kendi kaybetmesi üzerine bahis oynaması olayını insanlara duyuran News of the World yeni bir vidyo daha yayınladı.
Vidyoda sadece Pat Mooney görüntülenirken, Mooney'in ileride ki World Series'ler de potansiyel olarak hedef gördüğü oyuncularda ağzından çıkıyor.Mark Selby ve Graeme Dott isimlerini de telafuz eden Mooney'in bu görüntüleri ortalığı iyice karıştıracak cinsten.(Vidyoya buradan ulaşabilirsiniz.)
Bu iki oyuncunun olan bitenden haberlerinin olmadığını hepimiz biliyoruz.Zaten Mark'ın bloğunda ki yazıları da bunu gösteriyor.Burada en dikkat çekici nokta ise Pat Mooney'in üzerine giydiği kıyafet.İlk vidyoda üzerinde farklı bir elbise bulunan Pat Mooney'in burada giydiği kıyafetin farklı olması biden çok görüşme yapılmış olabileceği ihtimalini de ortaya çıkarmış oldu.
Görüntülerde maçların skorunun 5-3 olması üzerine konuşmalar dönerken karşı taraf bunun diğer oyuncuya da bağlı olacağını söylüyor.Mooney ise televizyon yayın akışı için oyunculara 5-3 skorunun uygun olacağını söylüyor.Bakalım daha neler olmaya devam edecek.
Vidyoda sadece Pat Mooney görüntülenirken, Mooney'in ileride ki World Series'ler de potansiyel olarak hedef gördüğü oyuncularda ağzından çıkıyor.Mark Selby ve Graeme Dott isimlerini de telafuz eden Mooney'in bu görüntüleri ortalığı iyice karıştıracak cinsten.(Vidyoya buradan ulaşabilirsiniz.)
Bu iki oyuncunun olan bitenden haberlerinin olmadığını hepimiz biliyoruz.Zaten Mark'ın bloğunda ki yazıları da bunu gösteriyor.Burada en dikkat çekici nokta ise Pat Mooney'in üzerine giydiği kıyafet.İlk vidyoda üzerinde farklı bir elbise bulunan Pat Mooney'in burada giydiği kıyafetin farklı olması biden çok görüşme yapılmış olabileceği ihtimalini de ortaya çıkarmış oldu.
Görüntülerde maçların skorunun 5-3 olması üzerine konuşmalar dönerken karşı taraf bunun diğer oyuncuya da bağlı olacağını söylüyor.Mooney ise televizyon yayın akışı için oyunculara 5-3 skorunun uygun olacağını söylüyor.Bakalım daha neler olmaya devam edecek.
Suçlamalar Devam Ediyor
Hatırlayacaksınız ki snooker dünyasına geçen hafta News of the World gazetesinin ortaya attığı vidyolar damga vurmuştu.Bir çok kişiyi üzüp şaşkına çeviren vidyo da John Higgins 261 bin £ karşılığında frame kaybetme üzerine bir takım kişilerle anlaşıyordu.
Daha bunun etkisi soğumadan News of the World yeni bir iddaa daha ortaya attı ki, şaşılacak türden.İddaya göre John Higgins geçen sene oynanan Dünya Şampiyonası finalinde kendisinin Shaun Muprhy'e kaybetmesi yönünde bahis oynadı.(Gazetenin haber için ayırdığı sayfa görüntüsüne buradan ulaşabilirsiniz.)
Ancak gazetenin iddaası ciddi olsa bile geçen hafta ortaya çıkanlar gibi büyük sükse yaratacak cinsten değil gibi.Bir oyuncunun kendine bahis oynaması doğal gibi görünüyor.Zaten maçın sonucunda da kaybeden taraf Higgins değildi.Şimdilik WPBSA'in bu konuda bir açıklama yapmasını bekleyeceğiz.Bakalım neler olup bitecek.
Daha bunun etkisi soğumadan News of the World yeni bir iddaa daha ortaya attı ki, şaşılacak türden.İddaya göre John Higgins geçen sene oynanan Dünya Şampiyonası finalinde kendisinin Shaun Muprhy'e kaybetmesi yönünde bahis oynadı.(Gazetenin haber için ayırdığı sayfa görüntüsüne buradan ulaşabilirsiniz.)
Ancak gazetenin iddaası ciddi olsa bile geçen hafta ortaya çıkanlar gibi büyük sükse yaratacak cinsten değil gibi.Bir oyuncunun kendine bahis oynaması doğal gibi görünüyor.Zaten maçın sonucunda da kaybeden taraf Higgins değildi.Şimdilik WPBSA'in bu konuda bir açıklama yapmasını bekleyeceğiz.Bakalım neler olup bitecek.
Suçlamalar Devam Ediyor
Hatırlayacaksınız ki snooker dünyasına geçen hafta News of the World gazetesinin ortaya attığı vidyolar damga vurmuştu.Bir çok kişiyi üzüp şaşkına çeviren vidyo da John Higgins 261 bin £ karşılığında frame kaybetme üzerine bir takım kişilerle anlaşıyordu.
Daha bunun etkisi soğumadan News of the World yeni bir iddaa daha ortaya attı ki, şaşılacak türden.İddaya göre John Higgins geçen sene oynanan Dünya Şampiyonası finalinde kendisinin Shaun Muprhy'e kaybetmesi yönünde bahis oynadı.(Gazetenin haber için ayırdığı sayfa görüntüsüne buradan ulaşabilirsiniz.)
Ancak gazetenin iddaası ciddi olsa bile geçen hafta ortaya çıkanlar gibi büyük sükse yaratacak cinsten değil gibi.Bir oyuncunun kendine bahis oynaması doğal gibi görünüyor.Zaten maçın sonucunda da kaybeden taraf Higgins değildi.Şimdilik WPBSA'in bu konuda bir açıklama yapmasını bekleyeceğiz.Bakalım neler olup bitecek.
Daha bunun etkisi soğumadan News of the World yeni bir iddaa daha ortaya attı ki, şaşılacak türden.İddaya göre John Higgins geçen sene oynanan Dünya Şampiyonası finalinde kendisinin Shaun Muprhy'e kaybetmesi yönünde bahis oynadı.(Gazetenin haber için ayırdığı sayfa görüntüsüne buradan ulaşabilirsiniz.)
Ancak gazetenin iddaası ciddi olsa bile geçen hafta ortaya çıkanlar gibi büyük sükse yaratacak cinsten değil gibi.Bir oyuncunun kendine bahis oynaması doğal gibi görünüyor.Zaten maçın sonucunda da kaybeden taraf Higgins değildi.Şimdilik WPBSA'in bu konuda bir açıklama yapmasını bekleyeceğiz.Bakalım neler olup bitecek.
8 Mayıs 2010 Cumartesi
Hearn Bu İşi Yapar
Eurosport'un blogcularından Mark Selby yazmış birşeyler.Biz de çevirelim;
Snooker iyi bir hafta geçirmedi.Sebebi ise John Higgins ile ilgili ortay açıkan para karşılığında frame kaybetme olayı.
Gazetelerin vidyo görüntülerini paylaşmasından sonra gerçekten büyük bir hayal kırıklığına uğradım.Onunla gerçekten iyi bir dostluğumuz vardı ve olaylar açıklığa kavuştuktan sonra bu dostluğumuzun süreceğine eminim.
Olaylar açıklığa kavuşana kadar bu konu hakkında pek konuşmayacağım ve herkesin de böyle yapacağını düşünüyorum.Ancak itiraf etmeliyim ki olanlar John için hiç iyi değil.
Çarşamba günü biz bir kaç oyuncu Barry Hearn ile Sheffield'da bir toplantı yaptık ve Hearn bize snooker ile ilgili planlarını açıkladı.Son zamanlarda olan bitenin de oyun için iyi bir şey olmadığı konusunda hemfikirdik.Dışarıda olan insanlar herkes gibi haberleri gazetelerden görecekler ve belki de oyun hakkında olumsuz görüşler doğacak.
Samimi bir biçimde inanıyorum ki Barry Hearn snookerı kendine getirebilecek bir kişi.Snookerın umut verici bir geleceği olduğunu düşünüyorum.Bunun için dartta neler olup bittiğine bakmanız yeterli.7-8 sene öncesinde dart doğru dürüst kimse tarafından bilinmezken şimdi televizyondan en çok izlenen sporlar arasına girmeyi başardı.
Hearn'ün önerileri umut verici şeyler ve diğer oyunculardan bu önerilerden etkileniyor.Kendisi oluşacak sorunlarla başa çıkabilecek bir kişi ve herşeyi fırtına sonrasında düzenli bir yola koyabilecek nitelikte.
Dünya Şampiyonasın'da ki performansıma göz atacak olursak, biraz hayal kırıklığım var diyebilirim.Çünkü Sheffield'a turnuvayı kazanmak için gelmiştim.Turnuvada büyük isimlerin erken bir şekilde elendiğini gördük.
Yarı finalde Dott harika bir oyun oynadı, sürekli geriden gelip farkı kapatabileceğimi düşünüyordum ama o buna izin vermedi.Ronnie ile yaptığım çeyrek final maçı oldukça geç sona erdi ve bu yorgunluğumun Dott ile olan maçımın ilk seansına yansıyacağını biliyordum.Ama ikinci ve üçüncü seansta iyi oynadım, bahaneler üretmek istemiyorum, Dott galibiyeti hak etti.
Çok yorucu bir dünya şampiyonası geçirdim.Ancak bazı oyuncular çeyrek final maçlarından sonra 1-2 gün fazladan dinlenme şansı buldu.Bazılarıda sürekli maç oynayarak geçirdiler.
Sezon sona erdi, kız arkadaşım ve onun ailesiyle beraber tatile İspanya'ya gidiyoruz.İki hafta tatil yapacağız.
Geri dönüp bu sezonun tamamı için kendime 10 üzerinden puan vermem gerekirse 7 ya da 8 puan verebilirim.Belki çok iyi performans göstermedim ama oyunumdan memnunum.The Masters'i kazandım ve Galler Açık'ta yarı final oynadım.
Çin'de iyi oynadığımı düşünüyorum ama çok iyi oynayan bir Ding'e denk geldim.Bundan sonrasında kendimi tamamen Dünya Şampiyonasın'a verdim.
Haziranda Jiangsu Classic(Wuxi Classic) için geri döneceğim ve temmuz ayında da Tayland'da düzenlenecek 6 kırmızı turnuvasına katılacağım.
Tüm bunlardan sonrada antremanlara başlayacağım ve yeni umutlarla 2010-2011 sezonunu bekleyeceğim.
Kaynak
Hearn Bu İşi Yapar
Eurosport'un blogcularından Mark Selby yazmış birşeyler.Biz de çevirelim;
Snooker iyi bir hafta geçirmedi.Sebebi ise John Higgins ile ilgili ortay açıkan para karşılığında frame kaybetme olayı.
Gazetelerin vidyo görüntülerini paylaşmasından sonra gerçekten büyük bir hayal kırıklığına uğradım.Onunla gerçekten iyi bir dostluğumuz vardı ve olaylar açıklığa kavuştuktan sonra bu dostluğumuzun süreceğine eminim.
Olaylar açıklığa kavuşana kadar bu konu hakkında pek konuşmayacağım ve herkesin de böyle yapacağını düşünüyorum.Ancak itiraf etmeliyim ki olanlar John için hiç iyi değil.
Dott, Mooney ile Yollarını Ayırdı
Pat Mooney'in menajerliğini yaptığı oyunculardan olan Graeme Dott, geçtiğimiz hafta Mooney'in adı karıştığı olaydan ötürü aralarında ki sözleşmenin sona erdiğini duyurdu.
Eski dünya şampiyonlarından olan Dott konyla ilgili olarak şu yorumu yayınladı.
"Geçtiğimiz hafta basında çıkan ve Pat Mooney'in de adının geçtiği olaylardan ötürü, Pat Mooney ve FSTC Menajerlik şirketi ile aramızda olan anlaşma kati olarak sona ermiştir."
Pat Mooney bu olaydan sonra WPBSA'de ki görevinden istifa etmiş, Barry Hearn'de Mooney için "Snookerın onunla artık bir geleceği yok." demişti.Bu olayla da Mooney'e yeni bir darbe daha inmiş oldu.
Eski dünya şampiyonlarından olan Dott konyla ilgili olarak şu yorumu yayınladı.
"Geçtiğimiz hafta basında çıkan ve Pat Mooney'in de adının geçtiği olaylardan ötürü, Pat Mooney ve FSTC Menajerlik şirketi ile aramızda olan anlaşma kati olarak sona ermiştir."
Pat Mooney bu olaydan sonra WPBSA'de ki görevinden istifa etmiş, Barry Hearn'de Mooney için "Snookerın onunla artık bir geleceği yok." demişti.Bu olayla da Mooney'e yeni bir darbe daha inmiş oldu.
Dott, Mooney ile Yollarını Ayırdı
Pat Mooney'in menajerliğini yaptığı oyunculardan olan Graeme Dott, geçtiğimiz hafta Mooney'in adı karıştığı olaydan ötürü aralarında ki sözleşmenin sona erdiğini duyurdu.
Eski dünya şampiyonlarından olan Dott konyla ilgili olarak şu yorumu yayınladı.
"Geçtiğimiz hafta basında çıkan ve Pat Mooney'in de adının geçtiği olaylardan ötürü, Pat Mooney ve FSTC Menajerlik şirketi ile aramızda olan anlaşma kati olarak sona ermiştir."
Pat Mooney bu olaydan sonra WPBSA'de ki görevinden istifa etmiş, Barry Hearn'de Mooney için "Snookerın onunla artık bir geleceği yok." demişti.Bu olayla da Mooney'e yeni bir darbe daha inmiş oldu.
Eski dünya şampiyonlarından olan Dott konyla ilgili olarak şu yorumu yayınladı.
"Geçtiğimiz hafta basında çıkan ve Pat Mooney'in de adının geçtiği olaylardan ötürü, Pat Mooney ve FSTC Menajerlik şirketi ile aramızda olan anlaşma kati olarak sona ermiştir."
Pat Mooney bu olaydan sonra WPBSA'de ki görevinden istifa etmiş, Barry Hearn'de Mooney için "Snookerın onunla artık bir geleceği yok." demişti.Bu olayla da Mooney'e yeni bir darbe daha inmiş oldu.
6 Mayıs 2010 Perşembe
Barry Hearn'e Destek
Snookerın geleceği,Barry Hearn'ün planları hakkında konuşmak ve fikir alışverişinde bulunmak üzere yapılan toplantıdan Barry Hearn'e büyük ölçüde destek çıktı.
Graeme Dott,Mark Selby,Peter Ebdon,Mark Williams,Shaun Murphy,Steve Davis ve Ken Doherty'nin katıldığı toplantıda oyuncular gündemde ki konular hakkında görüş alışverişinde bulundular.
Barry Hearn oyuncuların çoğu ile aynı görüşte olduklarını sadece bazı oyuncular ile anlaşılamayan bir kaç nokta olduğuna değindi.Sıkıntı çıkan en önemli konu ise Barry Hearn'ün WPBSA'in %51'lik ticari hisselerine sahip olması konusuydu.Bu konuda ki en önemli itiraz Peter Ebdon'dan geldi.Peter Ebdon "Madem ki oyuna bu kadar para kazandıracak o zaman bunu tamamen spor için kullanacağına dair bir anlaşma yapılmalı." dedi ve "Oyuncular şunu anlamalı,bu bir yıllık,iki yıllık ya da on yıllık birşey değil.Bu sonsuza kadar devam edecek." sözleriyle de bu konuda ki endişelerini bildirdi.
En başından beri Barry Hearn'e ve planlarına destek veren Mark Selby ise "Bir seçim yapmak zorunda değiliz, bunun için Barry Hearn'ün dartı nereden nereye getirdiğine bakmak yeterli.Aynı şeyleri snooker için de yapabilir." dedi ve desteğini sürdürdü.
Altı kere dünya şampiyonluğu yaşamış efsane oyuncu Steve Davis ise "Toplantıda, oyuncuların endişeleri konusunda bir çok şeyin açıklığa kavuştuğunu düşünüyorum." diyerek oylama da Hearn'e destek vereceğini belirtti.Oylamanın ise önümüzde ki haziran ayı ortalarında yapılması bekleniyor.
Graeme Dott,Mark Selby,Peter Ebdon,Mark Williams,Shaun Murphy,Steve Davis ve Ken Doherty'nin katıldığı toplantıda oyuncular gündemde ki konular hakkında görüş alışverişinde bulundular.
Barry Hearn oyuncuların çoğu ile aynı görüşte olduklarını sadece bazı oyuncular ile anlaşılamayan bir kaç nokta olduğuna değindi.Sıkıntı çıkan en önemli konu ise Barry Hearn'ün WPBSA'in %51'lik ticari hisselerine sahip olması konusuydu.Bu konuda ki en önemli itiraz Peter Ebdon'dan geldi.Peter Ebdon "Madem ki oyuna bu kadar para kazandıracak o zaman bunu tamamen spor için kullanacağına dair bir anlaşma yapılmalı." dedi ve "Oyuncular şunu anlamalı,bu bir yıllık,iki yıllık ya da on yıllık birşey değil.Bu sonsuza kadar devam edecek." sözleriyle de bu konuda ki endişelerini bildirdi.
En başından beri Barry Hearn'e ve planlarına destek veren Mark Selby ise "Bir seçim yapmak zorunda değiliz, bunun için Barry Hearn'ün dartı nereden nereye getirdiğine bakmak yeterli.Aynı şeyleri snooker için de yapabilir." dedi ve desteğini sürdürdü.
Altı kere dünya şampiyonluğu yaşamış efsane oyuncu Steve Davis ise "Toplantıda, oyuncuların endişeleri konusunda bir çok şeyin açıklığa kavuştuğunu düşünüyorum." diyerek oylama da Hearn'e destek vereceğini belirtti.Oylamanın ise önümüzde ki haziran ayı ortalarında yapılması bekleniyor.
Barry Hearn'e Destek
Snookerın geleceği,Barry Hearn'ün planları hakkında konuşmak ve fikir alışverişinde bulunmak üzere yapılan toplantıdan Barry Hearn'e büyük ölçüde destek çıktı.
Graeme Dott,Mark Selby,Peter Ebdon,Mark Williams,Shaun Murphy,Steve Davis ve Ken Doherty'nin katıldığı toplantıda oyuncular gündemde ki konular hakkında görüş alışverişinde bulundular.
Barry Hearn oyuncuların çoğu ile aynı görüşte olduklarını sadece bazı oyuncular ile anlaşılamayan bir kaç nokta olduğuna değindi.Sıkıntı çıkan en önemli konu ise Barry Hearn'ün WPBSA'in %51'lik ticari hisselerine sahip olması konusuydu.Bu konuda ki en önemli itiraz Peter Ebdon'dan geldi.Peter Ebdon "Madem ki oyuna bu kadar para kazandıracak o zaman bunu tamamen spor için kullanacağına dair bir anlaşma yapılmalı." dedi ve "Oyuncular şunu anlamalı,bu bir yıllık,iki yıllık ya da on yıllık birşey değil.Bu sonsuza kadar devam edecek." sözleriyle de bu konuda ki endişelerini bildirdi.
En başından beri Barry Hearn'e ve planlarına destek veren Mark Selby ise "Bir seçim yapmak zorunda değiliz, bunun için Barry Hearn'ün dartı nereden nereye getirdiğine bakmak yeterli.Aynı şeyleri snooker için de yapabilir." dedi ve desteğini sürdürdü.
Altı kere dünya şampiyonluğu yaşamış efsane oyuncu Steve Davis ise "Toplantıda, oyuncuların endişeleri konusunda bir çok şeyin açıklığa kavuştuğunu düşünüyorum." diyerek oylama da Hearn'e destek vereceğini belirtti.Oylamanın ise önümüzde ki haziran ayı ortalarında yapılması bekleniyor.
Graeme Dott,Mark Selby,Peter Ebdon,Mark Williams,Shaun Murphy,Steve Davis ve Ken Doherty'nin katıldığı toplantıda oyuncular gündemde ki konular hakkında görüş alışverişinde bulundular.
Barry Hearn oyuncuların çoğu ile aynı görüşte olduklarını sadece bazı oyuncular ile anlaşılamayan bir kaç nokta olduğuna değindi.Sıkıntı çıkan en önemli konu ise Barry Hearn'ün WPBSA'in %51'lik ticari hisselerine sahip olması konusuydu.Bu konuda ki en önemli itiraz Peter Ebdon'dan geldi.Peter Ebdon "Madem ki oyuna bu kadar para kazandıracak o zaman bunu tamamen spor için kullanacağına dair bir anlaşma yapılmalı." dedi ve "Oyuncular şunu anlamalı,bu bir yıllık,iki yıllık ya da on yıllık birşey değil.Bu sonsuza kadar devam edecek." sözleriyle de bu konuda ki endişelerini bildirdi.
En başından beri Barry Hearn'e ve planlarına destek veren Mark Selby ise "Bir seçim yapmak zorunda değiliz, bunun için Barry Hearn'ün dartı nereden nereye getirdiğine bakmak yeterli.Aynı şeyleri snooker için de yapabilir." dedi ve desteğini sürdürdü.
Altı kere dünya şampiyonluğu yaşamış efsane oyuncu Steve Davis ise "Toplantıda, oyuncuların endişeleri konusunda bir çok şeyin açıklığa kavuştuğunu düşünüyorum." diyerek oylama da Hearn'e destek vereceğini belirtti.Oylamanın ise önümüzde ki haziran ayı ortalarında yapılması bekleniyor.
"The Cat" Tony Meo
Dünden bugüne yazısının bugün ki misafiri Tony Meo.Gelin beraber geçmişe göz atalım;
Tony Meo 1959 Londra doğumlu oyuncu.1979-1997 yılları arasında sürdürdüğü profesyonel kariyerinde gördüğü en yüksek sıralama onunculuk.Kariyerinde Uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğu, Avusturalya Masters şampiyonluğu(1981, 1985), Dünya ikililer şampiyonluğu(1982, 1983, 1985, 1986) gibi zaferler bulunmakta.
Tony Meo 17 yaşında 147 yaparak en genç maksimum seri gerçekleştiren oyuncuydu.Ta ki rekor Ronnie tarafından kırılıncaya dek.Jimmy White ile okul arkadaşı olduğu dönemlerde ikili yakında bulunan snooker klübünde beraber maçlar yapıyorlardı.
İtalyan bir ailenin çocuğu olan Tony Meo,profesyonel olmadan bir yıl öncesinden uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğunu kazandı.Ancak arkadaşı Jimmy White'ın parlak kariyeri sanki onu biraz gölgede bırakıyordu.
Oyuncunun kariyerinin en parlak dönemleri 1989 yılıydı.British Open'da zafere ulaştıktan sonra, The Crucible'da bu seferde yarı finale ulaşmayı başardı.Yarı finale giderken Joe Johnson,Eddie Charlton ve Dean Reynolds'ı deviren oyuncu yarı finalde John Parrot'a takıldı.
Kariyerinin en etkileyici anını ise 1989 yılında kazandığı Brithis Open şampiyonluğu oldu.Bahis şirketlerinin 1'e 200 verdiği oyuncu Mark Bennett, Colin Roscoe, Stephen Hendry, Peter Francisco, Mike Hallett ve Dean Reynolds'ı mağlup ederek zafere ulaşmıştı.
Ayrıca oyuncu 1986 yılında Barry Hearn yönetiminde "Snooker Loopy" isimli komik müzik eserini seslendiren oyuncular arasında da yer aldı.Oyuncuların arasında Steve Davis, Dennis Taylor, Willie Thorne, Terry Griffiths'de yer alıyordu.
Tony Meo 1997 yılında emekli olduktan sonra bir saat ve mücevherat dükkanı açtı.Oyuncu özellikle kendisini tekrardan snookera döndürecek turnuvalara girmekten kaçındı ve bundan dolayı da snookera olan ilgisi önemli ölçüde azaldı.
Eurosport'dan çeviridir.
Tony Meo 1959 Londra doğumlu oyuncu.1979-1997 yılları arasında sürdürdüğü profesyonel kariyerinde gördüğü en yüksek sıralama onunculuk.Kariyerinde Uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğu, Avusturalya Masters şampiyonluğu(1981, 1985), Dünya ikililer şampiyonluğu(1982, 1983, 1985, 1986) gibi zaferler bulunmakta.
Tony Meo 17 yaşında 147 yaparak en genç maksimum seri gerçekleştiren oyuncuydu.Ta ki rekor Ronnie tarafından kırılıncaya dek.Jimmy White ile okul arkadaşı olduğu dönemlerde ikili yakında bulunan snooker klübünde beraber maçlar yapıyorlardı.
İtalyan bir ailenin çocuğu olan Tony Meo,profesyonel olmadan bir yıl öncesinden uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğunu kazandı.Ancak arkadaşı Jimmy White'ın parlak kariyeri sanki onu biraz gölgede bırakıyordu.
Oyuncunun kariyerinin en parlak dönemleri 1989 yılıydı.British Open'da zafere ulaştıktan sonra, The Crucible'da bu seferde yarı finale ulaşmayı başardı.Yarı finale giderken Joe Johnson,Eddie Charlton ve Dean Reynolds'ı deviren oyuncu yarı finalde John Parrot'a takıldı.
Kariyerinin en etkileyici anını ise 1989 yılında kazandığı Brithis Open şampiyonluğu oldu.Bahis şirketlerinin 1'e 200 verdiği oyuncu Mark Bennett, Colin Roscoe, Stephen Hendry, Peter Francisco, Mike Hallett ve Dean Reynolds'ı mağlup ederek zafere ulaşmıştı.Ayrıca oyuncu 1986 yılında Barry Hearn yönetiminde "Snooker Loopy" isimli komik müzik eserini seslendiren oyuncular arasında da yer aldı.Oyuncuların arasında Steve Davis, Dennis Taylor, Willie Thorne, Terry Griffiths'de yer alıyordu.
Tony Meo 1997 yılında emekli olduktan sonra bir saat ve mücevherat dükkanı açtı.Oyuncu özellikle kendisini tekrardan snookera döndürecek turnuvalara girmekten kaçındı ve bundan dolayı da snookera olan ilgisi önemli ölçüde azaldı.
Eurosport'dan çeviridir.
"The Cat" Tony Meo
Dünden bugüne yazısının bugün ki misafiri Tony Meo.Gelin beraber geçmişe göz atalım;
Tony Meo 1959 Londra doğumlu oyuncu.1979-1997 yılları arasında sürdürdüğü profesyonel kariyerinde gördüğü en yüksek sıralama onunculuk.Kariyerinde Uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğu, Avusturalya Masters şampiyonluğu(1981, 1985), Dünya ikililer şampiyonluğu(1982, 1983, 1985, 1986) gibi zaferler bulunmakta.
Tony Meo 17 yaşında 147 yaparak en genç maksimum seri gerçekleştiren oyuncuydu.Ta ki rekor Ronnie tarafından kırılıncaya dek.Jimmy White ile okul arkadaşı olduğu dönemlerde ikili yakında bulunan snooker klübünde beraber maçlar yapıyorlardı.
İtalyan bir ailenin çocuğu olan Tony Meo,profesyonel olmadan bir yıl öncesinden uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğunu kazandı.Ancak arkadaşı Jimmy White'ın parlak kariyeri sanki onu biraz gölgede bırakıyordu.
Oyuncunun kariyerinin en parlak dönemleri 1989 yılıydı.British Open'da zafere ulaştıktan sonra, The Crucible'da bu seferde yarı finale ulaşmayı başardı.Yarı finale giderken Joe Johnson,Eddie Charlton ve Dean Reynolds'ı deviren oyuncu yarı finalde John Parrot'a takıldı.
Kariyerinin en etkileyici anını ise 1989 yılında kazandığı Brithis Open şampiyonluğu oldu.Bahis şirketlerinin 1'e 200 verdiği oyuncu Mark Bennett, Colin Roscoe, Stephen Hendry, Peter Francisco, Mike Hallett ve Dean Reynolds'ı mağlup ederek zafere ulaşmıştı.
Ayrıca oyuncu 1986 yılında Barry Hearn yönetiminde "Snooker Loopy" isimli komik müzik eserini seslendiren oyuncular arasında da yer aldı.Oyuncuların arasında Steve Davis, Dennis Taylor, Willie Thorne, Terry Griffiths'de yer alıyordu.
Tony Meo 1997 yılında emekli olduktan sonra bir saat ve mücevherat dükkanı açtı.Oyuncu özellikle kendisini tekrardan snookera döndürecek turnuvalara girmekten kaçındı ve bundan dolayı da snookera olan ilgisi önemli ölçüde azaldı.
Eurosport'dan çeviridir.
Tony Meo 1959 Londra doğumlu oyuncu.1979-1997 yılları arasında sürdürdüğü profesyonel kariyerinde gördüğü en yüksek sıralama onunculuk.Kariyerinde Uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğu, Avusturalya Masters şampiyonluğu(1981, 1985), Dünya ikililer şampiyonluğu(1982, 1983, 1985, 1986) gibi zaferler bulunmakta.
Tony Meo 17 yaşında 147 yaparak en genç maksimum seri gerçekleştiren oyuncuydu.Ta ki rekor Ronnie tarafından kırılıncaya dek.Jimmy White ile okul arkadaşı olduğu dönemlerde ikili yakında bulunan snooker klübünde beraber maçlar yapıyorlardı.
İtalyan bir ailenin çocuğu olan Tony Meo,profesyonel olmadan bir yıl öncesinden uluslararası 19 yaş altı şampiyonluğunu kazandı.Ancak arkadaşı Jimmy White'ın parlak kariyeri sanki onu biraz gölgede bırakıyordu.
Oyuncunun kariyerinin en parlak dönemleri 1989 yılıydı.British Open'da zafere ulaştıktan sonra, The Crucible'da bu seferde yarı finale ulaşmayı başardı.Yarı finale giderken Joe Johnson,Eddie Charlton ve Dean Reynolds'ı deviren oyuncu yarı finalde John Parrot'a takıldı.
Kariyerinin en etkileyici anını ise 1989 yılında kazandığı Brithis Open şampiyonluğu oldu.Bahis şirketlerinin 1'e 200 verdiği oyuncu Mark Bennett, Colin Roscoe, Stephen Hendry, Peter Francisco, Mike Hallett ve Dean Reynolds'ı mağlup ederek zafere ulaşmıştı.Ayrıca oyuncu 1986 yılında Barry Hearn yönetiminde "Snooker Loopy" isimli komik müzik eserini seslendiren oyuncular arasında da yer aldı.Oyuncuların arasında Steve Davis, Dennis Taylor, Willie Thorne, Terry Griffiths'de yer alıyordu.
Tony Meo 1997 yılında emekli olduktan sonra bir saat ve mücevherat dükkanı açtı.Oyuncu özellikle kendisini tekrardan snookera döndürecek turnuvalara girmekten kaçındı ve bundan dolayı da snookera olan ilgisi önemli ölçüde azaldı.
Eurosport'dan çeviridir.
5 Mayıs 2010 Çarşamba
Turnuvadan Akılda Kalanlar
Dünya Şampiyonası bitti ve sezonu tamamlamış olduk.Açıkcası son zamanlarda izlediğimiz en heyecanlı turnuvalardan biriydi.Özellikle yaşattığı süprizler ile herkesi şaşırtmayı başardı.Tam bu maç bitti derken, oyuncuların yaptığı geri dönüşler,147 denemeleri,efsaneler herşey vardı bu turnuvada.
Turnuvanın şampiyonuyla başlayalım.Favoriler arasında olmasına rağmen çokta şampiyonluğuna kesin gözüyle bakılmıyordu.Marco Fu'yu eledikten sonra bir rüzgar gibi esen Gould'a karşı 11-5 geri düştüğünde de maçın bittiğini düşünmüştük.Ancak öyle birşey oldu ki Neil 8 frame kazanarak maçı 13-12 kazandı.İnanılmaz bir geri dönüştü şüphesiz.Maç sonunda Martin Gould'un yüzünde ki ifade herşeyi anlatıyordu.
Bir diğeri ise Steve Davis'ti.Son şampiyonu elediği maçtan sonra adeta heyecandan yere düşecekti.Elini alnına götürüyor,yere eğiliyordu efsane.Bu senenin en çarpıcı anlarından biri de buydu.Steve Davis demişken aklımıza gelen diğer olay ise 25 sene öncesinin canlandırıldığı maçtı.İkili bu maça gençlik günlerinde ki gibi gelmek istediler.Dennis Taylor meşhur gözlüklerini muhteşem şekilde yenilemişti ve bu fotoğrafta ki gibi gelmişti salona.MC Rob Walker ise oyuncuları salona çağırmadan önce "Bu çok özel seansa hoş geldiniz.Şimdi saatlerimizi iki efsaneyi buraya getirmek için geriye alıyoruz." sözlerini söylemişti.Maç sonunda ise o bilinen meşhur pozunu yine verdi ve ıstakasını iki eliyle havaya kaldırdı.Maçın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.Turnuvaya Mark Allen çok hızlı başladı ve kafasında bir 147 vardı muhtemelen.Uygun anı yakaladığında sürekli denemeye giden Mark tüm kırmızıları gönderdikten sonra yeşile pozisyon alamayınca ilk 147'sinden olmuş oldu.Mark Davis'e karşı yine bir şans yakalamıştı ama bu seferde beyazı iyi çıkaramayınca mecburen pembeye gitti ve The Crucible tarihinin ilk 146'sını gerçekleştirmiş oldu.Bu 146 ile turnuvanın en yüksek serisine verdiği 10 bin £'luk ödülü tek başına alacaktı,ta ki Dott bir 146 yapana kadar.
Turnuvaya damgasını vuran diğer isim ise Dott oldu.Eski şampiyon ve finalist harika bir turnuva çıkardı bence.Mark Allen ve Peter Ebdon'ı eledikten sonra bir de Mark Selby'i elemesi harika bir işti.Deyim yerindeyse her babayiğidin harcı değildi.Zaten kendisi de demişti "İlk 16'ya girmem için yarı final oynamam gerekiyordu." diye.Ve bunu başardı, ilk 16'ya geri döndü.
Diğer bir geri dönüş de yine Mark Selby'den geldi.Alışık olduğumuz üzere Ronnie'ye karşıydı bu geri dönüş.9-5 geriye düştüğü maçı 11-13 kazanmıştı ve yine harika bir işe imza atmıştı.Ancak bu maçta benim dikkatimi en çok çeken fakat kimsenin pek de dikkatini çekmeyen ilk seansın son frameini kazandıktan sonra Mark, Ronnie ile el sıkıştı ve Ronnie'nin arkasını dönmesiyle ona bakarak yumruk işareti yaptı.Pek hoş bir görüntü değildi.Belki de ben art niyetliyim :)
Hendry'nin ilk tur maçında genç Çinli Anda Zhang ile yaptığı maçta efsane olmaya aday türden.Maçı rahat götürürken Hendry ne olduysa oldu ve durum 9-9'a kadar geldi.Sonuna kadar giden oyunu rakibinin tecrübesizliğini kullanarak kazandı Hendry belkide.Ancak 19 yaşında ki oyuncu maç sonunda salondan büyük bir alkışla ayrıldı.
Turnuva da bir çok komik olayda yaşandı.En güzeli ise bence Michaela Tabb'ın beyaz topu yeşil sanıp götürmesiydi.
Turnuvanın en gözde maç sonu açıklamaları sözcüğünü ise BBC seçti "I'm over the moon" yani "Çok memnunum." sözüydü.Neredeyse her oyuncu maç sonu açıklamalarında bunu kullandı.
Murphy Ding galibiyeti sonrası: "I'm over the moon to win."
Williams, Marcus Campbell'ı geçtikten sonra: "I'm over the moon about the result but not the performance - it's the twitchy round."
Robertson'ın Davis zaferi sonrası: "I'm over the moon to get to the semis considering the way I've played so I'll have to improve a lot to get to the final."
Robertson Ali Carter'ı yarı finalde geçtikten sonra: "I'm over the…" Evet, devamını tahmin edebilirsiniz.
Turnuvanın enleri yazısında görüşmek üzere.
Turnuvadan Akılda Kalanlar
Dünya Şampiyonası bitti ve sezonu tamamlamış olduk.Açıkcası son zamanlarda izlediğimiz en heyecanlı turnuvalardan biriydi.Özellikle yaşattığı süprizler ile herkesi şaşırtmayı başardı.Tam bu maç bitti derken, oyuncuların yaptığı geri dönüşler,147 denemeleri,efsaneler herşey vardı bu turnuvada.
4 Mayıs 2010 Salı
Sıralamada Son Durum
2009-2010 sezonunun son sıralama turnuvası olan Dünya Şampiyonası dün gece tamamlandı.Şampiyonluğunu ilen eden Neil Robertson kazandığı 10 bin sıralama puanı ile geçici sıralamanın 2. sırasında yer aldı ve 2010-2011 sezonunda oynanacak maçlar için oluşturulacak resmi sıralamada da bu sıraya yerleşmiş oldu.Toplamda 48405 puanı bulunan Avusturalyalı oyuncu sezona 22825 puanla başlamıştı.Kazandığı GrandPrix ve Dünya Şampiyonasından toplamda 17 bin puan kazanan oyuncu bundan sonrasından en çok puanı 3040 ile UK Championship'te kazandı.
Bu sezonun resmi sıralamasında birinci sırada bulunan Ronnie O'Sullivan ise 23875 puanla başladığı sezonu 47835 puanla tamamaldı.Rocket Shangai'de kazandığı turnuvayla 7000 puanı cebine koyarken erken elendiği Çin Açık'ta ise sadece 980 puan kazanabildi.Dünya Şampiyonasında Mark Selby'e elenmesinin ardından şampiyonluğu kapan Neil ise Ronnie'nin ikinciliğini ele geçirdi ve rakibini üçüncü sıraya itmeyi başardı.
Şampiyona finalisti Graeme Dott ise turnuva öncesinde bulunduğu ilk 16 dışından tekrar ilk 16 içine girme hedefini kendisine koymuştu.Nitekim önünde bulunan önemli rakipleri Joe Perry,Liang Wenbo,Rick Walden,Jamie Cope turnuvaya erken veda edince ve bu da Dott'ın turnuva boyunca gösterdiği muhteşem performansla birleşince 21. sırada bulunan Graeme Dott sezonu 13. sırada kapattı.
Çinlilerin sevgili olan Ding Junhui ise geçirdiği güzel sezonun ardından sıralamada 5. sıraya yükseldi.Bir yıllık sıralama da kazandığı 27200 puanla ilk sırada bulunan oyuncu önümüzde sezonlarda bu formuyla devam ederse birincilik işten bile değil.
Dünya Şampiyonasında başardığı müthiş işlerle herkesin yine takdirini üzerine toplayan Steve Davis ise burada gerçekleştirdiği müthiş işle kazandığı 5000 puanın yanında sezon içerisinde diğer turnuvalardan kazandığı 2900 puanla 22. sıraya yükseldi ve önümüzde ki sezon da kendisini bir çok izleyebilme şansını belki de bizlere vermiş oldu.Ancak son olaylardan sonra çıkan spekülasyonlar ile Steve Davis'in devam edip etmeyeceği konusunda bazı endişlere doğdu.
Sezonun resmi sıralamasında ikinci sırada yer alan İskoç Stephen Maguire ise geçirdiği kötü sezonun ardından sıralama da altıncılığa geriledi.Sıralamanın tüm detaylarını,oyuncuların sezona kaç puanla başladığını,hangi turnuvada kaç puan kazandığını öğrenmek için Sıralama sayfamızı kullanabilirsiniz.
Sıralamada Son Durum
2009-2010 sezonunun son sıralama turnuvası olan Dünya Şampiyonası dün gece tamamlandı.Şampiyonluğunu ilen eden Neil Robertson kazandığı 10 bin sıralama puanı ile geçici sıralamanın 2. sırasında yer aldı ve 2010-2011 sezonunda oynanacak maçlar için oluşturulacak resmi sıralamada da bu sıraya yerleşmiş oldu.Toplamda 48405 puanı bulunan Avusturalyalı oyuncu sezona 22825 puanla başlamıştı.Kazandığı GrandPrix ve Dünya Şampiyonasından toplamda 17 bin puan kazanan oyuncu bundan sonrasından en çok puanı 3040 ile UK Championship'te kazandı.
Bu sezonun resmi sıralamasında birinci sırada bulunan Ronnie O'Sullivan ise 23875 puanla başladığı sezonu 47835 puanla tamamaldı.Rocket Shangai'de kazandığı turnuvayla 7000 puanı cebine koyarken erken elendiği Çin Açık'ta ise sadece 980 puan kazanabildi.Dünya Şampiyonasında Mark Selby'e elenmesinin ardından şampiyonluğu kapan Neil ise Ronnie'nin ikinciliğini ele geçirdi ve rakibini üçüncü sıraya itmeyi başardı.
Neil Şampiyon
Öncelikle yazımda ki gecikmeden dolayı özür dileyerek başlıyorum.
Dün son seansına 12-10 önde girdiği maçı Neil Robertson 18-13 kazanmayı başardı.Özellikle son seansta oyuncuların yorgunlukları ve Neil'in kupaya yaklaştıkça artan heyecanı hataların da sıkça yaşanmasına sebep oldu.Kupayı kazanan Neil 1980 yılından sonra Uk ve İrlanda sınırları dışında kupayı kazanan ilk oyuncu oldu.1980 yılında kupanın galibi Kanadalı Cliff Thorburn olmuştu.
Maça frame kazanarak başlayan Dott durum 15-13 oluncaya değin sürekli 2 frame geriden rakibini takip etmeye devam etti.Ancak bundan sonrasında artık kontrol yavaş yavaş Neil'e geçiyordu.Açılan farkla beraber iki haftanın yorgunluğunuda hissetmeye başlayan Dott, bu iki hafta içerisine sığdırdığı harika oyununu tam olarak sergileyemedi.Tam 50 dakika süren 29. frame sonunda kazanan yine Avusturalyalı oyuncu olurken skor da 16-13 olmuştu.Sadece iki frame sonra en büyük kupayı kaldırmaya hazırlanan oyuncu artık heyecanın da getirdiği etkiyle fazlaca top kaçırmaya başladı.Ancak Graeme Dott oyundan tamamen düşmüş duruma geldiğinden Neil 17-13 ve ardından gelen frame de yaptığı 53'lük serisiyle de skoru 18-13 yaparak şampiyonluğunu ilan etmiş oldu.
Şampiyonluk kutlamaları için Neil'in yanına annesi de katıldı.Neil şampiyonluk ile ilgili eski şampiyonlardan John Parrot'a konuşurken ilk cümlesi "Bu gerçekten inanılmaz." oldu.
"Gerçekten inanamıyorum.Son 16 maçımda Martin Gould'a karşı 11-5 geri düştüğümde ve Ali Carter maçında hayal kırıklığına uğramıştım.Finalde ailemden kimse burada olamayacaktı.Sonra annemden bir sesli mesaj aldım ve o gece seansında Ali Carter karşısında 15-9 öndeydim.Annem bir uçağa atladı ve yanıma geliyordu.Annem ve partneri final maçından önce sadece 2 saat uyuyabilmişti.Onları burada görmekte gerçekten harika."
Avusturalyalı eski snooker oyuncularından Eddie Charlton'da 60 ve 70'li yıllarda üç kere final oynamasına rağmen bir türlü zafere ulaşamamıştı.
"Avusturalyalılar Olimpiyatları ve şampiyonları severler" diyen Neil Robertson galibiyetinin ülkesinde ki etkisi hakkında da şunları söyledi: "Finali kaybetmiş olsaydım,ülkede büyük bir üzüntü yaşanabilirdi.Üzerimde ki büyük baskıyı iyi bir şekilde karşıladım.Umarım ki bu güzel birşeylerin başlangıcı olur ve burada bir çok kez daha zafere ulaşabiliriz."
Burada daha önce iki kere final oynamış ve bunlardan 2006'da oynadığı finali Peter Ebdon'a karşı kazanmış olan eski şampiyon ve son finalist Graeme Dott ise "Neil gerçekten iyi ve büyük bir oyuncu.13 frame nasıl kazandım, bilemiyorum." diyerek rakibinin kendisi için oyunu nasıl zorlaştırdığından bahsetti ve rakibini övdü.
"Finalde kaybetmiş olduğum için gerçekten üzgünüm.Gerçek bir performans ortaya koyamadım.Ancak tekrar ilk 16 içerisine girebilmem için burada bir yarı final oynamam gerekiyordu ve bunu çok iyi oynayarak başardım.Bu yüzden, umuyorum ki bir sonraki yıllarda burada tekrar zafere ulaşacağım."
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)